NBA’de Milenyum Sonrasının En Büyük 10 Takas Soygunu

07/Şub/18 14:53 Temmuz 28, 2019

Semih Tuna

07/Şub/18 14:53

Eurohoops.net
Chris Paul Hornets press conference laughing

NBA takaslarında her iki tarafın da ilgisini başka şeyler çeker ve bu doğrultuda bir anlaşma sağlanır… Eurohoops Çeviri, sonradan bakıldığında bir tarafın anlaşmayı yapmamayı isteyeceği takasları karşınıza getiriyor!

By Adam Fromal / Çeviri: Yılmazcem Özardıç

Bu yazı ilk olarak 5 Şubat 2018 tarihinde Bleacher Report’ta yayınlanmıştır.

Bazen bir NBA takımı büyük bir takas yapar ve takımı bir kademe daha hedefe yaklaştırdığını sanır. Ancak gerçek sonradan ortaya çok net bir şekilde çıkar: takas diğer kulüp için adeta bir soyguna dönmüştür.

Bunların lig tarihi boyunca birçok kez gördük. Bu takaslar bazen uzun yıllar sonra olumsuz olarak karşımıza çıkar. Bizim gibi bu takasları yorumlayanlar için işin kolay tarafı son yıllarda olan hataları da göz önünde bulundurarak birçok faktörü de işin içine katıp bir karar vermektir.

Listeyi yaparken şunu belirtmekte fayda var: direkt etkilere bakıyoruz yani takasta kullanılan oyuncuların dolaylı olarak girdiği diğer takaslar gibi hamleler önemsiz. Bu listede de ‘win share’ istatistiğini kullanacağız. Vakit kaybetmeden başlayalım.

10- Bulls Para İstiyor

Bulls‘un aldığı: 3.5 milyon dolar

Warriors‘ın aldığı: Jordan Bell (2.2 win share)

Burada kararımızı biraz hızlı vermiş olabiliriz o yüzden listenin sonunda yer alıyor bu takas. Eğer Bell’in hızlı girişi biraz yavaşlarsa Bulls biraz daha rahat nefes alabilir.

Ancak şimdilik bu takas tüm “bir miktar para” şakalarını hak ediyor.

Bell sakatlanmadan önce Warriors‘ın uzun rotasyonunun önemli bir parçası olarak öne çıkıyordu. Çaylak oyuncunun savunmada adam değişebilmesi ve hücumda yukarılara zıplayabilmesi Koç Kerr’ü etkiledi. Aynı şekilde oyunun iki tarafında da çok az hata yapıyor ve gelişmiş istatistikler onu çok seviyor.

38 maça çıkmasına rağmen Bell’in 56.94’lük toplam takıma kattığı sayı istatistiği tüm çaylaklar arasında Simmons’ın ardından ikinci sırada kendine yer bulmasını sağlıyor. Sakatlık ve maç başına sadece 14.4 dakika ortalamasına rağmen genç oyuncu ligde de 45.sırada, Covington, Thaddeus Young ve Ariza gibi oyuncuların önünde yer alıyor. ESPN’in +/- istatistiğinde ise Irving ile George’un arasında 28.sırada.

İyi bir üçlü.

Bu devam ettirilebilir mi? Yoksa sistemin yeteneklerini maksimize ettiği bir oyuncuya mı bakıyoruz? Yakında öğreneceğiz.

Ancak şu anlık her smaç ve blok Chicago’nun hanesine zarar olarak yazacak. Özellikle onların yeniden yapılanmaya adım atan bir takımken ikinci turun başlarında böyle bir oyuncudan vazgeçtikleri göz önüne alındığında. Birçok kulüp şansını dener ve draft günü bulacağı bir cevherin büyüme aşamasını daha hızlı atlatmaya yardımcı olacağını umardı.