Amine Noua: “Fenerbahçe Taraftarıyla Bağım Çok Kuvvetli, Saras’ın Beklentileri Çok Net”

2024-02-09T07:02:40+00:00 2024-02-09T07:02:40+00:00.

Toprak Kağnıcı

09/Şub/24 07:02

Eurohoops.net

by Eurohoops Team / info@eurohoops.net Eurohoops Türkiye’nin Instagram hesabını takip etmek için tıklayın!  Fenerbahçe Beko’nun yeni transferi Amine Noua, FBTV’de yayınlanan “40+” programına konuk oldu. Kısa süre içerisinde taraftarın da sevgisini kazanan Amine Noua katıldığı programda kariyeri, Fenerbahçe’ye geliş süreci, takım kimyası ve hedefleriyle alakalı açıklamalarda bulundu. Amine Noua kariyerinin ilk basamakları hakkında şu ifadeleri […]

by Eurohoops Team / info@eurohoops.net

Eurohoops Türkiye’nin Instagram hesabını takip etmek için tıklayın! 

Fenerbahçe Beko’nun yeni transferi Amine Noua, FBTV’de yayınlanan “40+” programına konuk oldu.

Kısa süre içerisinde taraftarın da sevgisini kazanan Amine Noua katıldığı programda kariyeri, Fenerbahçe’ye geliş süreci, takım kimyası ve hedefleriyle alakalı açıklamalarda bulundu.

Amine Noua kariyerinin ilk basamakları hakkında şu ifadeleri kullandı:

“Lyon’da doğdum. Basketbol kariyerim de orada başladı. 8 yaşımdaydım Asvel’le karşı karşıya geldiğimde. Oranın antrenörüyle görüştükten 1 sene sonra Asvel’e transfer oldum. 9 yaşımdan 19 yaşıma kadar tüm kategorilerde Asvel’deydim. Orada büyüdüm diyebilirim. Bu sayede ilk profesyonel kontratımı da Asvel’le yapmış oldum. Asvel’de profesyonel olarak 7 yıl oynadım; FIBA EuroCup’ta, Champions League ve son olarak EuroLeague’de. 3 şampiyonluğumuz var ve 3 Fransa Kupamız var. Lyon’da doğan bir çocuk için şanslı bir durum.”

Daha sonrasında Fenerbahçe’ye geliş süreci, takım ve taraftarlar hakkında konuştu:

“İlk önce çok şaşırdım, mutlu oldum ve heyecanlandım. Büyük bir EuroLeague takımına gitmek her zaman hedeflerimin arasındaydı. Bu yüzden Fenerbahçe’nin teklifini hiç tereddüt etmeden kabul ettim. Koç benden nasıl bir oyuncu olmamı bekliyorsa, bana hangi konuda ihtiyaç varsa her şeyimi vermeye hazır bir şekilde geldim.

İki idman yapmak zorunda kalıp hemen maça çıktım. Çok kısa bir hazırlık sürecim vardı. Çok fazla bilgi almam gerekiyordu, öğrenmem gereken çok şey vardı. Takım arkadaşlarım, koç ve staff bana bu konuda çok destek oldular. Bu yüzden sahaya çok rahat bir şekilde çıkabildim. Burada Fenerbahçe’ye rakip olarak oynamak çok zordur. Taraftarlarımızın yanımızda olması, arkamızda olması oyuncular olarak sahada bize çok büyük destek veriyor. Her şeyimle, bütün enerjim ve özgüvenimle oynamaya çalıştım. Güzel bir maç oldu. Kazanmamız da çok iyi oldu. Kendi adıma da elimden geleni en iyi şekilde yaptığıma inanıyorum.

İkinci maçımın kendi evimde ve eski takımıma karşı olması çok özel bir duyguydu. Kazanmayı çok istiyordum çünkü onların elinde büyüdüğüm için geliştiğimi görmeleri çok önemliydi. Taraftarlarımız çok güzeldi. Lyon’da yaşayan çok Türk var. Sporu da çok seviyorlar. Türk takımlarını desteklemeye hep gelirler. Onların destekleriyle kendimi iki türlü de evimde hissettim; hem takım hem şehir olarak. Bütün ailem de salondaydı. Özel maçtı. Kazanınca da müthiş bir duygu oldu.

Benim rutinimde bireysel çalışma çok önemlidir. Normal idman da yaparım ama vücudumu geliştirmek adına halter de çalışırım. Hem 3 hem 4 pozisyonunda oynadığım için ikisinin de ayrı ayrı bilgisi ve çalışılması gereken noktaları var. Çok odaklı olmam gerek. Özellikle savunmada hiç hata yapmamam gerekiyor. Hücum daha kolay oluyor çünkü Calathes gibi efsane guardlarla oynayınca onlar yolunuzu açıyor. Ama savunmada daha sağlam adımlar atmamız gerekiyor. Hücum ribaundları almak gerekiyor, top çalmak gerekiyor, bloklar… Bunları elimden geldiği kadar yapabildiğimde çok güzel oluyor.

Papagiannis’le önceden biraz tanışıklığımız var. U16 ya da U17 milli takımlarında çok fazla birbirimize karşı oynamışlığımız var. Bu takımda çok çılgın bir kimya var. Herkes çok iyi, birbiriyle çok paylaşımcı. Aynı sayfadayız. Bu, sahaya da yansıyordur.

Taraftarlarımızı çok seviyorum. Bağ o kadar kuvvetli ki, ilk maçtan itibaren hissetmeye başladım. Umarım uzun seneler Fenerbahçe’de kalabilirim.”

Amine Noua sahadaki pozisyonlarıyla ve hedefleriyle alakalı ise şunları söyledi:

“Aslında küçükken 5 pozisyonuyla başlamıştım ama profesyonel olmadan önce 4 oynamaya da başladım. O sürede çok fazla atış çalıştım. 5’teki postlarla devam ettim. 3 yıl önce kısa bir süreliğine Strasbourg’da oynadığım dönemde 3 numaralı pozisyonda oynadım. Beni savunanlara karşı postlu oyunumu kullandım hücum ribaundları alabilmek için. Kariyerimin genelinde 4 oynadım. Benim için önemli olan, ihtiyaç doğrultusunda sahada olup süre alabilmek.

NBA tabii ki hedeflerimden biriydi 18-20’li yaşlar arasındayken. Hatta draft öncesi birkaç takımla çalışma fırsatım oldu, Summer League’de de oynadım. Ama sonradan fark ettim ki EuroLeague’de oynayınca o da hedeflerimden biriydi. Burada olmak inanılmaz. EuroLeague’e girdikten sonra çok da çıkmak istemiyorum. Burada çok mutluyum. Çocukken gidip orada olmak rüyaydı. Oraya gidip süre almamak ve oynamamaktansa… Çünkü orası artık sektör haline geldi. Avrupa basketbolunu tercih ediyorum. Fenerbahçe, çok yüksek hedefleri olan bir kulüp. Her sene Final Four hedefliyor. Ben de burada kalıp bu hedeflerle devam etmek istiyorum.”

Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!

EuroLeague gündemindeki son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!

NBA gündemindeki son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!