By Eurohoops team/ info@eurohoops.net
Jordan Taylor ve Anthony Goods’un düzenlediği podcast serisi Role Player’ın son bölümünde, Zenit oyuncusu Billy Baron programa konuk oldu. 188 cm boyundaki Amerikalı guard, Zenit’in 2021-22 EuroLeague sezonunu tamamlayamaması, kendisi ve diğer EuroLeague oyuncuları için mevcut olan NBA fırsatları, Kevin Pangos’un Cleveland Cavaliers‘ta kısa süre forma giymesi, Vassilis Spanoulis’in onu nasıl etkilediği, Kızılyıldız dönemindeki zorlu başlangıcı, EuroLeague’deki kilometre taşları, Russell Westbrook, LeBron James ve daha fazlasını konuştu.
Baron, ilk olarak Zenit’in EuroLeague’deki durumundan bahsetti:
“Bence bu yılki gidişatımızla kesinlikle Final Four oynama şansımız vardı. Geçen sene tek maç uzaklıktaydık ve bu sezon, yeteneğimizin ve potansiyelimizin en üst noktasındaydık. Ve birdenbire sona erdi. Barcelona ile karşılaşacaktık, antrenmanımızı bitirdik ve ardından maça gelmeyecekleri haberini aldık. Her şey alelacele gerçekleşti ve öylece bitti. Zor bir durumdu.”
Konu mevcut kontratı hakkındaki belirsizliklere geldiğinde ise Billy Baron şunları söyledi:
“Sezon öncesinde iki yılluk bir sözleşme imzaladım. Nihayetinde, ailemle birlikte eve döndüğümde, ortada birçok belirsizlik mevcuttu. Bu durum bana endişe ve stres getirdi. İyi uyuyamıyordum, kafamda birçok soru işareti vardı. Oyuncu haklarım Zenit’te bulunuyordu ve FIBA da bize pek yardımcı olmuyordu. EuroLeague’de yer alıp almayacaklarını bilmiyorum ve ben artık 31 yaşındayım, EuroLeague’de forma giymek istiyorum.
Sezon sonundaki akıbetine de değinen Amerikalı guard, şu ifadeleri kullandı:
“Sırf ne olacağını görmek adına sezon sonunda serbest oyuncu konumuna gelmek için görüşme yaptım. Ama bu, Zenit’e geri dönüp sezonu bitirmek zorunda olduğum anlamına geliyordu ve Zenit bunu hoş karşıladı. Sezon sonunda serbest kalmak için görüşme yapmama ve geleceğimin kontrolünün bende olmasına izin verdiler.”
Billy Baron, aynı zamanda Vassilis Spanoulis’e ve Avrupa kariyerine başlamadan önce ondan nasıl etkilendiğine değindi. Spanoulis’in Final Four atmosferinde soktuğu clutch şutlar karşısında Baron’ın nutku tutuldu.
“Onu izlemeye başladım ve oyununa aşık oldum. Final Four maçlarında attığı tüm şutları izledim. Spiker coşuyordu, taraftarlar çılgına dönmüştü, aklımı başımdan aldı.”
Baron, kiminin başarılı kiminin başarısız olduğu Avrupa’dan NBA’e geçiş süreci hakkında da açıklamalarda bulundu. Tabi bu durum takımlarla da ilgili. NBA’e giden bazı Avrupalı oyuncular doğru fırsatı elde edemiyor. Baron, Kevin Pangos’un da bunlardan birisi olduğuna inanıyor.
“NBA’e geçiş sürecinde başarılı olan isimler var, onlar hala ligin içerisindeler. Oraya ne tür oyuncuların uyum sağlayabildiğini görmek merak uyandırıyor. Mesele yalnızca oyuncuda değil. İşler yolunda gitmediğinde insanlar meselenin her zaman oyuncularda olduğunu düşünüyor, takımda değil. Beni mahveden şey, takım arkadaşım Kevin Pangos gibilerinin lige gitmesi. O iyi bir basketbolcu. NBA’de ebat olarak biraz küçük kalabiliyor ama sonuçta lige gidiyor.
Yedek bir oyun kurucu olarak şut atabiliyor, pası doğru adama ulaştırabiliyor, sahada ne yapacağını iyi biliyor. Eğer işler yolunda gitmediyse burada suç Kevin’da mı? EuroLeague En İyi Beşine girdi ve ardından bir anda Cleveland’da sezonu tamamlayamadan gönderildi. Bu onun suçu mu? Doğru fırsatı elde ettiğini düşünmüyorum. Bir süre hiç oynamadı ve aniden ilk beş oyuncusu yapıldı. Oynamayan birini direkt ilk beş rolüne fırlatmak ve sonrasında onu uzaklaştırmak… Bu benim için çılgınca.”
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!