NBA’de Yapılanma Süreci Yolunda Gitmeyen 5 Takım

2025-04-25T13:33:06+00:00 2025-04-25T13:33:06+00:00.

İlker Sirt

25/Nis/25 13:33

Eurohoops.net
ATLANTA, GA - FEBUARY 9: Trae Young #11 of the Atlanta Hawks goes to the basket during the game on Febuary 9, 2023 at State Farm Arena in Atlanta, Georgia. NOTE TO USER: User expressly acknowledges and agrees that, by downloading and/or using this Photograph, user is consenting to the terms and conditions of the Getty Images License Agreement. Mandatory Copyright Notice: Copyright 2023 NBAE (Photo by Adam Hagy/NBAE via Getty Images)

Eurohoops Fırın, NBA’de yapılanma süreci umduğu gibi ilerlemeyen takımları listeliyor.

by İlker Sırt / info@eurohoops.net 

Eurohoops Türkiye’nin Instagram hesabını takip etmek için tıklayın!

NBA, düzen itibari ile birçok spordan ve birçok ligden ayrılıyor. Bu ayrılmayı oluşturan en önemli noktalardan biri, diğer liglerde ve sporlarda olduğu gibi gibi zengini daha da zenginleştirmemesi. Örneğin futbolda kötü gitmek ve ligin en başarısız takımı olmak bir alt lige düşmeniz ile sonuçlanıyor. Ama NBA’de kötü giden takımların da kazanacağı bir ödül var. Bu yüksek sıradan draft seçimleri, takımların geleceklerine daha aydınlık bakmasını sağlıyor. Özellikle büyük pazar takımı değilsen ve yıldızlar seninle imzalamak istemiyorsa, tek seçeneğin başarısız olup yüksek sıradan draft etmek. Ve sonucunda kendi LeBron James’ini, Michael Jordan’ını üretmek. Bu yeniden inşaa sürecinde bilinçli bir şekilde başarısız olunup ‘reset’ tuşuna basılırken, her takım doğru hamleleri yapmıyor tabii ki.

İşte yeniden yapılanması doğru gitmeyen 5 takım:

1- Dallas Mavericks

2016 Mavericks takımı, playoff’a zar zor kalabilen yaşlı bir kadroydu. Sezon sonrası Dallas, Dirk’le yeniden rekabet edemeyeceklerini anladı. Chandler Parsons’ı Grizzlies’e takas ettiler, Deron Williams’ı serbest bıraktılar. Tam anlamıyla bir yeniden yapılanmaya girdiler.
Dallas sonraki iki yıl içinde draftta başarı buldu. 2017’de 9. sıradan Dennis Smith Jr.’ı seçtiler. 2018’de Trae Young’ı seçip Luka Dončić ile takas yaptılar ve ikinci turda Jalen Brunson’ı aldılar. Smith Jr., 2017’de yılın çaylağı adayıydı. Dončić 2018’de yılın çaylağı seçildi. Gelecek umut vericiydi.

Sadece ikinci sezonunda, 20 yaşında Luka; 29 sayı, 8 asist ve 9 ribaund ortalaması yakaladı. All-NBA Birinci Takım’a seçildi, MVP oylamasında 4. oldu ve takımını playoff’a taşıdı. Büyük bir efsane olacağı kesindi.
1 Şubat 2019’da Mavericks, uzun rotasyonuna güç katmak için Kristaps Porzingis’i takasla aldı. Spencer Dinwiddie ve Davis Bertans’ı vererek bu hamleyi gerçekleştirdiler. Bu hamle, Mavericks’in genel hücum verimliliğini artırdı ve playoff’a girmelerine yardımcı oldu.

Nico Harrison, Mavericks’in GM’liğini devraldı. Luka Dončić, Jalen Brunson, Porzingis ve rol oyuncularıyla iyi bir kadro kurmuştu. Ancak 2022’de Porzingis’i Wizards’a takaslaması ve aynı yıl Brunson’ın serbest oyuncu olarak ayrılması büyük hatalar olarak görüldü.
Mavericks, 2024 sezonunda fırtına gibi başladı ve playofflarda OKC ve Minnesota’yı geçerek finallere yükseldi. Celtics’e finalde zor anlar yaşatsalar da 1-4 kaybettiler. Takımın potansiyeli hâlâ yüksekti.

1 Şubat 2025 tarihinde o büyük takas gerçekleşti. Dallas, bir önceki sezon NBA Finalleri’ne çıkaran süperyıldızı Doncic’i takasladı. Luka karşılığında Anthony Davis ve Max Christie aldılar fakat onların playofflara kalabilmesi için yeterli gözükmüyor. Özellikle şehrin yönetime olan tepkisi ile birlikte Dallas’ın geleceği, her zaman olduğundan daha karanlık gözüküyor.

2-Atlanta Hawks

Draft gününde Luka Doncic – Trae Young takası ile birlikte bayrak oyuncularını belirlediler. Trae Young onları Doğu Konferans Finali’ne taşımış olsa da son yıllar pek iç açıcı geçmiyor.

Play-in hattı, Atlanta Hawks’ın sezon başında çoğu kişinin beklediği noktaydı. Bazıları bu durumu hayal kırıklığı olarak bile değerlendirebilir. Trae Young etrafında kurulan bir takımın hedefi, hücum verimliliğinde ligin ortalamasında dolanmak değil, çok daha fazlasıdır.

Ancak Atlanta’nın bu noktaya geliş süreci ne kolay ne de idealdi. Young’ın dış atışlardaki verimliliği zaman zaman düşüş gösterdi—yine de olağanüstü bir oyun kurucu olarak kaldı—ve Jalen Johnson sezonu bir kez daha sakatlıkla noktaladı. Takım, sağlık sorunları ve istikrarsız performanslarla boğuşan De’Andre Hunter ve Bogdan Bogdanović’i elden çıkardı.

Tüm bunlara rağmen Atlanta, Dyson Daniels’ın yükselişine tanıklık etti; kendisi Yılın En Çok Gelişme Gösteren Oyuncusu ve Yılın Savunma Beşi adaylarından biri haline geldi. Çaylak Zaccharie Risacher’a da, her ne kadar kritik anlarda her zaman sahada olmasa da, yeterli süre tanındı.

Yeniden yapılanma yolunda, hem doğru hem yanlış hamleler yaptılar. Bu da onları NBA’nin en ortalama takımlarından biri olmaktan kurtaramadı.

3- Charlotte Hornets

Sakatlıklar, Charlotte Hornets’ın gelişimini değerlendirmeyi zorlaştırıyor. Tre Mann (sırt), Brandon Miller (bilek) ve Grant Williams (ön çapraz bağ) sezonlarını 1 Şubat’tan önce kapattı. LaMelo Ball (ayak bileği) da bir yılı daha kenarda tamamladı. Mark Williams ise takımın maçlarının yarısından azında sahaya çıkabildi. Çaylak Tidjane Salaun ise 6. sıradan seçilmek için çok yanlış tercih gibi görünüyor.

Hornets’ın asıl kurtarıcı unsuru ise, kademeli ve doğrusal olmayan gelişimin önemini anlayan bir yönetim ekibine sahip olması. Son iki takas döneminde de büyük resme sadık kaldılar; draft hakkı biriktirmeyi ve kendi lotarya şanslarını artırmayı öncelik haline getirerek, kulübün daha önce hiç göstermediği bir sabır ve süreç bilinci ortaya koydular. Bu sezonun getirileri, tüm olumsuzluklar hesaba katıldığında bile biraz moral bozucu olabilir, ancak henüz yıkıcı düzeyde değil.

4- New Orleans Pelicans

New Orleans Pelicans‘ın bu sezonki performansını yalnızca galibiyet ve mağlubiyet sayıları üzerinden değerlendirmek haksız olur. Kağıt üzerinde bu sezon galibiyet sayılarının iki katına çıkması bekleniyordu, ancak Dallas ve Philadelphia dışındaki tüm takımlardan daha ağır bir sakatlık dalgasıyla karşı karşıya kaldılar.

“Brandon Ingram daha önce takas edilmeliydi” görüşü, ciddi bir geçerlilik taşıyor. Ancak bu, sadece bu sezona özgü değil; birkaç sezona yayılan bir. Yine de yalnızca bu sezon özelinde konuşmak gerekirse, Pelicans’ın Toronto’dan kabul ettiği teklif dışında daha iyi bir alternatif masada hiç olmadı.

Trey Murphy’nin ve Zion Williamson’ın sağlıklı olduklarında sergiledikleri etkileyici performans, takımın uzun vadeli planları açısından umut verici. Aynı şey, çaylak Yves Missi için de geçerli. Yılın Çaylak Beşi’ne girmesi neredeyse kesin gözüyle bakılan Missi, Zion ile birlikte sahada nasıl yer alması gerektiğini çözmeyi başardı, ta ki takım Zion’ı sırt sakatlığı nedeniyle sezonun geri kalanında kenara çekene kadar.

Zaten Zion Williamson bu takıma geldiğinden beri hakkındaki en büyük soru işareti, sakatlıklarla dolu bir oyuncu olması. Bundan dolayı Zion Williamson’ın sağlığına güvenip, etrafına bir takım dizayn etmeye çalışmak bir hayli zor.
Tüm bunlarla birlikte, Pelicans’ın art arda beşinci sezonunda da üç sayılık atış oranında ligin son sekiz takımı arasında yer almasını görmezden gelmemeliyiz. Bunları göz önüne aldığımız zaman, Pelicans yapılanmasının sorunlu olduğunu görüyoruz.

5- Utah Jazz

Sezon başında hedeflenen şey, ilk dört draft sırası için iddialı bir şekilde ilerlemekti ve Jazz bunu başardı. Ortaya çıkmakta olan bir yapı taşı eksikliği nedeniyle onları eleştiremezsiniz; zaten böyle bir parçaları olmadığını biliyorduk. Yine de bir şey için cezalandırılacaklarsa, bu da mutlak son sırayı garantileyip draft’ta en kötü ihtimalle beşinci sıraya yerleşmek yerine, dibe vuruş yarışını bir rekabete çevirmeleri olabilir.

Lauri Markkanen’in performansıyla ilgili, yeni sözleşmesini imzalamasının ardından biraz endişe duymak gerekiyor. Ancak çevresindeki yetenek seviyesi arttıkça daha verimli olacağını da varsayıyoruz.
Üstelik Utah’ın iç gelişim anlamında adımlar attığını da söyleyelim. Kyle Filipowski, şu ana kadar 2024 draft sınıfının en iyi hücum oyuncularından biri gibi görünüyor. Isaiah Collier’in pas yeteneği ise, çember çevresi hariç tamamen eksik dokunuş hissini bile göz ardı ettirecek kadar etkileyici.

Brice Sensabaugh, tamamlayıcı rolde skor üretebileceğini gösterdi. Walker Kessler ise, dış savunmanın az da olsa desteklendiği bir Jazz versiyonunda savunma lideri olabileceğini yeniden ispatladı. Ve Cody Williams… Henüz çok genç bir oyuncu. Ayrıca Jalen Williams’ın kardeşi. Yani, bu da bir şeydir.

Utah Jazz’ın kesinlikle bayrak oyuncusunu bulması gerek. Bu draft onların geleceği hakkında bize birçok şey söyleyecek.

Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!
EuroLeague gündemindeki son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!
NBA gündemindeki son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!