by Shea Serrano (Çeviri: Yılmazcem Özardıç)
Bu yazının orijinali 8 Mart 2017’de The Ringer‘da yayınlanmıştır.
50 yıl sonrasında olduğunuzu düşünün. Nedense, kalın, elverişsiz eski kitaplar dışında hiçbir şekilde internet bağlantısı ve geçmişte neler yaşandığına dair bir bilgi edinme yolu kalmadığını varsayın.
Böyle bir durumda kitaplara ulaşılması zor oluyor. Köyünüzdeki herkes onları istiyor (bu arada, evet köyde yaşıyorsunuz), bu yüzden de korumalar tarafından korunuyorlar. Biraz da şansın yardımıyla, doğum gününüzde beş dakikalığına bu kitaplardan birine ulaşım hakkı kazanıyorsunuz. Dikkatlice sayfaları çevirirken karşınıza NBA Bölümü çıkıyor. (Evet!!) Ama maalesef yarım kalmış halde. (Hayır!!) Sayfalarda sadece o yıl kimin şampiyon, MVP olduğu ve hangi oyuncuların tüm zamanların sayı, ribaunt, asist ve top çalma kralı olduğu gibi önemli bilgiler yer alıyor. Ama elinizdekiler bu kadar. Diğer her bilgi kayıp. O güzel NBA tarihinin neredeyse tamamı, tuz buz olmuş.
Peki, şimdi bana anlatın, bir NBA sever olarak köydeki küçük çocuklara eski günleri anlatırken ne yalan söyleyeceksiniz? Neleri değiştirecek, nelerden bahsetmeyeceksiniz? Gerçekte çemberin içine girmesini istediğiniz şutların hangilerini isabetli olmuş gibi anlatıp, basket olan hangi şutlardan topun çemberi yalayıp dışarı düştüğü şeklinde bahsedeceksiniz? Unutmayın, şampiyonu değiştiremezsiniz, ama şampiyonu etkilemeden maçların sonuçlarını, bazı anları değiştirebilirsiniz. Peki, şimdi neleri değiştiriyorsunuz?