Tanıklar Anlatıyor: Vancouver Grizzlies’in Hikayesi

25/May/20 10:36 Mayıs 25, 2020

admin69

25/May/20 10:36

Eurohoops.net

90’lı yıllarda harika formasıyla heyecanlandırmasına rağmen çöküşten kurtulamayan Vancouver Grizzlies’i şahitleri anlatıyor.

by Jon Azpiri – Justin McElroy, Çeviri: Cem Doğan

Bu yazı 30 Ekim 2015 tarihinde Global News‘ta yayınlanmış olup uyarlanarak çevrilmiştir.

GİRİŞ:

Roy Rogers, üstünde Vancouver Grizzlies‘in kendini belli eden açık yeşil-siyah-kırmızı logosu bulunan bir beyzbol şapkası giymiş olan yolcuyu gördüğünde, geçen ay Washington DC’de bir trende oturuyordu.

Şimdi Washington Wizards‘ta asistan koçluk yapan Rogers, 1996’da profesyonel basketbol kariyerine başladığı takımdan geriye kalan şeyi görünce gülümsemesine engel olamadı. Ancak o genç adamın omzuna dokunmaktan ve Vancouver Grizzlies‘in altı yıllık kısa ve alçakgönüllü tarihinden hikayeler anlatmaktan kaçındı.

“Hiçbir şey söylemedim, yalnızca şapkayı uzaktan beğendim, ve  ‘Vay be, ne güzel’ dedim” diyor Rogers.

“20 yıl önceydi. O şapkaları takan bu çocukların bazıları, takım buradayken muhtemelen doğmamıştı bile.”

Vancouver Grizzlies’in oyuncuları, antrenörleri, yöneticileri ve taraftarları için çizgi film logosuna sahip bu takım, 90’ların kitsch‘inin bir parçasından daha fazlasıdır. Yaklaşık 20 yıl önce Vancouver’da ilk maçlarını oynayan Grizzlies, bazı sevimli anıların ve bolca hayal kırıklığının kaynağı.

Sürekli kaybetmeyi kabullenemeyen oyuncuların hayal kırıklığı.

Takım sahiplerinin ve NBA tarafından getirilen kısıtlamaların, daha iyi hale gelmelerini engellediğini hisseden yönetimin hayal kırıklığı.

Ve yıllardır kaybetmekten bıkan taraftarların ve şehirle bütünleşmeyi beceremeyen bir grup zengin Amerikan sporcunun hayal kırıklığı.

Ardından Grizzlies’i öldürmek ve onları başka bir şehre götürmek için iki girişim vardı, nihayetinde takımın birçoklarının örnek bir NBA yapılanması oluştuğunu düşündüğü Memphis’e taşınmasıyla sonuçlandı.

Başlangıçtan yirmi yıl sonra, bazıları Grizzlies deneyiminin her zaman başarısızlığa mahkum olduğuna inanıyordu, ama diğerleri de bir takımın kötü zamanlamanın kurbanı olup olamayacağını merak ediyordu. Dünya son 20 yılda çok değişti. İnternet ve sosyal medya sayesinde daha da küçülmüş görünen, giderek küreselleşen bir dünyada, belki uluslararası izleyicisini benimseyen NBA, Pasifik Limanı ile olan tarihi bağlarla, 49. paralelin kuzeyindeki bir şehirde gelişebilir.

Vancouver’ın NBA takımı belki en baştan kötü bir fikirdi, ama belki sonunda yükselişe geçen bir retro modası gibi, zamanının hemen öncesindeydi.



BÖLÜM 1: Baştan eli-kolu bağlı (1994-1995)

Grizzlies bir liste hazırlamaya çalışırken, bir yandan da NBA tarafından getirilen kısıtlamalarla mücadele etmeye çalıştılar. Yalnızca onlar ve Toronto Raptors‘a ilk 3 yıllarında drafttan ilk seçimlerini yapmaya izin verilmediği için değil — ayrıca ilk iki sezonlarında salary cap’in tamamını kullanmalarına müsade edilmiyordu.

“Vancouver’ı Toronto ile aynı dönemde olaya dahil etmek, bir nevi benim kişisel meselemdi. Birçok insan onları gizli favori olarak gördü, ama onlar aynı zaman içerisinde hem lige dahil olmak, hem de takımlarını toparlamaya çalışıyorlardı. Ve bence, hem doğu hem de batıyı temsil açısından zamanlama önemli.” Jerry Colangelo, 1995’te, dönemin “Kulüpler Birliği başkanı” gibi bir şeyken. 

Squire Barnes, Global BC Sports Director: Bunu kimse beklemiyordu. Bir çeşit, gökten düşen şimşek gibiydi. Toronto’nun geleceğini biliyorduk, ama Arthur Griffiths’in NBA ile bağlantıları vardı, ve bu bağlantıları –başta Jerry Colangelo olmak üzere–  yeni binasına bir kiracı bulmak için kullandı. Kimse gerçekten NBA işini düşünmüyordu. Yıllardır, insanlar belki bir MLB takımına sahip olabileceklerini düşünüyorlardı. Bu boş bir umuttu. NBA? Kimse NBA’den bahsetmiyordu.

Arthur Griffiths, takım sahibi (1994-1997): Genişleme masasındaki bazı adamlar, bizim aniden 2-3 draft hakkı sahibi olup, pat diye onları geride bırakıp, onlardan daha iyi takımlar olacağımızı düşünüyorlardı. Birdenbire onlardan iyi hale geleceğimizi akıllarından geçiriyorlardı. Ve bu lotarya sistemi, bir yandan mümkün de. Ama aniden Vancouver ya da Toronto, New Jersey, Philly ya da Clippers‘tan daha mı iyi olacak? Endişelerden biri buydu. Ücreti ödedik, çeki yazdık, ve sonuçta acı çektik.