by Eurohoops Team / info@eurohoops.net
Eurohoops Türkiye’yi YouTube’da takip etmek için tıklayın!
Eurohoops Türkiye’nin Instagram hesabını takip etmek için tıklayın!
NBA’de yaz dönemi, takımlar için iç değerlendirme ve geleceğe yön belirleme zamanıdır. Takımlar, güçlü kadrolardan yeniden yapılanma sürecindeki ekiplere kadar yaz aylarını en iyi planı yapmak için kullanır. Amaç, kısa veya uzun vadeli hedeflere uygun mantıklı bir kadro oluşturmaktır.
Ancak işler her zaman planlandığı gibi gitmeyebilir.
Bazı takımlar, NBA yaz döneminin durgun günlerine soru işaretleri yaratan kadrolarla girer. Bu sorunlar, sadece belirli pozisyonlardaki eksikliklerden tüm takımın uyumsuzluğuna kadar çeşitlilik gösterebilir ve bu durumlar özellikle dikkat çekmeyi hak eder.
İşte karşınızda soru işareti yaratan 5 kadro:
Charlotte Hornets
Çaylaklar Kon Knueppel ve Liam McNeeley, boy olarak kanat pozisyonunda olmalarına rağmen savunma anlamında o rolü karşılayamıyorlar. Tidjane Salaun ve Miles Bridges ise forvet-kanat arası mevkilerde, ancak Bridges’in durumu tartışmaya açık. Kadrodaki tek gerçek kanat oyuncusu Brandon Miller olarak öne çıkıyor.
Charlotte’un pivot rotasyonunda Moussa Diabate, Mason Plumlee ve Ryan Kalkbrenner yer alıyor. Diabate’in potansiyeli değerlendirilebilir, ancak Knueppel, McNeeley, LaMelo Ball ve Collin Sexton gibi isimlerin yanına daha kaliteli bir uzun oyuncu katmak takım için daha faydalı olur. 1.98 boyundaki Grant Williams bu açığı kapatmaya yetmiyor.
Hornets’in gard rotasyonunda da yoğunluk dikkat çekiyor. Tre Mann, Spencer Dinwiddie ve Nick Smith Jr. kadroda bulunuyor.
Charlotte, Josh Green veya Pat Connaughton gibi oyuncuları gerçek bir kanat derinliği ve/veya pivot takviyesi haline getirmenin yollarını aramalı.
Boston Celtics
Jayson Tatum’un aşil tendonundan iyileşme sürecinde olduğu bu yılda Boston Celtics, mevcut uzun rotasyonuyla sahaya çıkarsa, bu kesinlikle en iyisi olmaz. Jaylen Brown ve Derrick White hala takımdalar, bu yüzden tank yapma planı pek olası değil.
Boston’un 4-5 numara rotasyonu şu anda Sam Hauser, Georges Niang, Xavier Tillman, Neemias Queta, Josh Minnott ve Luka Garza’dan oluşuyor. Bu durum zorlu. Ayrıca Hauser veya Niang’ın takımın maliyetlerini kısmak adına yakında gönderilmesi olası görünüyor.
Boston’un sonraki takaslarda başka uzun oyuncular alması muhtemel. Ya da sınırlı serbest oyuncu Jonathan Kuminga’nın kontrolünde kalan Al Horford’un takıma minimum kontratla dönmesi bekleniyor olabilir.
Her ne yaparlarsa yapsınlar, Boston’un uzun rotasyonuna mutlaka güç katması gerekiyor.
New Orleans Pelicans
23. sıradaki seçim hakkı ve 2026 korumasız ilk tur seçim hakkını takas edip 10 sıra yukarı çıkarak Derik Queen’i seçmek, New Orleans Pelicans’ın gerçekten çok iyi olmayı planladığının açık bir göstergesi. Aksi takdirde korumasız bir ilk tur seçimini vermezsiniz.
Ancak durum şu ki: iki çaylağa (Queen ve Jeremiah Fears), sakatlıklara meyilli takımın bel kemiği Zion Williamson’a ve şimdilik yok olan lider guard Dejounte Murray’e ağır şekilde bağımlı olarak “gerçekten iyi” olmak çok zor görünüyor.
Queen’in sol bileğindeki ameliyat gerektiren sakatlık ve sezon başına kadar yeniden değerlendirilmesinin yapılmayacak olması da New Orleans’ın durumunu daha da karmaşık hale getiriyor.
Zion’un nispeten sağlıklı kalıp iyi performans göstermesi mümkün ve bu ihtimal hala masada. Pelicans kadrosunda Trey Murphy, Herb Jones, Yves Missi ve Jordan Poole gibi etkili diğer oyuncular da bulunuyor.
Ancak bu çekirdek kadro, bir şampiyonluk adayı için gerekli temel yapıya sahip değil. En azından Pelicans’ın bir dış şutör ve elit bir pota altı savunmacısına ihtiyacı var. (Fears ve Queen, bu özelliklere sahip değiller.)
Bu da şu soruyu akla getiriyor: Eğer amaç gerçekten iyi olmaksa, New Orleans neden bu doğrultuda daha fazla adım atmadı? Yaz dönemi hamleleri ya eksik ya da konferansta rekabetçi olmak için yetersiz kalıyor.
Phoenix Suns
Bradley Beal’in takımdan ayrılması Phoenix Suns’ın bir guard eksiltmesi anlamına geliyor. Şu an yaklaşık 11 guardları kaldı diyebiliriz.
Şaka yapıyorum, ama biraz gerçeklik payı var. Kadro derinliği garip görünüyor, ama esas sorun hiç point guard kalmamış olması.
Devin Booker ciddi oyun kurucu yeteneklerine sahip ama hem birinci skor hem de birinci pasör olunca yıpranıyor. Ayrıca genellikle daha dinamik uzun oyuncularla en iyi performansını gösteriyor. Phoenix’in böyle bir oyuncusu sadece Oso Ighodaro.
Suns’ın diğer uzun rotasyonu ise Khaman Maluach, Mark Williams ve Nick Richards gibi pota altı koşucuları ile dolu. Bu oyuncular, yanlarında yüksek seviyede bir oyun kurucu olmadan zorlanır.
Özellikle Haziran’daki draftta 10. sıradan seçilen Maluach, yaz ligi döneminde bir veteran oyun kurucuya ne kadar ihtiyaç duyduğunu gösterdi.
Booker, Jalen Green ve Collin Gillespie’nin point guard sorumluluğunu üstlenmesi kısmen işe yarayabilir ama mevcut kadronun ve hücum potansiyelinin en üst seviyeye çıkması için yeterli değil.
Sacramento Kings
Domantas Sabonis bu yaz Sacramento Kings’in mutlaka bir point guard eklemesi gerektiğini açıkladı. Takım da buna karşılık Dennis Schröder için yüksek bir ücret ödeyerek yanıt verdi.
Schröder, Keon Ellis, Zach LaVine, Malik Monk ve Devin Carter ile Sacramento, “Aslında Point Guard Olmayan En Çok Guard’a Sahip Takım” tacını Phoenix Suns’tan kapmaya çalışıyor gibi görünüyor.
DeMar DeRozan ise savunmada forvet ama hücumda guard gibi oynuyor. Nique Clifford’a ise yetenekleri nedeniyle kanat-guard karışımı bir rol verilebilir.
Son olarak Jonas Valanciunas konusu var. Geçen yıl takas döneminde kadroya katılması çok iyi bir hamle oldu. Şimdi Kings, Sabonis liderliğinde Dario Saric, Drew Eubanks ve Isaac Jones’tan oluşan bir uzun rotasyonuna sahip.
Tüm bunların ardından geriye tek bir soru kalıyor: Doug McDermott neden geri döndü? Sacramento, Chicago Bulls’tan sıradaki hangi oyuncuyu takas edecek?