Yukatel Merkezefendi Belediyesi Takım Analizi: Ligde Kalıcı Olabilme Yolundaki 2. Sezon

28/Eyl/22 11:47 Eylül 28, 2022

Meliksah Bayrav

28/Eyl/22 11:47

Eurohoops.net

Eurohoops Fırın, Basketbol Süper Ligi ekiplerini incelemeye devam ediyor.

by Melikşah Bayrav / info@eurohoops.net

Avrupa basketbolunda uzun süren bir yaz arasının artık sonuna gelmek üzereyiz. Takvimlerin 30 Eylül 2022 tarihini göstermesiyle birlikte Basketbol Süper Ligi heyecanı da tüm hızıyla başlayacak.

Yaz transfer döneminde tüm Avrupa ekipleri gibi Basketbol Süper Ligi kulüpleri de kadrolarını ellerinden geldiğince güçlendirmek için çabaladılar.

Bu süreçte önemli yapısal değişimlerin yanı sıra birbirinden heyecan verici transfer hamlelerine de şahitlik ettik.

Sezon hazırlıklarının halen tam olarak sonlanmadığı şu noktada Eurohoops Fırın olarak bir sezon öncesi geleneğini devam ettiriyoruz: Takım analizleri!

Bu serimizde Basketbol Süper Ligi ekiplerinin yaz dönemini nasıl geçirdiklerine, kadro planlamalarına ve olası yeni sezon beklentilerine göz atıyoruz.

Serimizdeki son konuğumuz ise geçtiğimiz sezon küme düşmenin eşiğinden dönen Yukatel Merkezefendi Belediyesi Denizli Basketbol.

Kadro İstikrarının Önemi

Daha önce Basketbol Süper Ligi ekiplerini incelediğimiz analiz serisinin büyük bölümünde Yukatel Merkezefendi Belediyesi gibi ekipler için kadro istikrarının ne derece önemli olduğundan uzun uzun bahsettik. Geçtiğimiz sezon Basketbol Süper Ligi’ndeki ilk yılını geçiren Denizli ekibi, bu durumun önemine epey yakından şahitlik etti.

Bir süredir basketbol yatırımlarına hız veren Merkezefendi Belediyesi Basket, beklenenden 1 yıl daha geç olsa da geçtiğimiz sezon Basketbol Süper Ligi’nde yükselmeyi başarmıştı. Yazın kadrosunu önemli takviyelerle güçlendiren Denizli temsilcisi, arkasına iç saha maçlarında ciddi bir taraftar desteğini de almıştı.

Kadrodaki Kalin Lucas, Rihards Lomazs ve Jeremy Hollowell gibi etkili yabancılara rağmen bir türlü beklenen istikrarı yakalayamayan Denizli ekibi, lige tam anlamıylakabus gibi bir başlangıç yaptı. Basketbol Süper Ligi’nde çıktığı ilk 11 maçta yalnızca 2 galibiyet alan Merkezefendi Belediyesi Basket, küme düşmenin en büyük adaylarından biri olarak gözüküyordu.

Hal böyle olunca değişim de kaçınılmaz oldu. Başantrenör Zafer Aktaş’la yolları ayırmayan Denizli temsilcisi, kadrosunda bazı değişikliklere gitti. Takıma yazın dahil edilen Adam Smith ve sezon ortasında transferi gerçekleşen Kalin Lucas’la yollarını ayıran Merkezefendi Basket, kısa rotasyonu için Eugene German takviyesini gerçekleştirdi.

ABD’li oyun kurucunun takıma dahil olması, Denizli ekibi için bir anda işleri tersine döndürdü. Ligdeki ilk üç maçında da 30 sayıyı geçerek tüm dikkatleri üzerine toplayan German, takımının hücumdaki liderliğini üstlenmesinin yanı sıra üst üste galibiyetlerin gelmesine de yol açtı.

Bu süreçte Beşiktaş, Galatasaray ve Pınar Karşıyaka gibi kuvvetli rakiplere karşı çok değerli galibiyetler alan Merkezefendi Basket için tablonun tersine dönmesi pek de uzun sürmedi. Özellikle rakiplerin Eugene German’ı daha iyi analiz etmeye başlamalarının ardından ABD’li oyuncunun daha “normal” düzeyde performanslar sergilemesi, koç Zafer Aktaş’ın ekibinin hücum gücünü negatif etkiledi.

Normal sezonda çıktığı son 9 maçın 8’ini kaybederek büyük hayal kırıklığı yaratan Denizli temsilcisi, yine de Semt77 Yalovaspor’un kendilerinden daha kötü bir durumda olması nedeniyle ligde kalabildi. Kabus gibi geçen son haftaların ardından bir şekilde Basketbol Süper Ligi’ne tutunan Merkezefendi Basket, yine de soru işaretleriyle dolu bir yaz transfer dönemini geride bıraktı.

Kulübün ekonomik açıdan pek parlak bir durumda olmaması, başkan Veli Deveciler’in açıklamalarına göre Denizli temsilcisinin farklı profilde transferlere yönelmesine yol açtı. Deneyimli yabancıların aksine gelişime açık ve potansiyelli isimlere yönelmeyi hedefleyen Merkezefendi Basket, kadrosunu rakiplerine göre daha geç tamamladı.

Hazırlık maçlarında açıkçası pek parlak bir görüntü çizmeyen Denizli temsilcisi, önümüzdeki sezon kadrosundaki potansiyelli isimlerin seviye atlamalarını bekleyecek. Bu beklentinin gerçeğe dönüşmediği bir senaryoda ise Merkezefendi Basket, geçtiğimiz sezon gördüğü kabusları yeniden hatırlayabilir.

Yeni Transferler:

Max Heidegger (EWE Baskets Oldenburg)

Tomasz Gielo (Peristeri)

Chad Brown (Peristeri)

Andrew Harrison (G-League)

Nikos Rogkavopoulos (Promitheas)

Bilgehan Diril (Afyon Belediyespor)

Eyüp Can Öncü (Bornova Belediye)

Arca Tuluoğlu (Bornova Belediye)

Ayberk Olmaz (Frutti Extra Bursaspor)

Burak Eşlik (Samsunspor)

Doğan Şenli (Semt77 Yalovaspor)

Bertan Bastan (Mersin BBGSK)

Yakın Mercek: Max Heidegger

Bu yaz Merkezefendi Belediyesi Denizli Basket’in yaptığı transferle baktığımız zaman açık ara en çok öne çıkan ismin Max Heidegger olduğunu rahatlıkla görebiliyoruz. Kariyerinde çok kısa bir süre Maccabi Tel Aviv formasını da terleten yetenekli oyun kurucu, son 2 sezondur mücadele ettiği ekiplerde harikalar yaratıyor.

İsrail Ligi’nin son yıllardaki haline baktığımız zaman ABD’li oyuncular için bir sıçrama tahtası olarak gözüken bir organizasyon olduğunu söyleyebiliriz. ABD’li genç bir oyun kurucu olarak kariyerinin ilk tam sezonunu İsrail’de geçiren Heidegger, 2 maçlık Maccabi serüveninde pek bir etki yaratamasa da Bnei Herzliya formasıyla harika bir performans ortaya koydu.

Ligin en gözde yeteneklerinden biri olarak Almanya Ligi’nin iddialı ekibi EWE Baskets Oldenburg’a transfer olan başarılı oyun kurucu, yeni durağında Basketbol Şampiyonlar Ligi’nde de mücadele etme şansı elde etti. Sahaya çıktığı tüm kulvarlarda kısa süre içerisinde farkını belli eden Heidegger, maç başına 18.3 sayı ve 4.2 asist gibi epey dikkat çekici ortalamalarla adından söz ettirdi.

Sahada bir oyun kurucu olarak konumlanmasına rağmen ağırlıklı olarak skorer becerileriyle öne çıkan 25 yaşındaki oyuncu, tam da Basketbol Süper Ligi seviyesinde adından epey söz ettirebilecek türden bir profil. Fazlasıyla çabuk bir ilk adıma sahip olan, dripling üzerinden kendi şutunu rahatlıkla yaratabilen ve ikili oyun yönetebilen Heidegger, koçu Zafer Aktaş’ın hücumdaki en önemli kozu olacak.

Hazırlık maçlarında da lider karakterini sahaya yansıtan ve potansiyelini kısa sürede ortaya koyan Max Heidegger, takımının Basketbol Süper Ligi’nde kalıcı olabilme yolundaki en büyük umutlarından biri olacaktır.