by Eurohoops Team / info@eurohoops.net
Bu yazı ESPN’de yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
Eurohoops Türkiye’yi YouTube’da takip etmek için tıklayın!
Eurohoops Türkiye’nin Instagram hesabını takip etmek için tıklayın!
Haziran 2023’te Phoenix Suns, Washington Wizards‘tan Bradley Beal’ı kadrosuna kattı. Bu hamle, Phoenix’in o yılın takas dönemi sona ermeden önce Brooklyn Nets’ten Kevin Durant’i transfer etmesinin hemen ardından geldi. Bu transferlerin ardından yeni takım sahibi Mat Ishbia, NBA’in bir sonraki süper takımı kurulduğunu ilan etti.
Üç ay sonra, Milwaukee Bucks, Jrue Holiday’i Damian Lillard ile takas ederek Giannis Antetokounmpo’ya ikinci bir şampiyonluk arayışında süper yıldız bir partner kazandırdı. Bu hamle şampiyonluk yarışını etkiledi, ancak asıl kazanan Boston Celtics oldu; sadece Holiday’i değil, aynı zamanda Kristaps Porzingis’i de kadrosuna katarak ligin en elit kadrolarından birini kurdu ve kulüp tarihinin 18. şampiyonluğunu kazandı.
Bu takaslar NBA’in dinamiklerini sarstı. Lig, iki yıl öncesine kıyasla artık bambaşka bir noktada.
“Yeni Toplu İş Sözleşmesi (Collective Bargaining Agreement) piyasada bir düzeltmeye neden oldu,” diyor ESPN’e konuşan bir Doğu Konferansı yöneticisi. “Takımlar artık akıllı davranmak zorunda.”
Takas sezonu pazartesi günü resmen başlıyor; bu tarihten itibaren ligin büyük çoğunluğundaki oyuncular takas edilebilir hale gelecek. Takımlar kadrolarına daha yakından bakarken ve GiannisAntetokounmpo ile Anthony Davis etrafındaki takas söylentileri giderek artarken, bu haftaki “lig turumuzda” süper yıldızların değer algısının nasıl değiştiğini, takımların neden dev kontratlara daha temkinli yaklaştığını ve bunun 5 Şubat’taki takas dönemi bitişine kadar neleri etkileyebileceğini inceliyoruz.
Süper yıldız oyuncuların değeri neden değişiyor?
Brian Windhorst: Yıllar boyunca takımlar, serbest oyuncu piyasasında veya takas yoluyla süper yıldızları kovalarken, kontratlarında ne kadar çok yıl varsa o kadar iyiydi. Ancak artık kadro kurma stratejileri açısından bu değer yargıları değişiyor gibi görünüyor.
“İki büyük değişim yaşanıyor,” diyor bir Batı Konferansı genel menajeri. “Birincisi, herkes apron sınırlarının farkında ve oyuncularını dikkatlice bu sınırlara göre yerleştiriyor. İkincisi ise oyunun doğası değişti; bu hızda oynanan bu kadar çok maç için derin kadrolara ihtiyacınız var.”
NBA’de şampiyonluklar hâlâ süper yıldızlarla kazanılıyor. Bu değişmeyecek. Ancak verilen mesaj şu: Eğer bu yıldız oyuncuların sağlık sorunları varsa, kariyerlerinin ileri dönemlerindeyseler ve “büyük maksimum” (maaş tavanının %30’u veya %35’ini alan kontratlar) anlaşmalara sahipseler, her zamankinden daha fazla sorgulanıyorlar.
“Yıldız oyuncuların büyük kontratlarına baktığınızda,” diyor Doğu Konferansı’ndan bir başkan yardımcısı, “bir kontrol listesi ortaya çıkıyor: 30 yaşının altında mı? Sözleşme uzatmak isteyeceği zaman kaç yaşında olacak? Apron sınırına rağmen bu takası yapabilecek durumda mısınız? Genç oyunculara ödeme yapmanız gerektiğinde bu oyuncu kadronuza nasıl oturacak?
Sadece bugünkü yeteneği değil, bütün bunlar değerlendiriliyor.”
Tim Bontemps: Lig genelinde yaygın bir görüş var; özellikle oyuncuların sürekliliği ve kadro derinliği, yeni kısıtlamalarla mücadelede çok kritik.
“Bu maksimum kontratlı yıldız oyuncular eskisi kadar çok dakika oynayamıyorlar, bu da onları daha az değerli kılıyor,” diyor Doğu’dan bir yönetici. “Bu kadar çok parayı, hiç oynamayan ya da aynı tempoda oynayamayacak oyunculara bağlayamazsınız.”
Suns bu konuda bir örnek vaka haline geldi. Geçtiğimiz sezon Phoenix’in kadrosu, 30’larını geçmiş ve ciddi sakatlık geçmişine sahip Durant ve Beal gibi yıldızlardan oluşuyordu. Devin Booker dışında kadroda derinlik neredeyse yoktu. Bu yapı, onların play-in’e bile kalamamasına neden oldu ve bu yaz Ishbia ile yönetimi Durant ve Beal’dan vazgeçti. (Bu haftaki NBA Cup çeyrek finalinde Oklahoma City Thunder karşısında uğradıkları ağır yenilgi hariç, Booker etrafında yeniden inşa edilen Suns, Batı’da sürpriz bir yükselişe geçti.)
LA Clippers ise yüksek maaşlı, yaşlı yıldızlarla dolu bir kadro kurduktan sonra sezona felaket bir başlangıç yaptı ve düzeltme için neredeyse hiç seçeneği kalmadı. “Bu yaşlı takımlar artık duvara çarpmış durumda,” diyor Batı’dan bir gözlemci. “[Onların] gidecek yeri kalmadı.”
