BSL’de Sezona Bakış: Beşiktaş Sompo Japan

19/Haz/17 14:00 Haziran 19, 2017

Bugra Uzar

19/Haz/17 14:00

Eurohoops.net

Basketbol Süper Ligi’nde sezonun sonu yaklaşıyor. Bu sezon kimler kazandı, kimler kaybetti? Kimler beklentileri karşıladı, kimler altında kaldı? BSL’de Sezona Bakış ligin her takımını mercek altına alıyor.

by Buğra Uzar / info@eurohoops.net

Basketbolda son sezonlarda yaşanan hayal kırıklıklarının ardından takımın başına Ufuk Sarıca‘yı getiren ve yeniden yapılanmaya giden Beşiktaş Sompo Japan, bu sezon ligin en iyi ekiplerinden biriydi.

Yeni bir koç, yeni bir sistem ve 11 yeni oyuncu… Ancak bunların hiçbiri problem olmadı ve siyah beyazlılar sezona öyle bir giriş yaptı ki sanki yıllardır beraber oynayan bir takım izlenimi yarattı. Tabii ki her takım gibi Beşiktaş Sompo Japan da sezon içerisinde iniş çıkışlar yaşadı ki Beşiktaş’ın şanssızlığı iniş yaşadıkları noktanın hedefleri doğrultusunda en önemli maça denk gelmesi oldu.

Ancak sezon sonuna doğru vitesi iyice arttıran, normal sezonu ikinci sırada tamamlayan ve mütevazi bütçesiyle finale kalarak büyük bir başarı elde eden bir Beşiktaş Sompo Japan var. Gelecek için yarattıkları umut da cabası…

Artılar

Ufuk Sarıca… Siyah beyazlıların basketbol anlamında çehresini değiştiren isim oldu. Sezona genel bir bakış attığımızda yaşanılan başarısız sezonların ardından ayağa kalmak isteyen Beşiktaş yönetiminin en doğru isimle anlaştığını görüyoruz. Ufuk Sarıca’nın gelişi saha içinde olduğu kadar saha dışı organizasyonlarında da Beşiktaş’ı fazlasıyla olumlu etkiledi. Başarılı koç da sezon başında sözünü verdiği son topa kadar mücadele eden ve hiç pes etmeyen bir takım yaratma sözünü başarıyla yerine getirdi. Özellikle sezonun son kısmında o da çok üst seviyelere çıktı. Takımını müthiş kontrol eden Sarıca her maçta farklı oyuncularından katkı almayı başardı, kendisinden yüksek bütçeli takımlara karşı hiç geri adım atmadı, taktiksel olarak takımından alabileceği en yüksek verimi aldı ve Beşiktaş’ın başarısında büyük pay sahibi oldu.

Takım olmak… Yukarıda da bahsettiğim gibi Beşiktaş bu sezona tam 11 yeni oyuncuyla girdi ancak bunun dezavantajlarını minimum seviyede yaşadı. Takım içerisindeki arkadaşlığın üst düzeyde olması sahaya da yansıdı ve siyah beyazlılar karakterli bir oyuncu grubuna sahip oldu. Tabii böylesine bir ahenk yakalanınca da bunun yarattığı pozitif hava her noktaya olumlu sirayet ediyor.

Savunma… Beşiktaş Sompo Japan bu sezon katıldığı her turnuvada en iyi savunma yapan takımlardan birisi oldu. Aslında Beşiktaşlı oyuncuları tek tek ele aldığımızda birçoğunun üst düzey savunmacılar olmadığını görebiliyoruz ama takım içerisindeki diyalog o kadar iyiydi ki tüm bu dezavantajlar saklanabildi. Kısaların kolay kolay geçilmemesi Beşiktaş’ın en büyük artılarından birisiydi. Tabii ki Ufuk Sarıca’nın imzası olan etkili ön alan baskısını da unutmamak gerekiyor.

Vladimir Stimac… Beşiktaş’ın bu sezon yaşadığı harika sezondan bahsederken Vladimir Stimac‘a ayrı bir parantez açmamak olmaz. Sezon başında 3 aylık bir kontratla takıma katılan ve belki de en çok soru işaretine sahip olan Sırp pivot, sezona inanılmaz bir giriş yaptı. Önce sezon sonuna kadar kontratı alan Stimac, buna rağmen temposunu hiç düşürmedi ve şüphesiz bu yılın en çok dikkat çeken isimlerinden birisi oldu. Ribauntları kontrol etmesi, boyalı alandaki etkili oyunu, azmi ve iş ahlakı sayesinde adeta yeniden doğdu. Tüm sezonki üst düzey performansının yanı sıra playofflarda önce sezonun bir başka formda ismi Davon Jefferson’a karşı, daha sonra EuroLeague’in en iyi ikinci beşinde yer alan Bryant Dunston‘a karşı, son olarak da EuroLeague’in en iyi beşinde yer alıp Final Four MVP’si olan Ekpe Udoh’a karşı üstünlük sağlaması onun ne kadar özel bir sezon geçirdiğinin göstergesi.

Yerli oyuncu katkısı… Beşiktaş Sompo Japan bu sezon yerli oyuncularından en çok faydalanan ekiplerin başında geliyor. Sertaç Şanlı ve Erkan Veyseloğlu sezon sonuna doğru iyiden iyiye performanslarını yükseltirlerken birçok galibiyette önemli roller aldılar. Erkan Veyseloğlu ligde oyun zekası en yüksek isimlerden birisi ve Ufuk Sarıca’nın adeta jokeri oldu. Zaman zaman kısaları zaman zaman uzunları savunan Erkan, hücumda da az ama öz top kullanarak sayı üretti. Sertaç Şanlı, ortaya çıktığı ilk zamandan beri her zaman yumuşak bileklere sahip olduğu fakat savunmada sert duramadığı konusunda eleştiriler almıştı. Bu sezon o da boyalı bölgeyi korudu, daha çok temas üzerine oynadı ve Anadolu Efes serisine imzasını attı. Keza Kenan Sipahi de sezon içerisinde iniş çıkışlar yaşasa da playofflarda belli bir seviyede katkı vermeyi başardı. Özellikle Fenerbahçe serisinde performansını yükselten Kenan savunmada önemli işler yaptı. Muratcan Güler ve Şafak Edge de zaman zaman rotasyonda yer alıp katkı veren isimler oldular. Tabii ki bu isimlerin bu performanslarına en çok sevinen isimlerin başında milli takım koçu Ufuk Sarıca geliyor.

Eksiler

Oyun kurucu pozisyonu… Beşiktaş Sompo Japan’ın bu sezon canını en çok bu konu yaktı dersek yanılmış olmayız. Michael Thompson’ın bir türlü beklenen performansı verememesi, Kenan Sipahi‘nin istikrarsız oyunuyla birleşince siyah beyazlıların başı oldukça ağırdı. Rakiplerin ön alan baskısını aşmakta zaman zaman zorlanan Beşiktaş, hücumda da iniş çıkışlar yaşadı. Özellikle oyunun sete sete döndüğü kısımlarda bir oyun kurucunun yönlendirmesine ihtiyaç duyan siyah beyazlılar, bu katkıyı çoğu zaman alamayınca temposunu ve skor üstünlüğünü kaybetti. Aslında Beşiktaş sezon içerisinde bu bölgeye bir takviye yapmak istemiş ve hatta Pooh Jeter’la anlaşma sağlamıştı ancak eski borçlar bu transfere mani oldu. Beşiktaşlılar da Michael Thompson’ın özellikle final serisindeki kötü performansını görünce bu transferin gerçekleşememesine daha çok üzülmüştür.

Beşiktaş Sompo Japan’ın sezon içerisinde yaşadığı performans düşüklüğünün siyah beyazlılar için en kritik noktaya gelmesi de bir eksi olarak yazılabilir. Basketbol Şampiyonlar Ligi’nde kupanın en büyük adaylarından biri olarak gösterilen Beşiktaş Sompo Japan, turnuvaya Son 16 turunda veda etti. Özellikle Karşıyaka ile oynanan ikinci maçta sahip olunan büyük farkın kaybedilmesi Beşiktaş için sezonun en kötü anı olarak göze çarpıyor. Türkiye Kupası’nda da bekleneni veremeyen Beşiktaş, Banvit karşısında bir türlü kendi performansını sahaya yansıtamadı ve ilk turda veda etti.

Taraftar olayları bu sezon Beşiktaş’ın başını en çok ağrıtan etkenlerden birisiydi. Özellikle final serisi üçüncü maçında Beşiktaş’ın oyunun kontrolünü eline almaya başladığı anlarda patlayan torpiller ve gelen anonslar oyunun gidişatını olumsuz yönde etkiledi. Nitekim daha sonra gelen dördüncü anonsla da maç seyircisiz tamamlandı, bir sonraki maç ise seyircisiz oynandı. Kısacası Beşiktaş taraftarının desteğine en çok ihtiyacı olduğu anlarda bu desteği alamadı. Keza sezon içerisinde Pınar Karşıyaka ile oynanan Basketbol Şampiyonlar Ligi maçı ve Galatasaray Odeabank’la oynanan lig maçında ciddi olaylar yaşanmıştı. Öyle ki siyah beyazlılar sezon sonuna doğru Galatasaray‘dan kaçabilmek için ekstra bir çaba sarf etmek durumunda kalmıştı. Beşiktaş taraftarının bundan sonrası için mutlaka daha bilinçli olması gerekiyor çünkü özellikle final serisinde takımlarına önemli bir zarar verdiler.