Kupa Oyunları – Vitoria’da Yoncalı Yeşil Bayrak

2016-04-12T14:26:08+00:00 2016-04-12T16:01:08+00:00.

Bugra Uzar

12/Nis/16 14:26

Eurohoops.net

Lord Obradovic, tacını korumak isteyen Madrid’in Beyaz süvarilerine karşı İstanbul’u savunmaya hazırlanıyor. Ancak diyarlardaki tek savaş bu değil…

By Stathis Trapezanlidis/ info@eurohoops.net

Kupa Oyunlarının önceki bölümünde – Lord Obradovic, tacını korumak isteyen Madrid’in Beyaz süvarilerine karşı İstanbul’u savunmaya hazırlanıyor. Ancak diyarlardaki tek savaş bu değil…

Diamantidis, Vitoria’da

Vitoria’ya yapılan seyahat uzun ve tehlikeli. General Sale (Sasha Djordjevic), en güvenli yolculuk olarak deniz yolunu seçti ve altı yıldızlı gemiler Akdeniz’den yola çıktı, Atlantik’e girdi ve San Sebastian’a ulaştı.

Yoncalı yeşil bayrak bir kez daha İspanya’ya saldırıyor. Geçmişi oldukça görkemli. Bu sembol efsanevi bir özelliğe sahip ve bu sembolü taşıyan süvarilerin aldıkları zaferler, imparatorluğun dört bir yanında şarkılara konu oldu. Ama bu geçmişte kaldı ve Dük Diamantidis ordularına veda ederken bayraktaki yıldızları yedi yapmak istiyor.

Bilinmeyen Sir Williams’ın beklenmedik yardımıyla, Diamantidis kimsenin tahmin edemediği şekilde tahtını geri alabilir. Sale ona bir kez daha “Bunu yapacaksın ve emekli olman gerekmeyecek. Senin gibisi yok” dedi. Diamantidis konuşmadı. “Hazır olacağını biliyorum ve bizi bırakmayacaksın”. Ve Diamantidis tek kelime bile etmedi.

Aklı eski rakibi Bourousis’e kaydı. Madrid’in beyaz bayrağı altında da çok şeyler yapabileceğini kanıtlamak isteyen ve öfkesiyle eski kıtayı sarsan bir dev…

Teodosic ve Kahin

12980553_10208661211550380_1050456220_n

Kalemegdan tepesindeki gizli bir mağarada, sekiz krallığın Kahini yaşıyor. Mağara da Tanrıların bilgeliklerini duyuyor ve krallarla generaller, gelecekleri hakkında ona danışıyor. Kehanetleri her zaman tuhaf oluyor ve onların anlaşılması için bir bilmecenin çözülmesi gerekiyor. O zaman kehanet doğru şekilde yorumlanıyor. 

Sir Milos da aynı sebepten dolayı burada. Diyarların efendisi olabilmek için birçok kez savaşma şansı yakaladı ama sürekli olarak başarısız oldu. “Bu zamana kadar birçok kez savaştın, çok sıkı denedin ama daha da sıkı denemelisin” dedi Kahin, ona tepeden bkarak.

“Geleceğim ne olacak? Sonunda onurlandırılacak mıyım?

Milos, büyük savaşlar kazanacaksın, adın dünyanın dört bir yanında kulaktan kulağa yayılacak ama sekiz krallığın arasında birinci olman için büyük bir karar alman gerekiyor. Bir ikilem yaşayacaksın, baskı altında olacaksın ve doğru şeyi yapmak için karar vermen sadece bir saniyeden az sürmek zorunda”.

“Bilmece gibi konuşuyorsun Kahin, yapmam gereken doğu şey ne?”

“Bu Tanrıların görmeme izin verdiği şey… ve şimdi defol! Dinlenmek için zamana ihtiyacım var”. Kahin bir kez daha İskoç karışımının tadına baktı, güvercinini besledi ve gözlerini kapattı. Alacağı tek ziyaretin bu olmadığını biliyordu…

Teodosic, Moskova’ya geri döndü. Şehrini gönül verdiği Kırmızı Beyazlı orduya karşı savunmak zorunda, tabi eğer Berlin’e gitmek istiyorsa…