Ortalama bir NBA sezonu yaklaşık 1.300 maç, 230.000 şut denemesi ve sayısız transfer, açıklama ve hikâyeyle doludur. Bunların hepsini anlık olarak takip etmek imkânsızdır ve çoğu zaman hafızalarda da kalıcı olmaz.
Ancak bazı maçlar, şutlar ve olaylar NBA’in anlatısının bir parçası haline gelir. 1992 yılında doğmamış olsam da, bir spor hayranı olarak o yılı gördüğümde ilk aklıma gelen “Dream Team” olur. 1970 yılı hakkında fazla bir şey bilmiyor olabilirim, ama sakat sakat oynayan Willis Reed’in 7. maçı geldiğini bilirim. 2013 deyinceyse, kendi hayatımdan çok önce Ray Allen’ın üçlüğüne Mike Breen’in “Bang!” diye bağırışı zihnime gelir.
Birkaç yıl önce, beyzbol analisti Sam Miller, ESPN için “her beyzbol sezonunu tanımlayan tek bir anı” üzerine bir yazı yazmıştı. Bugün Sam’in fikrinden esinlenerek şu soruya yanıt arayacağız: Gelecekte her NBA sezonundan akıllarda kalacak o an ne olacak? Ya da Sam’in deyişiyle, “ciddi bir [basketbol] taraftarının muhtemelen o yıldan duyduğu tek şey nedir?”
Ne kadarının hatırlanıp hangilerinin unutulacağını kestirmek her zaman kolay değil. O ayrım anlık olarak çok net görünmeyebilir.
Mesela 1997 Finalleri’nin ilk maçında, skor eşitken ve süre azalırken Michael Jordan, Bryon Russell’ın üzerinden orta mesafeden isabetli bir şut yollamıştı. NBA tarihinin en büyük oyuncusundan müthiş bir “clutch” anıydı ve 1960’lardan bu yana finallerde gelen sadece ikinci gerçek “buzzer-beater” sayılabilir. Ertesi gün, Jordan’ın Russell’ın uzanan eli üzerinden yükseldiği o kare, The New York Times spor sayfasının kapağındaydı. Sonsuza dek hatırlanacak gibi görünüyordu.
Ama yıllar sonra, o şut neredeyse NBA tarihinden silinmiş durumda. Çünkü bu, Jordan’ın 1997 Finalleri’ndeki en unutulmaz performansı bile değildi (o, 38 sayılık “Flu Game”dir) ve Russell üzerinden attığı en ikonik galibiyet sayısı da o değil (o da 1998’deki 6. maçtır). Günümüzde taraftarlar 1997 Finalleri’nin ilk maçından bir şey hatırlayacaklarsa, bu muhtemelen Scottie Pippen’ın Karl Malone’un kaçırdığı serbest atışlar öncesinde söylediği “Postacı Pazarları çalışmaz” sözüdür, Jordan’ın şutu değil.

Ancak kalıcılığı olan anlar tamamen rastlantı değildir. Aksine, NBA tarihinin en unutulmaz anılarıyla ilgili bazı ortak temalar vardır. Bu yüzden bu çalışmaya buradan başlayacağız: Kalıcı kategorileri belirleyip, yakın sezonlardan nelerin hatırlanacağını inceleyeceğiz ve son olarak 1954-55 sezonundan günümüze kadar her sezonu tanımlayan basketbol anılarının ve “yakın kaçıran” alternatiflerin tam listesini sunacağız.
Hangi tür olaylar akılda kalır?
Son yetmiş yıla yayılan NBA anılarında beş tema öne çıkıyor. Bazıları Sam Miller’ın beyzbol için belirlediği temalarla örtüşüyor, bazıları ise NBA’ye özgü.
1. İnanılmaz Başarı
Bu, basketbolun en unutulmaz anılarındaki en yaygın kategori ve birkaç şekilde karşımıza çıkıyor. Bazı yıllar, playoff maçını kazandıran ve sonsuza dek özetlerde dönen tek bir şutla hatırlanır. Örneğin:
-
1986-87: Magic Johnson’ın “junior junior” skyhook’u
-
2018-19: Kawhi Leonard’ın dört kez çembere çarpıp giren buzzer-beater’ı
-
1988-89 ve 1997-98: Jordan’ın Craig Ehlo ve Bryon Russell üzerinden attığı galibiyet şutları
Bazı yıllar ise istatistiksel açıdan olağanüstü performanslarla hatırlanır:
-
1972-73: Nate “Tiny” Archibald’ın sayı ve asist lideri olması
-
1961-62: Wilt Chamberlain’in bir maçta 100 sayı atması
-
1971-72: Lakers’ın üst üste 33 maç kazanması
Bazı başarılar da bir görsel ya da alıntı sayesinde hafızalara kazınır:
-
1964-65: “Havlicek topu çaldı!”
-
1982-83: Moses Malone’un “Fo, Fo, Fo” tahmini
-
1999-2000: Vince Carter’ın smaç yarışmasında “Bitti bu iş!” demesi (ve bu anın neredeyse her All-Star’da tekrar gösterilmesi)

2. Unutulmaz bir takımın veya yıldız oyuncunun yolculuğundaki dönüm noktası
NBA, diğer tüm sporlardan daha fazla şekilde hanedanlar ve yıldızlarla tanımlanır. Ligin tarihini, en önemli takımları ve oyuncuları izleyerek kabaca bir zaman çizelgesi oluşturabiliriz.
Örneğin, 1960’ları tanımlayan anların çoğu, o on yılda 10 sezonda 9 şampiyonluk kazanan Boston Celtics etrafında şekillenir. Bu tema, bazı özel oyuncular söz konusu olduğunda çok daha da baskın hale gelir. Aşağıdaki listede yer alan anıların dokuzu, Michael Jordan’ı merkezine alır; hikâyesi 1983-84 sezonunda Portland Trail Blazers’ın onu değil Sam Bowie’yi seçmesiyle başlar, 1997-98 sezonunda ise altıncı şampiyonluğunu Bulls formasıyla attığı son şutla sona erer.
LeBron James de benzer şekilde yedi farklı anının baş kahramanı. Jordan ve LeBron, NBA anlatısında o kadar önemli figürler ki, sahadışı olayları bile on yıllar boyunca yankı bulur:
-
1987-88: Nike, Air Jordan III için Jumpman logosunu ve Mars Blackmon reklamlarını tanıttı
-
2009-10: LeBron, “The Decision” açıklamasıyla takasını duyurdu
3. Yeni bir dönemin başlangıcı veya eski bir dönemin sonu
Değişim anları, ister kişisel hayatımızda ister genel tarihte, hafızalarımıza en net kazınan anlardır — özellikle bu değişim günümüzde bile etkisini sürdürüyor ise. Örneğin, bu zaman çizelgesine başladığımız 1954-55 sezonu, NBA’in şut saatini tanıttığı sezon. 1984-85 ise ilk draft kurası (ve ilk komplo teorileri) ile dikkat çeker.
İş dünyası bağlamındaki değişimler de bu kapsama girer:
-
1960-61: Lakers, Los Angeles’a taşınıp NBA’i Batı Yakası’na getirdi
-
1976-77: NBA, ABA ile birleşti
-
1990-91: NBC, NBA’in efsane müziği “Roundball Rock”u yayınlamaya başladı
4. Alışılmışın dışında, beklenmedik sapmalar
Gündelik olaylar nadiren akılda kalır, ama norm dışı olaylar unutulmaz olur. Büyük çaplı kesintilere örnek:
-
1998-99: Lokavt sezonu
-
2019-20: COVID-19 balon sezonu
Daha küçük sapmalar:
-
1963-64: NBA All-Star oyuncuları grev tehdidinde bulundu
-
1993-94: O.J. Simpson’ın polis kovalamacası NBA Finalleri’nin yayınını böldü
5. Hüzün ve tartışmalar
Profesyonel basketbol, coşku dolu, sanatsal bir etkinliktir ve bazen neredeyse insanüstü karakterler sahneye çıkar. Ama zaman zaman, insani kırılganlıklar bu büyünün içine sızar:
-
1957-58: Genç yıldız Maurice Stokes felç geçirdi
-
1985-86: Len Bias, draft edildikten iki gün sonra hayatını kaybetti
Kıl payı atlatılmış bir felaket örneği:
-
1959-60: Lakers uçağı, acil iniş yaparak büyük bir kazadan kurtuldu
Kent çapında yaşanan bir hüzün:
-
2008-09: Seattle SuperSonics, Oklahoma City’ye taşındı
SuperSonics’in taşınması, hüznün karanlık kuzeni olan tartışma temasına da göz kırpar. Çoğu NBA tartışması dönemsel olarak yaşanıp unutulur, ama bazıları kalıcı olur:
-
1977-78: Kermit Washington, Rudy Tomjanovich’e yumruk attı
-
2004-05: “Malice at the Palace” salon kavgası
-
2006-07: Hakem Tim Donaghy’nin bahis oynadığını itiraf etmesi
Son sezonlardan unutulmaz anlar
Modern döneme yaklaştıkça, hangi anların kalıcı olacağını öngörmek zorlaşıyor. Yakın dönem seçimleri, gelecekteki gelişmelere göre değişebilir.
Şu anda 2018-19 sezonu, Kawhi Leonard’ın dört kez potaya çarpıp giren son saniye şutuyla hatırlanıyor. Ancak Oklahoma City bir hanedan kurarsa, o sezon daha çok Shai Gilgeous-Alexander ve Jalen Williams’a dönüşen draft hakkının alındığı takas yılı olarak anılabilir.
Benzer şekilde, 2023-24 sezonu, LeBron James, Stephen Curry ve Kevin Durant’in birlikte Olimpiyat altını kazandığı yıl olarak tanımlanıyor. Paris 2024, bu efsanelerin son gösterisi olarak hafızalarda kalacak — özellikle de bir daha NBA şampiyonu olamazlarsa. Curry’nin üçlük yağmuru bu anıyı simgeleyen görüntü olabilir.

Ama birkaç on yıl sonra, 2023-24 aynı zamanda Jontay Porter’ın ömür boyu men edildiği ve spor bahisleriyle ilgili tartışmaların doruk yaptığı sezon olarak da hatırlanabilir. Ya da WNBA ve NBA’in bağları güçlenir ve kadın basketbolunun popülaritesi artarsa, 2023-24, All-Star hafta sonunda Curry ve Sabrina Ionescu’nun üçlük yarışmasında karşılaştığı “yeni bir dönemin başlangıcı” olarak anılabilir.
En son tamamlanan sezon olan 2024-25 için ise açık favori: Luka Dončić takası. NBA tarihinin en sürpriz takası olarak on yıllar boyunca hatırlanabilir. Yıldız gücü, şok etkisi ve yarattığı sarsıntı — Dallas taraftarlarının ayaklanması, takımın Cooper Flagg lotosunu kazanması ve GM Nico Harrison’ın hemen ardından kovulması — bu takası NBA tarihine benzersiz şekilde yazdırıyor. NBA çevrelerinden yapılan gayriresmî bir ankette, tüm katılımcılar 2024-25 sezonunun en unutulmaz anı olarak Dončić takasını seçti.
Benzer şekilde, tarihin iki önemli Lakers hamlesini tek bir olay gibi algılaması da mümkün: Luka Dončić takası ve Buss ailesinin Los Angeles Dodgers’ın sahibi Mark Walter’a takımı 10 milyar dolara satması. Eğer Lakers, Dodgers gibi her sezonun şampiyonluk favorisi haline gelir ve Dončić, mor-altın renkte yüzükler kazanırsa, bu “çifte hamle” 2024-25 sezonunu adeta 1978-79’un bir tekrarı gibi gösterebilir — yani Jerry Buss’ın Lakers’ı satın alıp Magic Johnson’ı draft ederek Showtime dönemini başlattığı yıl.
Peki gelecekte Dončić takasının önüne geçebilecek başka ne olabilir? Gayriresmî ankete göre ikinci sırada, Finallerin 7. maçında Tyrese Haliburton’ın aşil tendonunu koparması yer alıyor — ki bu, “hüzün” kategorisinin açık bir adayı.
Finallerde kaybedenler genellikle unutulur, ancak bazı istisnai durumlar kalıcı olur — örneğin 1968-69’da Jerry West, yenilgiye rağmen Finaller MVP’si ödülünü kazandığında olduğu gibi. Haliburton ve peri masalı Indiana Pacers, belki de bu çıtayı aşabilir. Özellikle de sakatlık yüzünden akılda kalan 7. maç kaybı, “Acaba ne olurdu?” sorusunu sürekli gündeme getirecektir.
2024-25 sezonu, aynı zamanda aşil sakatlıklarının NBA çapında ciddi bir sorun haline geldiği yıl olarak da hatırlanabilir. Eğer bu tür sakatlıklar önümüzdeki sezonlarda da yıldızları devirmeye devam ederse, bu tema daha da güçlenebilir. Haliburton dışında, Jayson Tatum, Damian Lillard ve Dejounte Murray de geçtiğimiz sezon aşil sakatlığı yaşadı. (Listeye ayrıca Dru Smith, Pacers’tan James Wiseman ve Isaiah Jackson da dahil.)
Ancak Dončić takasına en güçlü uzun vadeli alternatif anı bulmak için, NBA tarihindeki kalıcı anıların büyük bir bölümünün bir yıldız oyuncu veya takımın yolculuğundaki dönüm noktalarına dayandığını hatırlamak gerekir. Eğer Thunder, 2010’ların ortasındaki Warriors gibi bir hanedan kurarsa, 2024-25 sezonu onların ilk şampiyonluğunu kazandığı ve NBA tarihinin en yüksek sezonluk sayı farkı rekorunu kırdığı yıl olarak hatırlanabilir — ve Shai Gilgeous-Alexander MVP, Finaller MVP’si ve sayı krallığını aynı sezonda kazanan nadir bir oyuncu olabilir.
Tabii, Thunder’ın 2025-26 sezonunda yapacakları, 2024-25’teki başarılarını gölgede bırakmazsa. Şu anki sezonun üçte biri geride kalmışken, 28-5 derecesiyle Thunder, kendi sayı farkı rekorunu kırma ve 70 galibiyete ulaşma yolunda ilerliyor. Bu takım sadece bir şampiyonluk için değil, daha büyük bir tarihsel miras için oynuyor ve 2025-26 sezonunun en unutulmaz NBA anısını oluşturma yolunda şimdiden favori konumunda.
Ancak bu sezon hâlâ devam ediyor ve sahada ya da saha dışında başka çarpıcı olaylar yaşanabilir — örneğin Terry Rozier ve Chauncey Billups’ın bahis soruşturmaları kapsamında tutuklanmaları gibi.
Tüm bunların ne kadar hatırlanacağını ise yalnızca zaman gösterecek — tıpkı son 70 yılı aşkın süredir hafızalarda kalan diğer basketbol anılarında olduğu gibi.