Basketbolun Kaderini Kuruyemişle Değiştiren Adam: Steve Kerr

21/Eki/17 11:53 Haziran 12, 2018

Mehmet Bahadır Akgün

21/Eki/17 11:53

Eurohoops.net

Warriors, son üç yılda NBA tarihinde en iyi hücum eden takım olarak iki kez şampiyon oldu. Her şeyin bir aperatif tabağında nasıl başladığını anlatan hikayeyi Eurohoops çevirdi…

By Baxter Holmes / Çeviri: Aslınur Oyan

Görsel, Andrew Archer’a aittir.

Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.

Bu yazı ilk olarak ESPN’de 10 Ekim 2017 tarihinde yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.

Erken check-in yapanların cenneti- gelişigüzel konulmuş ve servisi öldüresiye yavaş- Oakland Uluslararası Havaalanı’nda Terminal 2, Kapı 25 ve 26 arasında sıkışıp kalır. Adı Vino Volo, İtalyancada “şarap uçuşu” anlamına gelir ve şarabın 200 çeşidini sunarken uçuş öncesinde ıstıraptan da yoksun bırakmaz.

Fark edilir şekilde uzun boylu ve eski sporculara özgü bir zarafetle büyük adımlar atan orta yaşlarda iki adam, Vino Volo’nun beş kişilik barının sonundaki taburelere yerleştiklerinde takvimler 2014 Ağustos’undan bir cuma gününü gösterirken saatler 15:30’du. Saniyeler sonra, mutfakta, Kevin Ninkovich, arkadaşının haykırışını duydu: Steve Kerr geldi.

28 yaşındaki Vino Volo barmeni Ninkovich sıkı bir Warriors taraftarıydı. Bir buçuk metreden biraz uzun boyuyla guard oynarken kendisi Kerr olarak bile hayal ederdi: fiziksel üstünlükten yoksun olsa da gerektiğinde maçı kazandıran üçlüğü atabilecek bir keskin nişancı… İşte orada, o adam, 10 hafta önce göreve gelen Warriors’ın yeni antrenörü, eski takım arkadaşı ve yeni yardımcısı Bruce Fraser’ın yanında oturuyordu.

Ninkovich bu fırsatı elinden kaçırmaya hiç de niyetli değildi.

Garsonlardan biri siparişi aldı; iki kadeh kırmızı şarap, 3 çeşit et ve peynirden oluşan bir aperatif tabağı. Ninkovich gerekenleri hazırlayıp koltuğunun altında bir not defteriyle mutfaktan dışarı çıktı. Barmenin hayranlığı 1990’larda Tim Hardaway, Mitch Richmond ve Chris Mullin’in NBA’in en skorer üçlüsü olduğu “Run TMC” dönemine uzanıyordu. Takımın top paylaşımını oldukça beğense de Kerr’ün selefi Mark Jackson’ın takım yönetimini sevdiği pek de söylenemezdi. Jackson’ın Warriors’ı, bir önceki sezon 51 maç kazanmasına rağmen maç başına 247 pas ortalamasını yakalamıştı; NBA’de o sezon en kötü istatistik bu değildi ama yine de sıralamada önündeki takımdan 15 pas daha azdı. O Warriors, playoffların ilk turunda Clippers’a yenildiğinde, o dönem Clippers’ın yardımcı antrenörü olan Alvin Gentry, Warriors’ın neden bu kadar çok bire bir hücum ettiğine takılmıştı. Bu durum Gentry’ye 2000’lerin ortasında, guard Steve Nash’in önderliğindeki güçlü Suns’ı hatırlatıyordu; Golden State’in dinamik bir guardı, ölümcül dış skorerleri, pas verebilen forvetleri ve zeki oyun kurucuları vardı. O dönemde, Gentry “İhtiyaçları olan tek şey, doğru takım yönetimi.” diye düşünmüştü.

Ve şimdi de aynı şeyi aperatif tabağını servis eden Ninkovich düşünüyordu, “İhtiyaçları olan tek şey, doğru takım yönetimi.”

Ninkovich, dinlemekten başka çareleri olmayan Warriors antrenörlerine hitap etmek için tüm cesaretini toplayıp Kerr’e yöneldi: “Ne yapmayı düşünüyorsunuz? Birebir hücumlarımız sona erecek mi? Üçgen hücumu kullanacak mısınız?”

“Biz de onu konuşuyorduk. Birkaç planımız var, görmek ister misin?” diye yanıtladı Kerr.

Fraser olan biteni seyrederken Kerr de tahta aperatif tabağının üzerindekileri temizleyip tabağın sapını pota olarak kullandı. Tabaktan aldığı kuru meyveler savunma yapan takım, bademler ise hücum eden takımdı ve onları tahta yarı sahaya beşer kişi halinde yerleştirdi. Serbest atış çizgisine yakın Badem Stephen Curry, kenardaki takım arkadaşı Badem Klay Thompson’a hayali bir pas attı ve Thompson topu Badem Andrew Bogut’a indirirken Curry de yakın köşeye cut etti. Thompson ve Curry üç sayı çizginin içindeki hiza boyunca birbirlerini perdelerken, Bogut uygun pozisyonu arıyordu: boş badem bulmak ya da arkasında çaresiz kalan kuru meyvenin üzerine gitmek.

EZRA SHAW/GETTY IMAGES

Kerr aperatifleri bir kenara bırakırken bu pozisyonların 1990’larda altın çağını yaşayan Bulls’ta oynadığı üçgen hücum taktiğinin detayları olduğunu açıkladı. “Warriors’ta yalnızca üçgeni kullanmak akılsızlık olur; dış oyunculardan tam performans sağlanamaz. Bu yüzden takım, karma ilerleyecek,” diye bitirdi.

Tüm bu fikirler haftalardır Kerr’in aklında dolanıp duruyordu. 10 dakika öncesine kadar tek bir oyun çizimi dahi yapılmamıştı. Son 10 dakikadır Ninkovich, Kerr’ün NBA tarihinde benzeri görülmemiş yıkıcılıkta bir hücum planı çizmesini izliyordu. Keşke bu adam, ligin en berbat paslaşan takımını, en iyi paslaşanı yapabilseydi…