NBA Güç Sıralaması v4: Batı Konferansı

19/Şub/18 21:25 Şubat 19, 2018

Semih Tuna

19/Şub/18 21:25

Eurohoops.net

NBA’de All-Star hafta sonu geride kaldı ve artık normal sezonun son düzlüğüne giriyoruz. Eurohoops Fırın, Batı Konferansı’ndaki güç sıralamasını belirledi.

By Yılmazcem Özardıç / info@eurohoops.net

NBA’de All-Star hafta sonunu geride bıraktık. Daha önce takasın son günü All-Star arasından sonra olurdu ancak yeni takvimle birlikte takımlar takaslarını ve son kadro hamlelerini yaptıktan sonra All-Star arasına girildi. Tabii bunun takımlar açısından birçok olumlu yanı var. Batı Konferansı’nda da playoff potasının ve sıralamalarının altları için çok büyük bir çekişme, çok az fark bulunuyor.

Daha fazla uzatmadan güç sıralamalarına geçelim.

Geçtiğimiz ayın Batı Konferansı güç sıralaması için tıklayınız.

15- Sacramento Kings (18-39)

Sezonun onlar için son düzlüğüne giriyoruz ve artık yavaş yavaş Batı ve Doğu’nun dibindeki her takım ligin en kötü takımı olmak için yatış pozisyonuna doğru geçecek. Onlar da takasın son gününde Cleveland’ın çılgınlığının bir parçası olarak kurtulmak istedikleri Hill’in kontratından çıkmayı başardılar, daha ucuz bir kontratı olan Iman Shumpert’ı aldılar. Papagiannis’i hiçbir şey göstermediği 1.5 yılın ardından serbest bıraktılar. Kings‘in ne yaptığına veya ne yapmak istediğine akıl erdirmek çok güç olduğu için çok fazla değerlendirme yapmaya gerek yok bu hamlelerde. Bogdanovic çok iyi bir çaylak yılı geçiriyor ve Yükselen Yıldızlar maçının da MVP’si oldu. Bundan sonra gençlere dakika vererek tamamen Draft sırasına odaklanacaklardır.

14- Phoenix Suns (18-41)

Sacramento için yazdıklarım genel olarak onlar için de geçerli ancak sezonun en büyük hayal kırıklıklarından biri olduğu gerçeği de insanın yüzüne çarpmıyor değil. Draft’a yatmanın da bir adabı vardır Warriors‘a, Spurs‘e karşı falan aldıkları mağlubiyetler kabul edilebilir şeyler değil. Devin Booker çok iyi bir skorer ancak takımda onun dışında elle tutulur üst üste üç performans çıkmıyor kimseden. Elfrid Payton’ı 2.tur hakkı karşılığında almaları onlar için bence sezonun en güzel yanlarından biri oldu, eksikleri olsa da 2.tur hakkından çok daha değerli bir oyuncu Payton. Josh Jackson ve Dragan Bender işin hücum kısmında biraz daha açılmış gözüküyorlar. Suns izlemesi zevksiz bir takım. Draft’a yatacaklardır son yıllarda olduğu gibi.

13- Memphis Grizzlies (18-38)

Çok kötü bir yıl geçirmeye devam ediyorlar. Onlar da Tyreke Evans’ı 1.tur hakkı karşılığında takas etmeyi denediler ama alıcı bulamadılar. James Ennis’i çok ucuza bıraktılar diye düşünüyorum ayrıca. Marc Gasol kaldıkça ve Mike Conley sağlıklı durabilirse önümüzdeki sene için yine playoff adayı bir takım olacaklardır ancak bu sezon artık Allah’ın emri şekilde drafta yatmalılar ve ellerinden geleni yapıp iyi bir genç çıkarmalılar. Yoksa Conley-Gasol çekirdeğinin de sonu geldi gibi gözüküyor.

12- Dallas Mavericks (18-40)

Kazanmayı isteyen oyuncuları var. Onları diğer üç takımın üstüne yazmamın nedeni bu (Draft sıralamasında altına mı demeliydim, bilmiyorum). Mejri, Kleber, Collingsworth, Ferrell gibi oyuncuların çok büyük eksikleri var ancak kazanmak ve mücadele etmek istiyorlar. Nowitzki’yi özellikle savunmada böyle izlemek acı verici, Barnes-Matthews gibi oyuncular zaten bildiğiniz gibi ancak onlar da sezon başından bu yana olduğu gibi olabildiğince maç kaybetmeye çalışıyorlar. Onlar iyi oyuncuları değil de kazanmak isteyen oyuncuları oynatmasın, gelecek için başarıya götürecek formül bu gibi duruyor.

11- Los Angeles Lakers (23-34)

16 maçın 12 tanesini kazandıktan sonra Clarkson ve Nance’i gönderdiler, Thomas ve Frye’ı aldılar ancak savunma bir anda yok oldu. Ben bunu All-Star arasına ulaşma sendromu olarak görüyorum. O 16 maçlık süreçte ligin en iyi 3.savunma takımı Lakers‘tı ancak sonrasında bir anda dağılan konsantrasyon sonrası onların savunması da dağıldı. Ne kadar savunmayı toparlayabilirlerse (Isaiah’la ilgili değil bu savunma sıkıntısı) galibiyetler almaya devam edeceklerdir. Lonzo Ball’un 13 Ocak’tan beri oynamadığını var sayarsak onun dönüşüyle farklı bir Lakers izleyeceğiz. Draft hakları kendilerinde olmadığı için sezon sonuna kadar izlemesi en keyifli takımlardan olacaklar.

10- New Orleans Pelicans (31-26)

Onları buraya koymak istemezdim ancak DeMarcus Cousins’ın kariyerinin en iyi basketbolunu oynarken yaşadığı çok talihsiz aşil sakatlığı sonrası Mirotic’i kadroya katsalar da playoff dışında kalma ihtimallerini yüksek görüyorum. Anthony Davis çok iyi oynamaya devam edecektir ancak sezon ortasında bir takımın bu kadar temel bir direğini kaybettikten sonra onun yerini doldurup yeniden ayağa kalkması çok zor. Şu ana kadar biraz zayıf bir fikstürün de etkisiyle çok afallamadılar ancak ne kadar böyle gidecek hep birlikte göreceğiz. Bu arada unutmadan söyleyeyim, Rondo formdayken izlemesi hala çok ama çok keyifli bir oyuncu.

9- Los Angeles Clippers (30-26)

Batı Konferansı’nda takasın son demlerinin en büyük oyuncularından biri olmaları bekleniyordu ve onlar da Blake Griffin’i Detroit’e yollayarak bombayı patlattılar. Karşılığında aldıkları Marjanovic, Harris ve Bradley’i bu sezon özelinde değerlendireceğim. Hepsi ayrı ayrı değerli oyuncular ve Griffin’in sakat olduğu dönemde Lou Williams’ın büyük bir yük çekerek sürüklediği gemiyi Griffin’li halinden bile ileri taşıyabilirler. DeAndre Jordan’ın da takas olması yüksek ihtimaldi, Lou’yla birlikte o da ‘şimdilik’ kaldı. Clippers takım içi taşları oturtabilirse playoff’a kendini bir şekilde son sıradan da olsa atabilir.