by Eurohoops Team / info@eurohoops.net
by Adrian Wojnarowski, çeviri: Arma Kaynar / info@eurohoops.net
Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
Bu yazı 24 Mart 2020 tarihinde ESPN‘de yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
NBA yönetiminin antrenman tesislerini kapatmasından 72 saat önce Denver Nuggets’ın basketbol operasyonlarının başkanı Tim Connelly, meslektaşlarıyla bir telekonferans düzenlemişti. Görüşmeye katılan takım yöneticilerinin çoğu corona salgını sebebiyle evlerinden çalışıyordu.
Görüşmede 11 yönetici yer aldı ve bu isimlerin arasında Golden State Warriors’ın genel menajeri Bob Myers da bulunuyordu. Salgın sebebiyle San Fransisco valisiyle yaptığı görüşmeyi yeni bitirmişti. O sıralarda NBA Başkanı Adam Silver da takım sahipleriyle birlikte lige verilen aranın takımların finansal durumunu nasıl etkileyeceğini ve CBA’de yer alan maddeyi kullanarak oyuncuların maaşında yapılabilecek kesintileri tartışıyorlardı.
Ligin en üst seviyedeki yöneticileri kendilerini alışık olmadıkları tarzda bir kriz ile karşı karşıya bulmuşlardı. Ancak şartlar ne olursa olsun takip etmek zorunda oldukları çeşitli kurallar vardı ve her zaman olduğu gibi takımlarla oyuncular arasında bir orta yol bulmaları gerekiyordu.
Salgının iyice kuvvetlenmesi tüm ülkeyi endişeye sevk ederken maçların da iptal olmasına sebep olmuştu. Bu büyük veya küçük şehirlerde olmaları fark etmeksizin tüm takımların bir çözüm bulabilmek için bir araya gelmesini sağladı.
Konu hakkında konuşan Connelly, işler bu noktaya geldiğinde kimsenin rekabeti düşünmediğini ve herkesin ligin geleceği için en iyisini yapmayı hedeflediğini söylüyor.
Beyaz Saray salgını tüm ülke için büyük bir tehlike olarak nitelendirmeden birkaç hafta önce takımlar, NBA yönetiminin Avrupa ve Asya’daki bilgileri toplayarak kulüplere yolladığı verileri inceleyerek çeşitli önlemler almaya başlamıştı.
Birçok bilinmezliğin bulunduğu bu krizin ortasında genel menajerlerin görevi çok basitti: Dünyanın en iyi basketbol oyuncularını nasıl koruruz? Şu andan maçların tekrar başlayacağı döneme kadar takımlar spor tarihinin en büyük kriziyle karşı karşıya kalacak.
Warriors genel menajeri Bob Myers, içinde bulundukları durumu “Şu anda kimsenin bilmediği cevapları arıyoruz. Dürüst olmak gerekirse aradığımız cevap tam olarak yapabileceklerimiz içerisindeki en az kötü seçeneğin ne olduğu. Bunun cevabını bulmamız kolay değil ama bu denememize de engel değil” diyerek özetliyor.
Bu süreç içerisinde Bob Myers, oyunculara “Kurallara uyun. Toplumun bir parçası olun. Ailenizi koruyun. Önceliğiniz bu olsun, basketbol ile alakalı ne yapacağımıza sonra bakarız” tavsiyesini verdiğini söylüyor.
Ligin antrenman tesislerini kapatma kararını almasının ardından oyuncular, takımlarının bulunduğu şehirleri terk etmeye başladı ve organizasyonları idare etmek yöneticiler için çok daha karmaşık bir hale geldi.
Takım yöneticileri, ligin tekrar devam etmesiyle alakalı NBA yönetiminin hangi senaryoları göz önünde bulundurduğunu bilmek istiyor ancak NBA’in bu konudaki planlarını kulüplerle paylaşmadığı biliniyor.
Tahminlere göre ligin devam etmesi durumunda NBA Finalleri en kötü ihtimalle Eylül ayının başında sona erecek. Bu da kalan maçların Temmuz ayının başında başlaması ve antrenman tesislerinin bu tarihten birkaç hafta önce açılması anlamına geliyor.
Bunun ideal bir senaryo olmadığı aşikar ancak NBA Başkanı, takımlar ve Oyuncular Birliği sezonun öyle ya da böyle iptal edilmesini istemiyor. Eğer sezon Temmuz ayının sonuna doğru tekrar başlayıp Eylül ayının sonunda bitmek zorunda kalırsa kimse buna bile hayır demez.
Aradaki sürede organizasyonların çeşitli öncelikleri olacaktır. Oyuncuları mental ve fiziksel olarak hazır tutmak, önceki yıllardaki gibi görüşemeyecekleri oyunculardan oluşan bir draft gerçekleştirmek, ne zaman başlayacağı belli olmayan free agency dönemi için plan yapmak ve önümüzdeki sezonunun maaş sınırının belirlenmesi bunlardan bazıları. Geçtiğimiz günlerde Philadelphia 76ers’ın oyuncuların maaşlarında kesintiye gideceği haberleri çıkmıştı. Bu kararın tepki çekmesinin ardından takım fikir değiştirmişe benziyor ancak diğer NBA takımlarının da bu yöntemi düşündüğünü söylemek gerekiyor.
Şu anda takım yönetimleri telekonferans ve videokonferanslar gerçekleştirerek işlerini yürütmeye çalışıyor. Geride bıraktığımız haftalarda bazı takımlar antrenman tesislerinin kapanmasını desteklerken bazıları bu fikre karşı çıkmıştı.
Bazı takımlar, NBA’in sezonu askıya almasına sebep olan Rudy Gobert’in corona testinin pozitif çıkmasının hemen ardından antrenman tesislerini kapatma kararı almıştı.
Wizards genel menajeri Tommy Sheppard bu kararın arkasındaki düşünce sürecini “Kararımızı bizi bekleyen günlerin neler getireceğini düşünerek aldık. Dünyadaki çoğu ülkenin üç hafta gerisindeydik ve elimizdeki bilgiler başımıza nelerin geleceğini gösteriyordu. Biz de oyuncularımızı ve çalışanlarımızı korumak için çeşitli önlemler almak zorundaydık” şeklinde anlatıyor.
Çoğu takım ilk etapta antrenman tesislerini açık tuttu ve antrenman yapmak isteyen oyuncular için yardımcı antrenörlerin ulaşılabilir olmasını sağladı. Bu karar kısa süre içerisinde NBA yönetimi tarafından tekrar düşünülmeye başlamıştı. Bir açıdan bakınca oyuncuların takımların kontrol ettiği ve güvenliğinden emin olduğu bir ortamda bulunmasını sağlamak daha güvenli olabilirdi.
Ancak NBA yönetimi sağlık uzmanlarıyla yaptığı görüşmelerin ardından bir aksiyon alma ihtiyacı duydu ve tesisleri tamamen kapatma kararı aldı.
Lig sakatlığı bulunan ve rehabilitasyon sürecinde olan oyuncular için takımların vakadan vakaya farklı yaklaşımlar göstermesine izin verdi. Bazı oyuncuların rehabilitasyon süreçlerini devam ettirebilmek için takım tesislerini kullanmaları gerekiyordu. Bazı takımlar ise oyuncularının rehabilitasyona devam edebilmesi için antrenörlerinin oyuncuların yanına gitmesini sağladı.
Yöneticiler ve koçlar, oyuncularının fiziksel olarak fit kalabilmesi için spor salonu bulmak zorunda olduğunu düşünüyordu. Oyuncular zaten bunu yapacaktı, takım gözetimi altında yapmaları daha doğru seçenek olabilirdi. Ancak takımlar, tıpkı Avrupa ve Asya’da olduğu gibi oyuncularının gerekli izolasyon önlemlerini alacağına güvenmek zorundaydı. Bu yaklaşım hakkında bir takım sahibi “Tabii ki oyuncularımızın hepsini tesislerde bulundurmak mantıklı olabilirdi. Ancak bu esnada oyunculardan birisi hastalandığı anda lig ve takım çok büyük eleştirilere maruz kalırdı. Ligin bu kararı almaktan başka çaresi yoktu” diyor.