Eurohoops Tartışıyor: Ligin Hakkı En Az Verilen Oyuncusu Kim?

20/Şub/18 16:57 Şubat 20, 2018

Semih Tuna

20/Şub/18 16:57

Eurohoops.net

Eurohoops Fırın’ın Tahincioğlu Süper Ligi için her hafta hazırladığı yeni projesinin dördüncü bölümü ile karşınızdayız…

By Eurohoops team/ info@eurohoops.net

Tahincioğlu Süper Ligi, Avrupa’nın en iyi liglerinden birisi. Daha da önemlisi, lig hepimizin ligi ve her hafta odak noktamız her zaman bu ligde…

Lig içerisinde herkesin cevap bulmaya çalıştığı soruları da Eurohoops ekibi her hafta cevaplandırmaya devam ediyor.

Eurohoops yazarları, bu hafta gündemine 3 konuyu aldı.

-Ligin en iyi şutörü kim?

-Ligin hakkı en az verilen oyuncusu kim?

-Ligde düşmeye en yakın takım kim?

Sözü fazla uzatmadan yorumlarımıza geçelim ve soralım: Sizin bu 3 soruya favorileriniz kimler?

Tahincioğlu Basketbol Süper Ligi’nin en iyi şutörü kim?

Buğra Uzar

Her ne kadar son dönemde kötü bir performans gösterse de bu soruya yanıtım Jon Diebler. Onun kalitesini anlatmaya aslında çok da gerek yok çünkü yıllardır ülkemizde çok önemli işler yapıyor ve dolayısıyla basketbolseverlerin yakından anıdığı bir isim. Şutlarını çok düzgün ve çok hızlı bir şekilde atmasını sağlayan kusursuz stili onu özel bir şutör haline getiriyor. Sabit bir şutör olarak mükemmele yakın olmasının yanında perdeleri de çok iyi okuyor ve hareketliyken de aynı verimle şutlarını gönderebiliyor. Kısacası Diebler sahadayken hem toplu hem de topsuz oyunda gözlerinizi bir saniye bile ondan ayırmanız potanıza üçlük olarak dönebilir. Sonuçta geçtiğimiz yıl EuroLeague’de %50’nin üzerinde üçlük yüzdesi tutturmuş bir oyuncudan bahsediyoruz.

Mehmet Bahadır Akgün

Beşiktaş Sompo Japan’in şutörü Jon Diebler’ın şut atmak konusunda ne kadar iyi olduğunu yıllardır biliyoruz. Özellikle perde çıkışında attığı şutlarda kaydettiği isabet oranı hayranlık uyandırıcı derecede. Keza Trabzonsporlu Brady Heslip de bu sezon çok yüksek skorlu maçlar çıkardı ancak onun Diebler kadar güvenilir bir şutör olduğunu düşünmüyorum. Bununla birlikte, Diebler da önceki yılları kadar güvenilir bir şutör performansı sergilemiyor ve ben yalnızca bu sebeple bu soruya Billy Baron cevabını vereceğim. Eskişehir Basket’in ligin ilk yarısında bizlere izlettiği sürpriz performansta Jeff Ayres ile birlikte başrolü oynadı ve takım düşüşe geçtikten sonra bile onun performansında gözle görülür bir düşüş olmadı. Baron, bu sezon ligde en çok güveneceğim şutör.

Yiğit Alp Kalkancı

Jon Diebler, Keny Boynton ve Erving Walker gibi isimlerin üç sayı yarışması dışında kaldığı bir şutör zenginliği yaşayan Tahincioğlu Basketbol Süper Ligi’nde ben bu sorunun cevabı olarak Trabzonsporlu Brady Heslip’i seçeceğim.

Kanadalı keskin nişancının namı Trabzonspor’dan önce de biliniyordu ancak ülkemizde izleyince insan kesinlikle daha çok etkileniyor. Üç sayı yüzdesi hanesinde yazan %34 çok parlak görünmese de almak zorunda kaldığı sorumluluk, dolayısıyla şut seçimleri bu yüzdeyi etkiliyor. Ligde başına 3.06 üç sayı isabeti bulan Heslip, bu alanda Erving Walker ile zirveyi paylaşıyor.

Kaybedilmiş olsa da Sakarya BŞB Basket deplasmanında özellikle ikinci yarıda gösterdiği üçlük performansı, Heslip’in önemli bir şutör olmasının yanı sıra takımını ayakta tutma azminin ne kadar fazla olduğunu herkese göstermişti.

Belki büyük bir referans olmayacak ama Brady Heslip’in bu yıl All-Star Üç Sayı Yarışması’nı şampiyon olarak tamamladığını hatırlatmakta fayda var.

Yılmazcem Özardıç

Bu konuda son dönemdeki inanılmaz formsuzluğuna rağmen cevabım net, Jon Diebler. Amerikalı şutör Avrupa’ya gelmiş en iyi şutörlerden biri. Aslında onu pek fazla anlatmaya gerek yok. Pınar Karşıyaka, Anadolu Efes, Galatasaray Odeabank ve Beşiktaş Sompo Japan’da başka bir özelliğiniz sıyrılmadan yıllardır oynayabiliyorsanız olağanüstü bir şutör olmanız gerekiyor. Diebler da tam anlamıyla bir keskin nişancı. Zayıf taraftan ikili oyun sonrası gelen pasla, pota altında ikiye bir perdelerden savunmacısını okuyarak, hızlı hücumda geriden gelip aldığı pas sonrası, hatta ve hatta bazen kendi oynadığı ikili oyunlarda perde savunmacısı çok aşağıda kalırsa, kısacası her şekilde şut atabiliyor Amerikalı oyuncu. Başta da belirttiğim gibi şu anda formsuz ama üstündeki pası attığında da durdurulamaz bir şutör.

Mustafa Kocatürk

Bu hususta şutör tanımını bir kez daha yapmanın gerektiğini düşünüyorum. Zira eğer yay gerisinden en ölümcül şekilde şut atana mı şutör denir, yoksa “şutör”lük rolünü hakkıyla yerine getirene mi? Bu dilemma benim bu soruya iki farklı cevap vermeme neden olacak.

Şutör kelimesine yukarıda yaptığım ilk tanımı ligimizde en iyi karşılayan oyuncu Gigi Datome. Tepede, forvette, dipte, sette veya kendi yaratttığı şutta… Bir üçlüğe ihtiyaç duyuyorsanız, o şutu Datome‘nin kullanmasını isterseniz. Bu ligimizde de bu şekilde EuroLeague’de de.

İkinci tanıma ise cevabım Ryan Toolson. Ligdeki en büyük rakibi Jon Diebler’dan Toolson’ı ayıran şey, bir skor garantisi olması ve Diebler’da bulunmayan oyun kuruculuk meziyetleri. Yıllardır İspanya ve Rusya’da üst seviyeyi tadan Toolson’ın varlığı İstanbul BB için büyük bir şans.

Tahincioğlu Basketbol Süper Ligi’nde hakkı en az verilen oyuncu kim?

Buğra Uzar

Ivan Buva… İstanbul Büyükşehir Basket’in pivotu bu sezon sessiz sedasız muhteşem bir sezon geçiriyor. Pota altında karşılaştığı hemen hemen bütün rakiplerine üstünlük sağladı, ligin sayı kralı olmasının yanında oldukça verimli bir şekilde skor üretiyor. Sadece bir karşılaşma hariç diğer tüm maçlarda çift hanelerde sayı atmayı başardı. Sezon öncesinde İstanbul Büyükşehir Basket’ten pek bir beklenti yoktu ancak Hırvat pivot adeta patlama sezonunu yaşıyor ve takımını omuzlarına almış durumda. İstanbul Büyükşehir Basket şu anda playoff potasını zorluyor ve bunun baş mimarı olan Buva’nın hak ettiği değeri gördüğünü söylersek yanılmış oluruz. Bu muhteşem performansını sürdürürse gelecek sezon Avrupa’da önemli bir takıma gitmesi işten bile değil.

Mehmet Bahadır Akgün

Aslında bu soruya iki ayrı cevap vermek istiyorum. Biri Caleb Green ve kısaca açıklamak gerekirse Green’in performansının Trabzonspor’un düşük formu nedeniyle bu kadar iyi gözüktüğünü düşünmüyorum. Evet, kötü giden bir takımda birazcık iyi işler yapan her oyuncu öne çıkacaktır ancak Green o işleri fazlasıyla iyi yapıyor ve daha fazla takdir görmeyi hak ediyor.
Bir diğer cevabım ve bence bu konuda hakkı daha az verilen oyuncu da Marko Guduric. Fenerbahçe Doğuş‘ta sezon başından bu yana Jan Vesely ile birlikte en istikrarlı katkıyı o veriyor. En büyük şanssızlığı birçokları tarafından Bogdan Bogdanovic’in ikamesi olarak geldiğinin düşünülmesiydi. Buna rağmen Marko Guduric‘in üzerindeki baskının altından kalktığını fakat yine de yeterince takdir görmediği kanaatindeyim. İkili oyun oynayabiliyor, iyi şutör, takımının en iyi kısa savunmacılarından -belki en iyisi- biri…

Yiğit Alp Kalkancı

Sezonun hatrı sayılır kısmını Dustin Hogue krizi nedeniyle beş yabancı ile oynamak durumunda kalan Pınar Karşıyaka, FIBA Şampiyonlar Ligi grubundan ikinci sırada çıktıysa ve ligde hala play-off umudu taşıyorsa burada aslan payını kesinlikle D.J. Kennedy’e ayırmak gerekir.

Pınar Karşıyaka formasını ligde ilk kez giydiği Anadolu Efes karşılaşmasından itibaren takımın saha içi patronu olduğu mesajını net bir biçimde veren D.J. Kennedy, ligde 14 sayı, 6 ribaund ve 4.18 asist ortalamaları yakaladı ve zaman zaman takımının beş yabancı ile mücadele ettiğini bizlere unutturdu.

Basketbol Süper Ligi’nde sayı, asist ve ribaund alanlarının tümünde ilk 15 oyuncu arasında yer alan D.J. Kennedy’nin hakkının belki de Pınar Karşıyaka’nın ligdeki sıralaması nedeniyle yeteri kadar teslim edilmediğini düşünüyorum.

Yılmazcem Özardıç

Bu soruya cevap vermek çok ama çok zor gerçekten. Ancak benim cevabım Demir İnşaat Büyükçekmece’den Erving Walker olacak. Zaten yıllardır ligimizde izlediğimiz bir oyuncu Walker ve çok değerli bir skorer. Fizik defektleri nedeniyle Avrupa’nın en üst seviyesinde oynayabilir mi, büyük bir soru işareti. Ancak en üst seviyenin hemen bir altında rahatlıkla oynayabilecek bir oyuncu bence. İyi bir skorer olmasının yanı sıra oyunu çok sakin ve rahat oynayan, sahada ne yapması gerektiğini bilen bir kısa. Böyle kısalar Büyükçekmece gibi takımlar için adeta birer nimet, özellikle ligimizdeki diğer yüksek bütçeli takımlardaki kısalara baktığımızda. Walker’ın bu sezon BSL’deki istatistiklerinin 18.8 sayı 5.5 asist olduğunu da hatırlatarak görüşlerimi bitirmiş olayım.

Mustafa Kocatürk

Caleb Green… Herkesin Green’i görünce aklına özellikle Galatasaray sezonundaki bir türlü sakatlıktan dönemeyen formsuz hali geliyordur. Ancak Green, Trabzonspor’un iki sezondur ligde tutunmasının bir numaralı sebebi. Bordo-mavili forma içinde kendini tekrar bulan Green, bize o yokmuş gibi düşünülen alan görüşünü, topu yere vurma yeteğini ve post-up silahını gösterdi.

Takımını sırtlayan oyuncu olarak Trabzonspor’un uzun zamandır göremediği kaliteyi ortaya koyan Caleb Green, Trabzonspor’dan ayrıldıktan sonra eskisinden daha iyi bir şekilde İtalya’ya dönebilir ve o ligde kendi başına bir takımı şampiyonluk adayları arasına sokabilir.