by Melikşah Bayrav / info@eurohoops.net
Eurohoops Türkiye’nin Instagram hesabını takip etmek için tıklayın!
FIBA Basketbol Şampiyonlar Ligi’nde artık sezonun son aşamasına girmek üzereyiz. Bu hafta Cuma akşamı (9 Mayıs) başlayacak olan Final Four ile birlikte hem kupa sahibini bulacak, hem de 2024-25 sezonu resmi olarak sona erecek.
Elbette bu seneki Final Four, Türk basketbolunu da yakından ilgilendiriyor. Bu sezon turnuvadaki en başarılı temsilcimiz konumundaki Galatasaray, tarihinde ilk kez BCL’de Final Four biletini almayı başardı.
Temsilcimiz Galatasaray‘ın yarı finalde işi hiç kolay olmayacak. Sarı-kırmızılı ekip, adını finale yazdırabilmek adına önce ligin en tecrübeli ve başarılı takımı konumundaki La Laguna Tenerife’yi saf dışı bırakmak zorunda.
Kanarya Adaları temsilcisi Tenerife, bu sezon Basketbol Şampiyonlar Ligi’nde yoluna mağlubiyetsiz devam eden tek takım konumunda. Buna karşın Galatasaray, özellikle çeyrek finalde ERA Nymburk’a karşı ortaya koyduğu dominant performansla bu sezon ne kadar iddialı olduğunu gösterdi.
Eurohoops Fırın, Final Four’a saatler kala Galatasaray – La Laguna Tenerife maçına ön bakış atıyor.
Tenerife Nasıl Bir Takım?

Tenerife, aslında Basketbol Şampiyonlar Ligi tarihine baktığımız zaman sezonun son bölümünde birden fazla kez temsilcilerimizin karşısına çıkmış bir takım. Daha önce 2022 ve 2024 yıllarında TOFAŞ ile çeyrek finalde eşleşen Kanarya Adaları temsilcisi, her iki eşleşmede de adını Final Four’a yazdıran taraf olmuştu.
Bu sezon ise Tenerife, yarı finalde temsilcimiz Galatasaray‘a rakip olacak. Bu sezon Basketbol Şampiyonlar Ligi’nde çıktığı 14 maçın tamamını kazanan Kanarya Adaları temsilcisi, bu seriyi 15 maça çıkararak adını bir kez daha finale yazdırmak isteyecek.
Tenerife’ye baktığımız zaman Basketbol Şampiyonlar Ligi’nin açık ara en tecrübeli ve başarılı takımı olduklarını görüyoruz. Başta 41 yaşındaki Marcelo Huertas olmak üzere çok tecrübeli bir kadroya sahip olan Tenerife, bu yıl üst üste dördüncü kez Final Four’da yer alacak. Kanarya Adaları ekibinin ayrıca iki de BCL şampiyonluğu bulunuyor.
Kadrolarına baktığımızda ise Final Four tecrübesi çok yüksek bir oyuncu grubu görüyoruz. Tenerife kadrosunda yer alan oyunculardan sekizi, daha önce BCL Final Four’unda boy gösterdi. Çok uzun süredir Tenerife’yi çalıştıran koç Txus Vidorreta ise takımın tüm Final Four tecrübelerinde başantrenör olarak pay sahibi oldu.
Hal böyle olunca temsilcimiz Galatasaray‘ın karşısında çok tecrübeli bir takımın olduğu bariz şekilde ortada. Basketbol Şampiyonlar Ligi tarihinin en çok galibiyet alan takımı konumundaki Tenerife, bu sezon BCL’de çıktığı 14 maçın tamamını kazandı. İspanya Ligi’nde ise 31 maçta 24 galibiyetle lider Real Madrid‘in arkasında 2. sırada yer alıyorlar.
Takımın en çok öne çıkan oyuncusu ise hiç şüphesiz 41 yaşındaki Marcelo Huertas. Sadece iki hafta sonra 42 yaşına girecek olan Brezilyalı oyuncu, gerçekten takdir edilmesi gereken bir devamlılığa ve profesyonelliğe sahip. Çok yakında 42 yaşına girecek olmasına karşın Huertas, halen çok istikrarlı bir performans ortaya koyuyor.
Tecrübe konusunda öne çıkan bir diğer isimse Gürcü pivot Giorgi Shermadini. 36 yaşına gelen ve artık ayakları iyice yavaşlayan 2.17’lik pivot, buna rağmen pozisyonu için çok üst düzey bir oyun zekasına sahip. Halen boyalı alanda çok etkili bir bitirici olan Gürcü uzun, buna ek olarak kısa devrilmeler üzerinden dağıttığı paslarla da Tenerife hücumlarında çok aktif bir rol oynuyor.
Bu ikiliden sonra takımın bu sezonki en çok öne çıkan ismiyse Alman şutör David Kramer. Bu yaz takıma katılan Kramer, Basketbol Şampiyonlar Ligi’nde çok etkileyici bir şut performansı sergiliyor. Maç başına 6.1 üçlük denemesinde bulunan Alman şutör, %52 gibi deneme sayısına göre muazzam ötesi bir isabet oranı tutturmuş durumda.
Açıkçası David Kramer’in gelecek sezon Real Madrid için oynayacağı artık kimse için bir sır değil. Dolayısıyla Tenerife’de Final Four boyunca gözler, Alman şutörün üzerinde olacak.
Galatasaray, Tenerife’ye Karşı Neleri İyi Yapmalı?

Açıkçası Galatasaray, Final Four’a hiç ama hiç istemediği bir şekilde geliyor. Özellikle çeyrek finalde 2-0’la güle oynaya geçilen ERA Nymburk serisiyle birlikte müthiş bir hava yakalayan sarı-kırmızılı ekip, ne yazık ki Final Four vakti yaklaşırken bu havayı koruyamadı. Tabii takıma sezonun son bölümü için eklenen Rob Gray’in sakatlığı da temsilcimizi çok olumsuz etkiledi.
Basketbol Süper Ligi’nde oynadığı son üç maçın tamamını kaybeden Galatasaray, üç maçta da savunmada epey endişe verici bir görüntü sergiledi. Özellikle geçtiğimiz hafta deplasmanda oynanan Manisa Basket Divissa maçı, Galatasaray için tam anlamıyla kabus gibi geçti.
Alt sıralardaki rakibine 94-75 gibi bir skorla mağlup olan sarı-kırmızılı ekip, rakibinin dış atışlarını neredeyse hiç savunmadı. Maç boyunca topu çok iyi paylaşan Manisa, neredeyse her seferinde istediği dış şut fırsatlarını buldu. Maç boyunca denediği 33 üçlüğün 18’inde isabet bulan Manisa ekibi, asist sayısında ise 19’a ulaştı.
Galatasaray, Tenerife gibi bir rakibi mağlup etmek istiyorsa savunmada Manisa maçının 180 derece zıttı bir performans ortaya koymak zorunda. Yıllardır aynı koç tarafından çalıştırılan Tenerife, özellikle yarı saha hücumlarında makine düzeninde oynayan bir takım. Tabii bu noktada Marcelo Huertas gibi çok üst düzey bir top yönlendiriciye sahip olmaları, işlerini epey kolaylaştırıyor.
Tenerife’nin hücumda çok iyi işleyen düzeninin ve oyun alışkanlıklarının istatistiklere de net şekilde yansıdığını görüyoruz. Maç başına 85 sayı bulan Kanarya Adaları temsilcisi, hücum reytinginde (100 pozisyon başına bulunan sayı) ise 124.3 reytingle ligin en iyi iki takımından bir tanesi.
Asistlerde ise maç başına 19.6 asistle ligin en iyi beş takımı arasındalar. Topu çok iyi paylaşmalarının etkisini ikilik ve üçlük yüzdelerinde de görüyoruz. Tenerife, ikilik ve üçlük isabet yüzdelerinde ise ligin en iyi üç takımı arasında yer alıyor.
Hem Marcelo Huertas’ın ikili oyunlarıyla, hem de Gürcü uzun Giorgi Shermadini’nin kısa devrilme üzeri paslarıyla topu çok net şekilde içeriden dışarıya aktarabiliyorlar. Forvetlerde ise başta David Kramer olmak üzere çok tehlikeli şutörlere sahipler. Dolayısıyla Galatasaray için yapılması gereken ilk şey, bir şekilde rakibin pas trafiğini sağlamasına engel olmak.
Açıkçası Tenerife, topu istediği gibi paylaşabildiği zaman durdurulması imkansıza yakın bir takım. Bu nedenle Galatasaray’ın mutlaka topun karşısında kalabilmesi, savunma rotasyonunda kaymaları çok iyi yapabilmesi ve fiziksel oynamaktan kaçınmaması gerekiyor. Tenerife’nin birebirlere kaldığı her an, maçın temsilcimize doğru dönmesini sağlayacaktır.
Tenerife her ne kadar topu çok iyi paylaşsa da birebir üzerinden yaratıcılık gösterebilen oyuncular bakımından çok sınırlı bir takım. Kadronun topla en iyi yaratıcısı, 41 yaşındaki Marcelo Huertas. İşler sıkıştığında ve tempo düştüğünde birebir oynayıp skor üretebilecek veya çembere gidip faul alabilecek bir kısa profiline sahip değiller.
Bu nedenle Galatasaray için bu maçın en önemli noktası, özellikle topsuz perdelemelerde yenilmemek ve her daim topun karşısında eksilmeden kalabilmek olacak. Hücumda sıkıştığı ve pas trafiğini sağlayamadığı bölümlerde Kanarya Adaları temsilcisi, çok tekdüze bir takım haline gelebiliyor.
Galatasaray ise Rob Gray’in yokluğuna rağmen Will Cummings, James Palmer, Buğrahan Tuncer ve Tyrone Wallace gibi oyuncularıyla bu konuda rakibine göre çok daha avantajlı. Dolayısıyla özellikle son bölüme yakın skorla girildiği bir senaryoda temsilcimiz, birebirler üzerinden skor üretme potansiyeli yüksek oyuncularıyla rakibine üstünlük kurabilir.
Temsilcimizin Tenerife’ye karşı öne çıkması gereken bir diğer nokta ise hiç şüphesiz top paylaşımı ve hücumu çeşitlendirebilmek olacak. Ne yazık ki Rob Gray’in Final Four’u kaçıracak olması, bu noktada Galatasaray’ın elini ciddi şekilde zayıflatıyor.
Tenerife, savunma konusunda bu sezon Basketbol Şampiyonlar Ligi’nin bariz şekilde en iyi takımı. Çıktığı 14 maçta rakiplerini ortalama yalnızca 71.4 sayıda tutan Kanarya Adaları temsilcisi, bu alanda açık ara ligin en iyi takımı konumunda. Ayrıca rakiplerine maç başına sadece 14.8 asist izni veren Tenerife, bu kategoride ise ikinci sırada yer alıyor.
Her ne kadar savunma istatistiklerinde çok öne çıksa bile Tenerife, yaş ortalaması yüksek ve ağır bir takım. Fiziksel oynayarak rakiplerine üstünlük kurabilseler bile özellikle topu iyi paylaşan, sahaya iyi yerleşen ve kendilerini savunma rotasyonlarına sürükleyen takımlara karşı zorlanabiliyorlar. Bunun en net örneklerinden birini geçtiğimiz hafta evlerinde Unicaja‘ya 78-91 kaybettikleri maçta gördük.
Dolayısıyla Galatasaray’ın mutlaka oynayan her oyuncusundan katkı alması gerekecek. Bu noktada Michael Young, Göksenin Köksal, Roberts Blumbergs ve Sadık Kabaca gibi forvetlerin şut performansı, maçın gidişatı açısından son derece belirleyici olacak.
Galatasaray’ın forvetlerinden şut katkısı alması, Tenerife savunmasını daha çok yorması ve gidişatı kendi lehine çevirmesi anlamına gelebilir. Temsilcimiz, böylesine formda ve tecrübeli bir rakibi saf dışı bırakabilmek adına mutlaka zaaflarının üzerine oynamak zorunda.
Galatasaray’ın forvetlerinden istikrarlı şekilde dış şut katkısı alıp sahayı iyice açabildiği bir senaryo, rakipte Huertas ve Shermadini gibi oyuncuların savunmadaki ağırlıklarının ortaya çıkması anlamına gelebilir. Hal böyle olunca Will Cummings, James Palmer, Tyrone Wallace ve Buğrahan Tuncer için birebir fırsatları daha net ortaya çıkabilir.
Açıkçası temsilcimiz Galatasaray için maç planının kusursuz bir şekilde uygulanması ve işlemesi gereken bir müsabaka olacak. Yine de sarı-kırmızılı ekip, bu sezon son şampiyon Unicaja‘ya ilk yenilgisini tattırarak ne kadar potansiyelli bir takım olduğunu gösterdi. Galatasaray’ın Tenerife’ye de ilk yenilgisini tattırarak adını finale yazdırması, bu sezon için muhteşem bir hikaye olacaktır.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!
EuroLeague gündemindeki son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!