By Utkan Şahin / info@eurohoops.net
Turkish Airlines EuroLeague’de normal sezon sona erdi, artık play-off’dayız.
Ligin en iyi 8 takımı, Avrupa’nın en büyük kupasını kaldırmak için Vitoria’ya gitmeye çalışacak. Peki ya playoff’a kalamayan diğer 8 takım ve yıldızlarına ne olacak? Onlar gelecek sonbahara kadar EuroLeague’in tekrar başlamasını bekleyecek.
“Peki ya böyle olmasaydı?”
Bu soruyla yola çıkan Eurohoops Fırın, playoff oynamayacak olan yıldızların dışarıda kalmasını içine sindirmedi ve alternatif bir evren yaratmaya karar verdi.
Bu evrende playoff’a kalan takımlar, normal sezondaki sıralarına göre playoff’a giremeyen takımlardan bir oyuncu seçecekler ve kadrolarındaki problemleri kapatmaya çalışacaklar.
Hazırsanız, EuroLeague playoff draftı başlıyor.
Zalgiris Kaunas: Nemanja Nedovic
İstatistikleri: 11.5 sayı, 2.5 ribaund, 2.7 asist
Leo Westermann sakatlıktan iyi döndü, Thomas Walkup formunu artırdı ve Grigonis gün geçtikte bu seviyede kendini kanıtlamaya devam ediyor.
Sezon başından beri kısa rotasyonundan istediği katkıyı almakta zorlanan Zalgiris, bu üç değişken ile birlikte sezon sonunda toparlandı ve playoff’a kalmayı başardı fakat playoff için hala yeterli değiller.
Belki nicelik olarak sakatlıkların dönmesiyle birlikte takım daha dolu hale geldi ama onlara skoru sürükleyebilecek bir kısa lazım. Fakat bu hamleyi yaparken Saras Jasikevicius faktörünü de unutmamak lazım. Saras’ın topu emanet edebileceği bir KISA bulmak çok kolay değil. Genç koç; guardsız oynar, Mike James ve Alexey Shved gibi isimleri yine almaz.
Nemanja Nedovic ise aradığımız isim olabilir. Sırp oyuncu Milano‘da çok iyi bir sezon geçirmedi ama bu ondan daha çok Milano‘dan kaynaklı problemlerdi. Üstelik referans alabileceğimiz başka bir sezonu da var. Nedovic, EuroLeague seviyesinde üst düzey yaratıcı bir oyuncu olabileceğini geçen sezon Malaga’da gösterdi.
Kaunas’ta, Saras’ın elinde, oyunundaki problemleri daha iyi gizleyebilecek olmasının yanında Zalgiris‘in aradığı kısa lider de o olabilir. Çünkü Fenerbahçe karşısında bir sürpriz yapacaksa Zalgiris’in böyle bir faktöre ihtiyacı var.
Baskonia: Mike James
İstatistikleri: 19.8 sayı, 6.4 asist, 3.8 ribaund
Bundan 1 ay önce ismi MVP ödülü için geçen Mike James, normal sezonun sonunu o kadar dağınık oynadı ki şimdilerde herkesin kaçtığı bir oyuncu haline geldi. Bu yüzden belki siz de bu tercihi beğenmemiş olabilirsiniz… Fakat anlatacaklarımızı okuduğunuzda haklı sebeplerimizin olduğunu da göreceksiniz.
Öncelikle Baskonia‘ya bir kısa yaratıcı seçmemiz gerekiyor. Shengelia geri döndü ve uzun rotasyonu kusursuz hale geldi. Vildoza bu sezon harika bir gelişim gösterse de bu takımın kısa bir skor sürükleyicisine Zalgiris‘te olduğu gibi ihtiyacç var. Tercihen sürekli potaya gidebilecek, tempoyu artıracak bir isim olursa çok daha iyi olur. Mike James bu tarife uyuyor.
Onun dengesizliği, bencilliği ve kötü bir karar verici olması kafanızda soru işareti yaratıyor olabilir ama unutmayın… Mike James’in EuroLeague sahnesinde parlamasında Velimir Perasovic çok önemli bir rol oynadı. İkili, 2016’da Baskonia son kez playoff’a giderken birlikteydi. O dönem Perasovic‘in yanındaki Mike James kesinlikle çok daha verimli bir oyuncuydu.
Bu yüzden Perasovic, onu biraz olsun dengelemeyi başarabilirse Baskonia için tüm denklem değişir. James için her türlü eleştiri yapabiliriz ama yeteneksiz diyemeyiz. Biraz daha dengeli ve hedefe uygun ilerleyen James, Baskonia gibi tempo isteyen bir takımda çok fazla şey değiştirebilir.
Kabul ediyorum, riskli bir hamle… Fakat Baskonia, modern EuroLeague’de CSKA Moskova’yı playoff’ta eleyen ilk takım olacaksa bu riske muhtaç.
Panathinaikos: Tarik Black
İstatistikleri: 11.0 sayı, 5.4 ribaund, 0.7 asist
Panathinaikos için iki yolumuz var: Ya Papagiannis’e güveneceğiz ve kadroya bir şutör koyacağız ya da Papagiannis’e güvenmeyip bir uzun daha ekleyeceğiz.
Sezon başında pivot rotasyonundaki problem sebebiyle sıkıntı yaşayan Panathinaikos, sezonun son bölümünde genç oyuncunun yükselişiyle bu problemini belirli bir seviyede çözdü. Zaten çözememiş olsalardı son 7 haftada böyle bir seri yakalamaları çok mümkün değildi.
Yunan pivot etkileyiciydi ve özellikle 29. haftada Tavares ile fena boğuşmadı ama burası playoff. Papagiannis hala ham ve bu seviyede çok güvenilir değil. Sadece ona güvenerek Real Madrid gibi uzun rotasyonu çok etkileyici olan bir takımın karşısına çıkmak büyük risk olur. Bu yüzden biz de normal sezonu yine çok iyi bitiren bir pivota gitmeye karar verdik: Tarik Black.
EuroLeague’de çaylak yılını geçiren Black, bilhassa sezonun son bölümünde öne çıktı. Son 11 haftada Khimki dışında bütün maçları çift haneli sayı ortalamasıyla tamamladı. Fiziği, atletizmi ve ayak hızıyla Avrupa’da çember çevresinde fark yaratabilecek bir oyuncu olduğunu gösterdi.
Pota çevresinde %70’e yakın bir yüzdeyle bitirdiğini düşünürsek Black, Calathes ile birlikte durdurulamaz bir isim olabilir. Bu da Panathinaikos’un Real Madrid uzun rotasyonu karşısında çok daha fazla opsiyonu olacağı anlamına gelir.
Barcelona Lassa: James Nunnally
İstatistikleri: 14.1 sayı, 2.9 ribaund, 2.2 asist
Barcelona, ligin en geniş rotasyonuna sahip takımlarının başında geliyor. Zaten bu sezonki yükselişlerinde bunun payı yüksek. Normalde rotasyonun genişliğinin bir takıma daha çok olumsuz döneceğine düşünenlerdenim ama onlarda durum farklı.
Oyuncu profilleri birbirinden ayrı ve giren – çıkan arasında büyük yetenek marjı yok. Çeşitlilik var.
Buna dair ilginç bir istatistik önümüzde. Bu sezon 18 galibiyet alan İspanyol ekibinde 10 farklı isim maçın en skoreri, 8 farklı isim de en çok verimlilik puanı toplayan oyuncu olmayı başarmış. Üstelik Heurtel dışında bağımlı oldukları bir isim yok. – O da Pangos’un performansından kaynaklanıyor –
Böyle bir takıma ekleme yapmak çok kolay değil. Özellikle uzun rotasyonuna bir ekleme yapmak hiç kolay değil. Yine de onların bile bariz bir problemi var: Üç sayılık atışlar.
Barcelona, maç başına üçlük isabeti açısından ligin en kötü 5., yüzde de ligin en kötü 7. takımı konumunda yer alıyor. Bu açıdan şut katkısı verebilecek bir kısa çok kötü bir tercih olarak gözükmüyor. Fakat bunu yaparken Pesic’in çift guardla oynamayı sevdiğini ve ellerinde Kuric gibi bir şutör olduğunu da düşünmemiz lazım.
Tüm her şeyi harmanladığımızda James Nunnally onlar için uyumlu bir tercih. Amerikalı skorer, maç başına 1.6 isabeti %42.1 ile atıyor. Üstelik Kuric’in aksine kendi şutunu yaratma konusunda da başarılı. Savunmada da kanat rotasyonuna atletizm ve direnç katabilir. Üstelik hem playoff hem de Final Four tecrübesi bulunuyor.
Anadolu Efes: Jeremy Evans
İstatistikleri: 9.7 sayı, 5.9 ribaund, 1.2 blok
Anadolu Efes‘in takım yapısında ana ihtiyacı kanatlarda sertlik ve fizik koyabilecek bir oyuncu olarak gözüküyor fakat ben daha farklı bir tercihte bulunmak istiyorum.
Aslında bu tarz bir oyuncu olarak elimizde çok opsiyon var. K-Pap ya da Vladimir Lucic’i seçebiliriz ama Ergin Ataman’ın kolay kolay Simon’un takım yapısı içerisindeki rolünü azaltacağını sanmıyorum. Üstelik kısa rotasyonunda da dengeler daha yeni yeni oturdu. Bunun yanında Barcelona’nın uzun rotasyonu da çok ağır basması da bir sebep. Katalanlar, Efes‘e göre hem nicelik hem de nitelik açısından uzun rotasyonunda daha güçlü. Özellikle Ataman’ın hem Pleiss’a hem de Motum‘a kritik anlarda kolay kolay güvenemediğini de hesaba katarsak…
Bu sebeple bizim hem 4 hem de 5 oynayabilecek birisini seçmemiz lazım. Şansımıza bu konuda da seçeneğimiz çok. Johnny O’Bryant yahut Derrick Williams gibi özel yetenekleri seçme şansımız bile var ama burada bence biraz daha sertliği düşünmemiz gerek. Jeremy Evans bize bas bas buradayım diye bağırıyor.
Açık konuşmak gerekirse… Sezon başında -daha önceki Khimki kariyeri sebebiyle- Evans’ın Daçka‘da verimli olabileceğini düşünmüyordum fakat yanıldım. Sezon ilerledikçe Evans, Avrupa kıtasına uyum sağladı.
Özellikleri de onu değerli kılıyor. Hem kısa karşısında kalabiliyor hem de çemberi savunabiliyor. Ribaundlarda etkili. Hücumda özel bir yetenek değil ama ligin 2. yarısında %40 üçlük isabetiyle oynadı ve bu da Efes‘in işine gelebilecek bir şey.
Yedekten getirip oyun içi devamlılık almaya çalışacağınız bir oyuncudan daha da fazlası istenilmez herhalde. Dediğim gibi Williams, Bryant, Printezis gibi büyük seçimler de olabilirdi ama Efes‘in ihtiyacı olan şeyler daha farklı.
CSKA Moskova: Nikola Milutinov
İstatistikleri: 11.7 sayı, 7.9 ribaund, 1.5 asist
CSKA Moskova, kadro kalitesi olarak EuroLeague’in en iyi takımı. Üstelik uzun bir süredir beraber oynayan bir çekirdeğe de sahipler. Bu yüzden onlara ekleme yapmak çok da kolay değil. Ayrıca bu takımın kısa rotasyonuna yapılacak her ekleme fazlalık olacaktır.
Fakat şanslıyız ki Rus devinin başka bir pozisyonda yıllardır çözemediği bir problemi var: Fizikli pivot.
CSKA Moskova, ribaundlarda kötü bir takım değil. Hatta ligin 6. sırasında. Fakat son iki yılda, normal sezonda kaybettikleri 12 maçın 8’sinde 30 ribaundun altında kalmaları bir rastlantı olamaz. Karşılarında ne zaman uzun rotasyonu güçlü bir takım bulsalar problem yaşıyorlar. Bu sezon onlara karşı oynayan pivotların sayı ortalamasını normale göre 3.4 sayı artırması da bunun bir göstergesi.
Playoff’taki rakipleri Baskonia ise onların aksine en güçlü olduğu taraf pivot rotasyonu… Vincent Poirier ile boğuşacak kadar fizikli bir pivotları yok. Hadi Baskonia‘yi bir şekilde geçtiler diyelim, EuroLeague’de direkt rakipleri olarak gösterilen Fenerbahçe Beko ve Real Madrid, bu departmanda CSKA’ya karşı çok ağır basıyorlar.
Bütün bunları çözebilecek bir pivot: Nikola Milutinov.
Sırp oyuncu, uzun süre Olympiakos’u sırtlasa da takımı onu yalnız bırakınca playoff dışında kaldı. Fakat burada aradığı mutluluğu bulabilir. EuroLeague’in en kalıplı uzunlarından biri olan Milutinov, 7.9 ribaund ortalamasıyla ligde 2. sırada yer alıyor. Üstelik çember etrafında bitiricilik açısından da bu sezon kariyer sezonu yaşıyor. Her şey kusursuz.
Milutinov’a sahip olan bir CSKA, hem playoff’ta Baskonia karşısında hem de Final Four’da Real ile Fenerbahçe karşısında pota altında başı ağrımadan mücadele eder.
Real Madrid: Alexey Shved
İstatistikleri: 23.3 sayı, 6.6 asist, 2.8 ribaund
Çok riskli bir draft seçimi yaptığımın farkındayım. Muhtemelen bu hamlenin sonuçlarına göre ya bol sıfırlı bir sözleşme kapardım ya da kovulurdum. Çünkü gerçekten riskli. Fakat bir yandan da heyecan verici.
Shved’i bütün Avrupa biliyor. Saf yetenek olarak düşünürsek… Muhtemelen tüm Avrupa’daki en yetenekli isim o. Alev aldığı zaman onu durdurma gibi bir şansınız yok. Sadece bir an önce yanlış karar vermesi için dua edebilirsiniz. Tabii bunun yanında Mike James için söylediklerimin hepsi onun için de geçerli. Oldukça bencil, kazanmaktan çok kendi istatistiklerini düşünen ve hata yapmaya çok açık bir isim.
Fakat hem Eurobasket 2017 hem de geçen seneki CSKA serisinde gördük ki Shved kazanmaya odaklandığında daha da özel bir yetenek görüyoruz. Ve bu riski almaya değer.
Llull bu durumda olmasa bu riski asla almazdım – sonuçta niye kovulmak isteyeyim? – ancak Llull böyleyken Madrid’in kesinlikle bir lidere ihtiyacı var. Campazzo çok değerli ama o seviyede değil. Zaten Real Madrid gibi bir takıma liderlik yapabilecek kapasitede çok fazla oyuncu yok.
Shved yerine gidip, Koponen yada Strelnieks gibi daha küçük ölçüde fakat Madrid sistemine uyabilecek bir isme gidebilirdim ama Madrid’in gerçekte ihtiyacı olan şey bir lider.
Shved, bu kadar yıldızın olduğu bir kadro büyük bir bomba etkisi yaratacaktır. Her şey ters de tepebilir. Sonuçta zor bir karakterden bahsediyoruz. Ancal Madrid onu bir şekilde uysallaştırabilirse aradığı o oyuncuya kavuşur. Ardından sadece playoff’un değil, Final Four’un açık ara favorisi onlar olur.
Bilemiyorum, galiba bu seçim yüzünde kovulacağım! Ne dersiniz?