Banvit Tarihinin En Önemli 10 Yabancısı

09/Oca/18 10:32 Ocak 15, 2018

Utkan Sahin

09/Oca/18 10:32

Eurohoops.net

Banvit, küçük bir şehrin takımı olmasına rağmen uzun yıllardır çok büyük işler yaptı ve bunda yabancıların da payı büyüktü. Eurohoops Fırın, Banvit’in 10 unutulmaz yabancısını yazdı!

By Utkan Şahin / info@eurohoops.net

Banvit, 150 bin kişilik Bandırma’yı yıllar içerisinde yaptıklarıyla harika bir basketbol şehri haline getirdi.

Türk basketbolu için sahneye 1994’te çıkan Banvit, hem saha içerisindeki iddialı yapısı hem de kurduğu organizasyon ile her zaman Türkiye için örnek bir takım oldu.

2004’ten beri birinci ligde izlediğimiz Banvit, 14 yılda birçok engel aştı, bazen düştü, bazen kalktı, iyi ve kötü birçok tecrübe yaşadı. Bizlere ise her zaman izlemesi harika bir hikaye verdi.

Bugün ise bu 14 yıllık serüvende saha içi faktörlerin önemli parçalarından olan on yabancı oyuncuyu hatırlayacağız!

Karşınızda Banvit tarihinin en unutulmaz on yabancısı;

tab baldwin coach ile ilgili görsel sonucu

TAB BALDWİN – KOÇ

Çalıştığı Yıllar: 2004-2006

Yeni Zelanda ile 2002’de Dünya Kupası’nda yaptığı müthiş sürprizle akıllara kazınan Tab Baldwin, Banvit’te süregelen yarışmacı ruhun başlangıç noktası oldu.

Takımın ilk sezonunda Gencer Baytimur sonrası takımın başına geçen Baldwin, 1.5 sezon gibi Banvit geleneklerine göre kısa diyebileceğimiz bir süre takımın başında kalsa da oynattığı basketbola akıllara girmeyi başardı.

NBA’de sıklıkla gördüğümüz ancak Avrupa’da pek fazla izleme şansı bulamadığımız üçgen hücumunu takımlarına felsefe eden Baldwin, özellikle ikinci yılında izlemesi çok zevkli bir takım yaratmayı başardı.

O kadrodaki her oyuncundan en fazlasını almayı başararak Banvit’i tarihinde ilk kez playoff’a taşıyan Baldwin, yarı finale kadar yükseldi. Yeni Zelandalı koç, daha sonrasında ise kariyerine Yunanistan’da devam ettirme kararı aldı.

En başta dediğim gibi onun, Banvit serüveni yarışmacı ruh ve basketbolun seyir zevkinin nasıl bir şey olduğunu göstermek adına Bandırma ekibi için başlangıç noktasıydı.

Banvit sonrası Baldwin ne Türkiye’de ne de çalıştırdığı diğer kulüp takımlarında başarılı olamadı. Kişisel fikrim bunun en büyük sebebi, kendi basketbol felsefesini oturtabileceği doğru ortamı bulamamasıydı.