by Eurohoops Team / via Grant Hughes/ info@eurohoops.net Bu yazı 16 Haziran 2025 tarihinde BleacherReport'ta yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir. Eurohoops Türkiye’nin Instagram hesabını takip etmek için tıklayın! NBA'de yerinde saymak diye bir şey yoktur. Ya daha iyi oluyorsunuz ya da geriye gidiyorsunuz. Bu özellikle, şampiyonluk pencerelerinin her zamankinden daha hızlı açılıp kapandığı bu denge döneminde fazlasıyla geçerli. Burada, gelecek sezon ve sonrası için gerilemekten kaçınmakta en çok zorlanacak takımlara göz atacağız. Bu listeye ligin zirvesindeki takımları koyarak işin kolayına kaçmayacağız. Örneğin, Oklahoma City Thunder’ın 2025-26 sezonunda bu yılki 68 galibiyetin üzerine çıkması pek olası değil, ancak mesele bu değil. Bu yazı, kaynakları, yönü ve (üzgünüz ama dürüst olacağız) umudu olmayan takımlarla ilgili. Bu takımların tümü, daha iyi olmadan önce muhtemelen daha da kötüleşecek. Phoenix Suns Phoenix Suns’ın daha iyi olması için bazı yollar var, ama en iyi seçenek Devin Booker’ı takaslamak ve kulüp bu yolu izlemekte hiç istekli görünmüyor. Booker, Jordan Ott’un başantrenör olarak seçildiği süreçte aktif yer aldı ve bu da ESPN’den Shams Charania’nın haberine göre oyuncu ile kulüp arasında uyum olduğunu gösteriyor. Kevin Durant’in takası muhtemelen karşılığında daha iyi bir oyuncu getirmeyecek, Bradley Beal ise kontratındaki no-trade clause nedeniyle hâlâ kulüp üzerinde trajikomik düzeyde bir etkiye sahip. Ve kulüp sahipliği, hâlâ gerçeklikten tamamen kopmuş durumda. Sahibi Mat Ishbia’nın takım üzerindeki etkisi fazlasıyla dengesiz ve daha önce takımın geleceğini ipotek altına alan kararlar da vermişken hala “işlere daha fazla dahil olacağım” şeklinde açıklamalar yapıyor. Ishbia döneminde Phoenix, neredeyse tüm draft haklarını takasladı, dengesiz bir kadro kurdu, koçları sürekli değiştirdi ve neredeyse tüm güçlü pozisyonlara Michigan State bağlantılı kişileri getirdi. Geçen sezonki 36 galibiyeti geçmeleri mümkün, çünkü çıta çok düşük. Ancak son birkaç yılda kendi kendilerine verdikleri zarar, onları önümüzdeki on yıl boyunca mahvedebilir. Milwaukee Bucks Başlangıç noktası şu: Giannis Antetokounmpo’yu takas ederek karşılığında daha iyi bir oyuncu almak imkansıza yakın. Eğer iki kez MVP seçilen Giannis Antetokounmpo takas edilmek için spesifik bir takımı adres olarak gösterirse böyle bir oyuncuyu kadroya dahil etmek daha da zor hale gelecektir. Soğukkanlı bir bakışla Giannis’i takas etmek Bucks için en mantıklı hamle olabilir, ancak bu da uzun, acı verici bir yeniden yapılanma sürecinin başlangıcı anlamına gelir. Bu süreç muhtemelen birkaç yıl sürecek bir lottery takımına dönüşmeyi de barındıracaktır. Antetokounmpo tabii ki NBA kariyerini tek takımda geçirmek konusunda istekli olabilir ama bu noktada Milwaukee'nin iddialı bir takım kurması da çok olası gözükmüyor. Damian Lillard’ın aşil tendonu yırtıldı ve muhtemelen önümüzdeki sezonun tamamını kaçıracak. Bu da Bucks, ona ödeyeceği 54.1 milyon doları neredeyse yakıyor demek. Daha da kötüsü, Lillard'ın 2026-27 sezonu için 36 yaşında 58.5 milyon dolarlık bir oyuncu opsiyonu var. Bu isimlere ek olarak geçen sezon kadroya katılan Kyle Kuzma, Bucks formasıyla -4.7 Box Plus/Minus ortalaması yakaladı. Kuzma iyi bir savunmacı değil ve kariyerinde hiçbir sezon lig ortalaması üzerinde true shooting yüzdesi yakalayamadı. Bu da onu yıllık 23 milyon dolar maaşla bile (bütçenin %14.9’u) abartılı pahalı hale getiriyor. Bucks yalnızca 2031 veya 2032 ilk tur draft hakkını takas edebilir, ellerinde geleceği parlak genç oyuncu yok, yaşlı ama hayati önem taşıyan Brook Lopez 37 yaşında, ve son üç yıldır playoffların ilk turunda eleniyorlar. Her şey daha da kötüleşecek. Ancak yaklaşık bir on yıl süren şampiyonluk iddialarının bedeli de bu. Milwaukee, Giannis’le şampiyonluğunu kazandı ve önümüzdeki karanlık yıllar, o başarının doğal bir sonucu. Boston Celtics Boston Celtics, Jayson Tatum’un New York Knicks’e karşı ikinci turda aşil tendonu koparmasından önce bile ciddi bir yetenek kaybı yaşayacaktı. İkinci apronun 22 milyon dolar üzerinde olan Celtics, tekrarlayan lüks vergisiyle birlikte 2025-26 sezonunda toplam maaş + ceza yükü olarak 500 milyon doları aşan bir fatura ile karşı karşıya. Tatum’un sakatlığı Boston’ın tavanını yerle bir etti ama aynı zamanda maaş kesintisini daha savunulabilir kıldı. Celtics önümüzdeki sezon şampiyonluk adayı değil, bu yüzden NBA tarihindeki en pahalı kadroya sahip olmanın hiçbir mantığı kalmadı. Jrue Holiday, Derrick White, Kristaps Porziņģis ve Jaylen Brown tetikte olmalı çünkü bu oyunculardan en az ikisinin takaslanması bekleniyor. Celtics önümüzdeki sezonu “geçiş yılı” olarak değerlendirip, Tatum’un 2026-27’de tamamen iyileşmiş bir şekilde geri döneceğini ve yeni bir çekirdekle tekrar uzun playoff maceralarına çıkacağını umabilir. Ancak gerçekçi olmak gerekirse, altı kez All-Star olan Tatum, bu tür yıkıcı bir sakatlıktan sonra eski All-NBA seviyesine asla ulaşamayabilir. Mevcut süper maksimum kontratını hak etmişti, ancak 2029-30 sezonuna kadar bu maaş düzeyini hak edecek bir performansı sürdürebileceğini düşünmek zor. Özetle: Boston ya Tatum’un toparlanacağına güvenerek bir “yarım yeniden yapılanma”ya gidecek ya da bu dönemin sona erdiğini kabul ederek tam kapsamlı bir yeniden yapılanmaya başlayacak. Her iki senaryoda da Celtics, gelecek sezon sıralamada ciddi düşüş yaşayacak. Los Angeles Clippers Los Angeles Clippers’ın 2024-25 sezonundaki 50 galibiyetten fazlasını alacağını düşünüyorsanız, birkaç düşük olasılığa birden yatırım yapıyorsunuz demektir. Birincisi, James Harden’ın 36 yaşında tekrar All-NBA seviyesinde oynamaya devam etmesi. Geçen sezonki 22.8 sayı ve 8.7 asist ortalamalarını tekrar yakalasa bile, 79 maç oynamasını beklemek hayalcilik olur. Ve dayanıklılık sorunlarından bahsetmişken: Kawhi Leonard… Playoff’larda zaman zaman süperstar seviyesine yaklaşsa da, Leonard geçen sezon sadece 37 normal sezon maçında forma giydi. Düşüş sinyalleri açıktı; son beş yılın en kötü iki sayı yüzdesini yakaladı ve son on yılın en düşük serbest atış denemesi ortalamasına sahipti. Fadeaway şutları hâlâ etkiliydi, ama patlayıcılığı ve bitiriciliği, çok sayıda diz ameliyatı geçirmiş 33 yaşındaki bir oyuncu olduğunu gösteriyordu. Ivica Zubac’ın kariyer sezonunun kalıcı olup olmadığı bir soru işareti. Norman Powell’ın geç yaşta gösterdiği sıra dışı performansı tekrar edilebilir mi? İyimser senaryoda bile Clippers’ın geçen sezonki bazı sürpriz başarılarının tekrarlanması mümkün. Ancak hepsinin birden tekrarlanması imkansız. Sacramento Kings Eğer 40 yaşındaki Vince Carter, 36 yaşındaki Zach Randolph ve 31 yaşındaki George Hill’i aynı 2017 yazında imzalayan ve birkaç ay sonra bu tecrübeli isimler düşük performanslı bir takımda hayal kırıklığı yaşarken kulüpten ayrılan yöneticiyi geri getirme şansınız varsa, yaparsınız. Bu hamlelere imza atan Scott Perry geri döndü. Takımın başında ise onun seçmediği bir başantrenör — Doug Christie — var. Kadronun yaşı ilerlemiş, dengesiz, savunmacı eksik ve 40-42’lik bir sezonun ardından daha da kötüleşebilir, özellikle Domantas Sabonis de De’Aaron Fox gibi takas istemeye kalkarsa. Batı Konferansı sürekli güçleniyor ve Kings kendilerini baştan yaratacak kaynaklara sahip değil. Zach LaVine ve DeMar DeRozan gibi oyuncular, pozitif değerli sözleşmelere sahip değil. Mike Brown yönetiminde birkaç yıllığına bastırılmış olan kaos ve keyfî yönetim, yeniden geri dönüyor. Sahibi Vivek Ranadive, doğru insanlara yetki verme veya bir plana sadık kalma konusunda hâlâ güven vermiyor. O da çözüm olarak, Perry ve yeniden ortaya çıkan Vlade Divac gibi “eski günlerin adamlarına” dönüyor ve 2000’lerin başındaki Kings kadrolarına bağlı isimleri öne çıkarıyor. Eski Altıncı Adam ödüllü Bobby Jackson, Christie’nin teknik ekibine katılıyor. Lawrence Funderburke’un sağlık ekibine, Corliss Williamson’ın da bilet satış departmanına katılmasına şaşırmayın. Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın! NBA gündemindeki son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!