Anthony Bennett: NBA’de 1. Sıra Seçiminden İstenmeyen Adamlığa

27/Oca/22 11:17 Ocak 27, 2022

Meliksah Bayrav

27/Oca/22 11:17

Eurohoops.net

Eurohoops Fırın, yüksek beklentilere rağmen hayal kırıklığı yaratan Anthony Bennett’ın kariyerini mercek altına alıyor.

by Melikşah Bayrav / info@eurohoops.net

27 Haziran 2013, kesinlikle NBA tarihinin en unutulmaz günlerinden biri. O gece Barclays Center’da düzenlenen NBA Draft’i öncesi özellikle Cleveland Cavaliers taraftarları, heyecanlı şekilde takımlarının 1 numaralı seçimini öğrenmeyi bekliyorlardı.

Dönemin NBA Komisyoneri David Stern ilk sıra seçimini açıkladığında heyecan hissi çoğu kişide yerini şaşkınlığa bırakmıştı. Cleveland, oldukça değerli bu hakkı kimsenin beklemediği şekilde Anthony Bennett isimli genç Kanadalı’dan yana kullanmıştı.

2013 NBA Draft’ı, lig tarihinin en parlak draft sınıflarından biri olarak görülmüyor. O günden bugüne baktığımızda 2013 sınıfından Giannis Antetokounmpo, CJ McCollum, Rudy Gobert gibi önemli yıldız isimler çıkmış olsa da 1. sıradan seçilen Anthony Bennett, NBA tarihinin belki de en büyük 1. sıra fiyaskosu oldu.

Sonradan çıkan haberlere göre ilk 15 sıradan seçme hakkı olan hiçbir takım, Kanadalı oyuncuyu seçmeyi düşünmüyordu. Elbette Cleveland Cavaliers dışında.

Cleveland ekibinin aynı sene ellerinde iki çok değerli seçim hakkı bulunduğunu, bu hakların ikincisini de Dion Waiters’dan yana kullandıklarını düşünürsek durum kendileri için çok daha katastrofik bir hal alıyor.

Anthony Bennett, hepimizin bildiği üzere NBA, hatta oldukça kısa süren EuroLeague dönemlerinde güvenilir bir rol oyuncusu bile olmayı başaramadı.

Eurohoops Fırın olarak Kanadalı uzunun beklentiler ışığında fazlasıyla sönük ilerleyen kariyerini mercek altına alıyoruz.

Bile Bile Lades

14 Mart 1993 doğumlu Anthony Bennett, lise yıllarında fazlasıyla gelecek vaadeden bir isim olarak görülüyordu. ESPN’in 2012 yılında gelecek vaadeden lise oyuncularını konu ettiği listede 7. sırada olan oyuncu, kolej kariyeri için tercihini UNLV’den yana kullanmıştı.

Bu tercihinden dolayı NCAA’de nispeten kendisinden daha az yetenekli ve daha zayıf rakiplerle karşılıklı oynayan Kanadalı uzun, o dönemler güçlü fiziği, çembere gidebilmesi ve boyalı alandaki dominant görüntüsüyle fena olmayan performanslar ortaya koymuştu.

Takımıyla 38 karşılaşmada 16.1 sayı ve 8.1 ribaund gibi istatistik ortalamaları tutturan Bennett, yaşadığı sakatlıklar sebebiyle takımın yıldızı olmasına rağmen maç başı ortalama 27 dakika süre alabilmişti.

Şunu rahatlıkla söyleyebiliriz ki yetenekli oyuncunun NCAA kariyerindeki performansı, tarihte 1. sıra seçimlerinden görmeye alışık olduğumuz türden bir görüntü değildi.

Bennett, parkede gösterdiği tüm olumlu yönlerine rağmen özellikle gözlemcilerin aklında bazı ciddi soru işaretleri de yaratıyordu. Bu soru işaretleri, o dönemler yayınlanan gözlem ve analiz raporlarına da yansımıştı.

Oyuncu her ne kadar iri yarı denebilecek bir yapıda olsa da boyu, olası NBA kariyeri için bir 4 numaradan beklenen kadar uzun değildi. 3 numara pozisyonu için hücumda yeterli keskinliğe sahip olmaması, 4 numaradan da yaşaması muhtemel fiziksel dezavantajlar akıllarda şüphe yaratıyordu. Savunma tarafındaki defoları da bir diğer endişe noktası olarak ön plana çıkıyordu.

Tüm bunların ışığında kolej kariyerini olması gerekenden daha erken noktalayarak 2013 NBA Draft’ına katılmaya karar verdiğini açıkladı.

2010 yazında kimilerine göre basketbol tarihinin gelmiş geçmiş en iyisi olan LeBron James, Cleveland’dan ayrılıp kendi deyimiyle “Yeteneklerini South Beach’e taşımaya” karar verirken eski kulübü de bu sebeple yeni bir yıldız aramak durumunda kalmıştı.

2012 NBA Draft’ının 1. sıra seçimi olarak Kyrie Irving’i seçen Cavaliers, ertesi sezonda da 1. sıradan Anthony Bennett tercihiyle uyumlu bir yıldız ikilisi yakalama niyetindeydi. Tabii ki işler pek de planladıkları gibi gitmedi.