by Melikşah Bayrav / info@eurohoops.net
Eurohoops Türkiye’yi YouTube’da takip etmek için tıklayın!
Eurohoops Türkiye’nin Instagram hesabını takip etmek için tıklayın!
FIBA Basketbol Şampiyonlar Ligi’nin son yıllarına baktığımız zaman ligdeki rekabet seviyesinin düzenli olarak artış gösterdiğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Organizasyondaki rekabetçilik seviyesi her geçen yıl daha da artsa da İspanya Ligi ekipleri, istikrarlı bir şekilde başarılı sonuçlar almaya devam ediyorlar.
Bu yıl organizasyonda son iki sezonun şampiyonu Unicaja‘nın yanı sıra La Laguna Tenerife, Joventut Badalona ve Gran Canaria olmak üzere toplamda dört İspanyol takımı yer alıyor. Bu dört takımın tamamı, kadro kaliteleri ve oyun istikrarları itibariyle ligin şampiyonluk için en iddialı takımları arasında bulunuyorlar.
Basketbol Şampiyonlar Ligi’nde bildiğiniz üzere Unicaja, son iki sezonda şampiyonluk kupasını müzesine götürmeyi başardı. Yıllardır bu ligin bir parçası olan La Laguna Tenerife ise tıpkı Unicaja gibi tarihinde iki kez BCL şampiyonluğu yaşadı.
2019-20 ve 2020-21 sezonları ise San Pablo Burgos dominasyonuyla geçti. Şu sıralar eski güzel günlerinin epey uzağında olan Burgos, 2015 yılında kurulmuş bir kulüp olmasına karşın üst üste kazandığı iki Basketbol Şampiyonlar Ligi şampiyonluğuyla organizasyon tarihine adını yazdırdı.
Sonuç olarak FIBA Basketbol Şampiyonlar Ligi’nin tarihine baktığımız zaman oynanan dokuz sezonun altısında İspanya Ligi ekipleri şampiyonluğa ulaştılar. Unicaja, Tenerife ve San Pablo Burgos, ikişer kez bu önemli başarıya imza attılar.
Bu sezon ise Unicaja ve Tenerife gibi iki çok iddialı takımın yanına Joventut Badalona ve Gran Canaria eklendi. Geçmişte EuroCup’ta önemli neticeler elde eden bu iki takım, bütçeleri ve kadro kaliteleri itibariyle ligin bu sezonki en büyük favorileri arasındalar. Dolayısıyla bu iki takımı bu sezon Final Four’da görmek, muhtemelen kimse için pek sürpriz olmaz.
Peki nasıl oluyor da İspanyol ekipleri böylesine rekabetçi bir organizasyonu neredeyse her sene domine edebiliyorlar? Eurohoops Fırın, bugünkü serisinde bu sorunun cevaplarını arıyor.
1- İspanya Ligi Faktörü
Avrupa basketbolunun son dönemlerine baktığımız zaman başta ülkemiz Türkiye olmak üzere İtalya, Fransa ve Almanya gibi ülkelerin liglerinin yükselişte olduğunu görebiliyoruz. Buna rağmen ortada halen bariz bir gerçek var. İspanya, kalite ve rekabetilik düzeyi bakımından Avrupa’nın en iyi ligine sahip.
İspanya Basketbol Ligi’nde, yani Liga ACB’de yer alan 18 takımın 12”si, çeşitli Avrupa kupası organizasyonlarında mücadele ediyor. Üstelik bu 12 ekibin ‘neredeyse’ tamamı, şu sıralar yer aldıkları turnuvalarda son derece iddialı bir şekilde yollarına devam ediyorlar.
Basketbol Şampiyonlar Ligi’ndeki dört İspanyol ekibi Unicaja, Tenerife, Gran Canaria ve Joventut Badalona, kendi yerel liglerinde her hafta düzenli olarak zorluk seviyesi çok yüksek maçlara çıkıyorlar. Bunun yanı sıra bu dört kulübün tamamı, Avrupa kupalarında yer alma bakımından çok köklü bir geçmişe sahipler.
Bu kulüplerin böylesine rekabetçi bir ortama uyum sağlamış olmaları, hafta içi Basketbol Şampiyonlar Ligi mesaisi başladığı zaman oynadıkları rakiplere karşı mental ve fiziksel açıdan hazır olmalarına yol açıyor. Özellikle oyuncuların lig maçları sayesinde maç içerisinde sertlik ve yoğunluk seviyesinin artmasına alışmış olmaları, sahada farklı çözümler üretebilmelerine de epey yardımcı oluyor.
Bu noktada “Konu rekabetçilikse Basketbol Süper Ligi de son derece rekabetçi bir lig, o zaman bizim takımlarımız neden Basketbol Şampiyonlar Ligi’nde istikrarlı başarıyı yakalayamıyorlar?” diye düşünebilirsiniz. Bu sorunun cevabı için bir sonraki maddeye geçebiliriz.