by Bilal Baran Yardımcı / info@eurohoops.net
Turkish Airlines EuroLeague’de Fenerbahçe Beko, AS Monaco karşısında uzatmada 98-94’lük skorla kazandı.
Nigel Hayes-Davis de maçı 18 sayı – 7 ribaund ile tamamlarken uzatmanın son bölümünde Mike James’e yaptığı blokla galibiyeti getirdi.
Maçın ardından Eurohoops’a özel bir röportaj veren Nigel Hayes, önce maçı değerlendirdi, ardından sezona dair genel konular hakkında konuştu:
“Maçı kendimiz için olması gerekenden zor hale getirdik. Ribaundlarda çok iyi değildik. Maçtan önce iki anahtar nokta vardı: Özellikle çok iyi bir maç çıkaran Mike James’e karşı birebir savunma ve savunma ribaundları. Bu iki şeyi de çok iyi yapmadık. Neredeyse bizim için maça mâl oluyordu. Uzatmada neyse ki kazandık. Bugünden dersler çıkaracağız. Bu iki oluyor. Uzatmada kazandığımız Panathinaikos maçını az daha bir ribaund yüzünden kaybediyorduk, bu maçta da aynısı oldu. Değişim yapmak için kaybetmektense kazanırken öğrenmek bizim için daha iyi.”
Nigel, ligin en önemli skorerlerinden Mike James’e maçın en kritik anlarından birinde yaptığı blok hakkında ise şunları söyledi:
“Sadece işimi yaptım. Dürüst olmak gerekirse beni gördüğünü düşünmüyorum. Ona getirdiğimiz ikili sıkıştırmayı deldi, sanırım boş bir turnike atacağını düşündü. Şanslıyız ki işimi yapmak için oradaydım. Bu pozisyondan sonra iki serbest atış kullandık ve farkı açtık.”
Fenerbahçe Beko, 2022-23 sezonuna harika bir başlangıç yapsa da sakatlıklar, sıkı fikstür ve formsuzluk sebebiyle bir süre düşüş yaşamıştı. Monaco maçıyla birlikte üst üste üçüncü galibiyetini elde eden temsilcimizde Nigel Hayes, takımın asıl kimliğini yeniden yakalamaya çalıştığını aktardı:
“Basketbolu bu yüzden oynuyoruz. Çok seviyoruz ve eğleniyoruz, bu yüzden oynuyoruz. Senin de söylediğin gibi, üzerimizde talihsizlik büyüsü vardı. Şansımız yaver gitmedi fakat sezon uzun ve bu tarz şeyler her takımın başına gelecek. Sakatlıklar oluyor, iniş-çıkışlar yaşanıyor, bazen siz iyi oynamıyorsunuz, bazen şutlarınız girmiyor… Bu gece bizim için bu gecelerden biriydi. Serbest atıştan ve yayın gerisinden kötü şut attık fakat oyuna etki etmek için farklı yönler de var: Hücum ve savunma ribaundları… O kötü süreçte sorumluluk alan oyuncularımız oldu. Şimdi ise sadece önceden oynadığımız basketbola dönmeye çalışıyoruz. Çok iyi başlamıştık ve o kadar iyi oynamamızı sağlayan spesifik işler yapıyorduk. Savunmanın öncelik olduğu o kimliği yeniden yakalamaya çalışıyoruz.”
Fenerbahçe, son üç haftada iki kez uzatmalara giden maçlarda galibiyete uzandı. Peki ya bu takım kritik anlarda en çok hangi yönüne güveniyor? Nigel Hayes cevapladı:
“Karakter. İşini çok iyi yapan oyuncularımız var. İşlerinde çok iyi olmaları için çok para kazanıyorlar. Sayı atmamız, maçları bitirmemiz, kazanmamız gereken bu anlarda oyunculara öne çıkıp işlerini yapmaları konusunda güveniyoruz. Tabii ki uzatma oynamak istemeyiz fakat büyürken yolculuklarda, tek başına spor salonundayken hayal ettiğin şeyler de bunlar. Top sana gelmiş, uzatmadasınız, kritik bir şut, taraftarlar destek veriyor… Bütün hayatımız boyunca bu anlar için çalışıyoruz. Bu iki uzatma maçını kazandığımız için şanslıyız. Umarım bunu devam ettirebiliriz.”
Fenerbahçe, sezonun başında açık ara EuroLeague lideriydi fakat düşüş yaşanan sürecin ardından bu durum değişti. Şu anda temsilcimiz 13 galibiyetle ikinci sırada yer alsa da artık liderlik için beş-altı takımın söz hakkı var. Nigel için ise bunların hiçbir önemi yok:
“Bu daha çok medyanın işi. Medya bunu önemsiyor, taraftarlar bunu önemsiyor, oyuncular ve koçlar bunu hiç önemsemiyor. Geçen sene Efes, aralık ve ocak ayındayken kaç maç kazanmıştı? Hatırlamıyorsun. Peki ya şampiyon kim oldu? Efes. Buna cevap vermek çok kolay. Aralık veya ocakta ne olduğunu kimse önemsemiyor. Takım kazandığı, doğru yönde ilerlediği, iyi oynadığı sürece doğru zamanda zirveye çıkarsanız… Olay bundan ibaret. Sezon çok uzun. İyi alışkanlıklarımı tutup kötülerden kurtulduğumuz, takım olarak oynadığımız, sağlıklı kaldığımız ve birlik olduğumuz sürece şansımız var.”
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!