by Melikşah Bayrav / info@eurohoops.net
Eurohoops Türkiye’nin Instagram hesabını takip etmek için tıklayın!
EuroLeague’in 2025-26 sezonunda şu ana kadar 14 maçlık bir süreci geride bıraktık.
Bu süreçte basketbolseverler olarak her sezon olduğu gibi heyecan dolu karşılaşmalara, etkileyici bireysel performanslara ve kıyasıya bir rekabete tanıklık ettik.
Elbette her yıl olduğu gibi yine sahadaki performanslarıyla parıl parıl parıldayan yıldızları görüyoruz. Bu isimler genellikle hem taraftarların, hem de basketbolseverlerin dilindeki asıl oyuncular oluyorlar.
Buna rağmen bir de madalyonun öteki yüzü var.
Bazı oyuncular vardır ki bazen oluşturulan “takım” olgusundaki konumlarıyla, bazen sahada istatistiklere geçmeyen çok kritik işlere imza atmalarıyla, bazen de sahadaki üstün mücadeleleriyle formasını giydikleri takımlara büyük katkı sağlarlar. Bu isimler bazen pek göz önünde olmazlar ama koçları için çoğu yıldıza bedeldirler.
Eurohoops, bugünkü serisinde her EuroLeague takımının bir X-Faktör oyuncusuyla karşınızda.
Fenerbahçe Beko – Bonzie Colson
Sezon Ortalamaları: 9.3 sayı, 3.3 ribaund, 0.9 asist, %46 üçlük
2024 yazında büyük beklentilerle Fenerbahçe Beko kadrosuna katılan Bonzie Colson, bu transferin resmiyete döküldüğü dönemde EuroLeague’in en gözde forvetlerinden bir tanesiydi. Maccabi Tel Aviv ile çok iyi bir yılı geride bırakan Colson, takımın ana oyuncularından biri olması beklentisiyle kadroya eklenmişti.
Buna karşın ABD’li forvetin Fenerbahçe Beko serüveni, tam olarak beklendiği gibi başlamadı. Maccabi‘nin yüksek tempolu hücum basketbolundan sonra yeni takımına adapte olmakta zorlanan Colson, zaman zaman etkili performanslar sergilese de geçtiğimiz sezon beklenen istikrarı yakalayamadı.
Özellikle sezonun son bölümünde dakikaları iyice azalan ABD’li forvet, Playoff ve Final Four’da da çok az süre alabildi.
Yine de bu yaz, Bonzie Colson’ın Fenerbahçe Beko kariyeri için yeni bir başlangıç niteliğindeydi. Nigel Hayes-Davis’in ayrılığı sonrası Colson’ın forvet rotasyonundaki sürelerinin artması, hepimizin beklediği bir şeydi. Açıkçası 29 yaşındaki oyuncu, şu ana dek bu süre ve rol artışını gayet iyi değerlendirdi.
Maç başına 17 dakika ile halen çok yüksek dakikalar almasa bile Bonzie, Fenerbahçe’nin en verimli oyuncularından biri konumunda. Geçen sezonu 6.5 sayı ortalamasıyla kapatan ABD’li oyuncu, bu sezon maç başına 17 dakikada 9.3 sayı atıyor.
Colson’ın oyunundaki en dikkat çekici yükselişlerden biri ise üçlüklerinde oldu. Geçen sezon maç başına çok fazla üçlük denememiş (2.5) olmasına karşın %35 gibi vasat bir yüzde tutturan Colson, bu sezon ise maç başına 2.7 denemede %46 gibi çok iyi bir isabet oranı yakalamış durumda.
Elbette Bonzie Colson’ın tek etkisi hücumda değil. Fiziksel yapısının da büyük katkısıyla çok etkili bir savunmacı olan Colson, Fenerbahçe’nin bu sezon şu ana dek EuroLeague’in en iyi savunma takımı olmasındaki başlıca pay sahiplerinden biri konumunda. Onun maçlara getirdiği sertlik ve enerji, koçu Saras Jasikevicius için vazgeçilemez bir noktada.
Anadolu Efes – Rolands Smits
Sezon Ortalamaları: 8.8 sayı, 3.9 ribaund, 0.9 asist, %65 ikilik
Açıkçası bu yazıyı geçen yıl yazıyor olsaydım rahatlıkla buraya Ercan Osmani’yi yazabilirdim. Buna karşın Ercan, bu sezon sergilediği harika performansla bir ‘X-Faktör oyuncu olmanın’ fazlasıyla ötesine geçti. Dolayısıyla hakkımı Rolands Smits’ten yana kullanıyorum.
Geçen sezon Anadolu Efes ile istikrarsız bir yılı geride bırakan Rolands Smits, açıkçası beklentileri karşılamakta zorlanmıştı. Hal böyle olunca Smits’ten bu sezon Ercan Osmani’nin ardından takımın ikinci dört numarası olması bekleniyordu.
Buna karşın sezonun gidişatı hiç bu şekilde olmadı. Takımın ana uzunu Vincent Poirier, yazın yaşadığı diz sakatlığı nedeniyle halen sahalara dönebilmiş değil. Poirier’in ‘back-up’ı’ olması hedefiyle kadroya eklenen Georgios Papagiannis ise çok talihsiz bir sakatlığın ardından sezonu kapattı.
Takımın diğer iki uzunu Kai Jones ve Brice Dessert ise açıkçası bu seviyelerde büyük roller almaya henüz hazır değiller. Hal böyle olunca Rolands Smits, bu sezon dört numaradan çok beş numaradan süre almak durumunda kaldı.
Bu noktada alışık olmadığı bir pozisyonda oynamadığını da düşünürsek Smits, şu ana dek kötü bir iş çıkarmadı. Sayı ortalamasını 6.8’den 8.8’e çeken Letonyalı forvet, maç başına 3.9 denemede %65 gibi çok iyi bir ikilik yüzdesine de sahip. Ayrıca Smits, geçen hafta Real Madrid karşısında attığı 21 sayıyla EuroLeague’deki kariyer rekorunu egale etti.
Hal böyle olunca Rolands Smits, bu sezon şu ana dek takımı için tam anlamıyla bir X-Faktör oyuncu oldu.
Panathinaikos – Jerian Grant
Sezon Ortalamaları: 5.9 sayı, 1.5 ribaund, 3.0 asist, %43 üçlük
Türk Telekom’da yakaladığı müthiş çıkışın ardından 2023 yazında yıl Panathinaikos‘a imza atan Jerian Grant, Ergin Ataman’ın takımı için ilk günden itibaren müthiş bir tamamlayıcı parça olmayı başardı.
Panathinaikos gibi kadrosunda Kendrick Nunn, Kostas Sloukas ve TJ Shorts gibi değerli top yönlendiricileri bulunduran takımlar için Grant gibi oyuncuların önemi çok büyük. Onun sahada olmadığı anlarda Panathinaikos, topa baskı yapmakta çok zorlanıyor.
Bunun net bir örneğini geçen hafta OAKA’da kaybettikleri Valencia maçında da gördük.
Sahada hem topla sürekli oynamadan da hücuma katkı yapabilen, hem de EuroLeague’in en özel savunmacılarından biri olan ABD’li oyuncu, 2024 senesinde şampiyonluğa uzanan yolda Nunn – Sloukas ikilisinin işlemesindeki en büyük pay sahiplerinden biri olmuştu.
Üstelik onun sahada olduğu anlarda Panathinaikos’un üç kısayla oynayabilme gibi bir lükse sahip olması, Jerian Grant’i koçu Ergin Ataman için takımın vazgeçilmezlerinden biri yapıyor.
Olympiakos – Alec Peters
Sezon Ortalamaları: 6.3 sayı, 1.7 ribaund, %46 üçlük
Kariyerinde yıllardır Olympiakos için ter döken Alec Peters, özellikle Sasha Vezenkov’un NBA yolcusu olduğu sezonda sergilediği müthiş performansla adından epey söz ettirmişti.
Vezenkov’un NBA’den dönüşü sonrası süreleri belirgin şekilde azalsa bile Peters, halen takımı için önemli bir oyuncu.
Bu sezon yalnızca ortalama 12 dakika sahada kalan ABD’li forvet, buna rağmen 12 dakikada 6.3 sayı ortalamasına sahip. Peters’ın çok özel bir şutör oluşu, sahada olduğu her an rakiplerin savunma konsantrasyonunu dağıtabilmesini sağlıyor. Bu da elbette Olympiakos gibi saha yerleşiminin ve top paylaşımının çok belirleyici olduğu bir takım için önemli bir faktör.
Real Madrid – Chuma Okeke
Sezon Ortalamaları: 6.3 sayı, 3.9 ribaund, %50 üçlük
Açıkçası NBA’den direkt olarak EuroLeague’e geçiş yapan oyuncuların büyük kısmının adapte olmakta zorlandığını görüyoruz. Real Madrid ise bu sezon bu bağlamdaki şanslı takımlardan bir tanesi.
Yazın NBA’den takıma katılan Trey Lyles, bildiğiniz üzere şu an EuroLeague’in en değerli oyuncularından biri. Bir diğer isim Chuma Okeke ise her ne kadar Lyles kadar gösterişli ortalamalara sahip olmasa bile çok verimli bir performans sergiliyor.
Real Madrid’de bu sezon Mario Hezonja’nın istikrarsız görüntüsünün Gabriel Deck ve Alberto Abalde’nin etkisizliğiyle birleşmesi, forvet rotasyonundan beklenen katkının gelmemesine sebep oldu. Bu noktada ise Chuma Okeke devreye girdi.
Maç başına 16 dakika süre alan Okeke; 3 ve 4 numarada oynayabilmesi, savunmaya sertlik getirmesi, ribaund katkısı ve üçlük yüzdesiyle tam anlamıyla bir X Faktör. 16 dakikada neredeyse 4 ribaund ortalaması tutturan Nijeryalı forvet, üçlüklerde ise maç başına 2.9 denemeyle %50 gibi müthiş bir yüzdeye sahip.
Barcelona – Dario Brizuela
Sezon Ortalamaları: 6.5 sayı, 1.0 ribaund, 1.5 asist
Barcelona’daki üçüncü sezonunu geçiren Dario Brizuela, açıkçası sezona koç Joan Penarroya yönetiminde pek iyi bir başlangıç yapamamıştı. Buna karşın Xavi Pascual’in göreve gelişi, Brizuela’nın performansında büyük bir etki yaptı.
Keskin bir üçlük tehdidine sahip olması ve dripling üzerinden kendi şutunu yaratabilmesi, Brizuela’yı Barça hücumu için tam anlamıyla bir X-Faktör yapıyor. Özellikle son iki maçta rolü belirgin bir artış gösteren tecrübeli skorer, bunun hakkını da fazlasıyla verebildi.
İki hafta önce ASVEL’e karşı 12 sayıyla oynayan Brizuela, geçtiğimiz hafta ise zorlu Kızılyıldız deplasmanında sadece 14 dakika oynamasına karşın 17 sayı buldu. 14 dakikaya 3 üçlük isabeti sıkıştıran İspanyol skorer, Kevin Punter ve Will Clyburn’ün yanında çok iyi bir tamamlayıcı parça oldu.
Zalgiris – Azuolas Tubelis
Sezon Ortalamaları: 10.5 sayı, 4.6 ribaund, %40 üçlük
Litvanya basketbolunun son dönemdeki gözdelerinden biri olan Azuolas Tubelis, kariyerinde müthiş bir yükseliş içerisinde. Rytas Vilnius altyapısından yetişen ve sonrasında üç senesini NCAA’de geçiren 23 yaşındaki oyuncu, ABD’den döndükten sonra harika bir çıkış yakaladı.
Geçen sezon Rytas Vilnius kadrosunun en önemli oyuncularından biri olan Tubelis, bu yaz ise Zalgiris‘in yolunu tuttu. Kariyerinde ilk kez EuroLeague tecrübesi yaşamasına karşın genç oyuncu, bu yeni maceraya çok hızlı başladı.
2.08 boyunda ve iri fizikli bir oyuncu olmasına karşın Tubelis, topu soluna vurduğunda çembere atak edebiliyor. Buna ek olarak keskin bir şutör olan genç oyuncu, bu sezon EuroLeague’de %40 gibi verimli bir yüzdeye sahip. Ayrıca yüksek oyun motoru sayesinde geçiş hücumlarında çok erken pozisyon alabilmesi, onu Zalgiris hücumları için çok değerli kılıyor.
Hal böyle olunca dört numara rotasyonunda Dustin Sleva’nın önüne geçen Azuolas Tubelis, bu sezonki etkili performansıyla Zalgiris için tam anlamıyla bir X Faktör oldu.
AS Monaco – Matthew Strazel
Sezon Ortalamaları: 8.5 sayı, 1.9 ribaund, 3.2 asist
Geçtiğimiz sezon kulüp tarihinde ilk kez EuroLeague finaline yükselen AS Monaco, bu yaz kısa rotasyonunda Jordan Loyd ile yollarını ayırma kararı aldı. Bu ayrılığın üzerine koç Vassilis Spanoulis, genç oyuncusu Matthew Strazel’in sürelerini arttırdı.
Açıkçası bu değişiklik, şu ana dek Monaco’ya çok iyi geldi. Her ne kadar hücumda Loyd kadar yetenekli bir oyuncu olmasa bile Strazel, özellikle savunmasıyla Mike James ve Elie Okobo’nun yanında çok daha iyi bir tamamlayıcı.
Bu sezon artan sürelerinin hakkını veren Fransız oyun kurucu, hücumda ve savunmada çok verimli bir performans ortaya koyuyor. EuroLeague’in en iyi topa baskı yapan kısalarından biri olan Strazel, hücumda ise 8.5 sayı ortalamasıyla James ve Okobo ikilisini destekliyor.
Kızılyıldız – Ebuka Izundu
Sezon Ortalamaları: 8.0 sayı, 3.8 ribaund, %69 ikilik
Geçen sezon ülkemizde Galatasaray formasını terleten Ebuka Izundu, takımının Basketbol Şampiyonlar Ligi’nde final oynamasında çok büyük pay sahibi olmuştu.
Bunun üzerine Kızılyıldız’ın radarına giren Nijeryalı uzun, kariyerinde ilk kez EuroLeague sahnesine adımını attı.
Bu sezon maç başına 14 dakika süre alan Izundu, ‘back-up’ uzun olarak çok iyi bir iş çıkarıyor. Hücumda özellikle atletizmi ve çabucak çembere devrilebilmesi sayesinde çok iyi bir ikili oyun tamamlayıcısı olan Nijeryalı pivot, bu sezon %69 gibi harika bir ikilik yüzdesine sahip.
Savunmada ise hem switch sonrası kısanın karşısında kalabilen, hem de çemberi koruyabilen Ebuka Izundu, hiç şüphesiz EuroLeague’de sezonun en değerli rol oyuncularından bir tanesi.
Valencia – Brancou Badio
Sezon Ortalamaları: 12.5 sayı, 1.7 ribaund, %78 ikilik (!)
Bir sezonluk aranın ardından bu yıl EuroLeague’e geri dönen Valencia, şu ana dek lige renk katan takımlardan biri oldu. Geçen sezonki Paris’i andıran şekilde çok tempolu bir basketbol oynayan İspanyol ekibi, EuroLeague’de yeni sezona çok iyi bir başlangıç yaptı.
Koç Pedro Martinez’in aşırı yüksek tempoya dayalı hücum anlayışı, Valencia’da özellikle kısalara fazlasıyla yaradı. Bu noktada en çok öne çıkan isimlerden biri ise Brancou Badio oldu.
Geçen sezon Valencia’nın EuroCup’taki önemli oyuncularından biri olan Senegalli skorer, bu sezon EuroLeague’de ise performansını daha da arttırmayı başardı. Maç başına 16 dakika süre alan Badio, aldığı kısıtlı süreye rağmen 12.5’lik sayı ortalamasıyla takımın en skorer oyuncularından bir tanesi.
Topla çok çabuk bir oyuncu olan ve patlayıcı bir ilk adıma sahip olan Badio, özellikle takımının geçiş hücumlarındaki en önemli kozu durumunda. Açık sahada topla çok çabuk mesafe katedebilen Senegalli guard, bir anda çemberde biterek kolay sayı fırsatları bulabiliyor.
Bu sezon maç başına 3.3 ikilik denemesinde %78 gibi inanılmaz bir yüzdeye sahip olan Brancou Badio, koçu Pedro Martinez için tam anlamıyla bir X-Faktör.
Hapoel Tel Aviv – Collin Malcolm
Sezon Ortalamaları: 7.1 sayı, 3.4 ribaund, 1.4 asist, %44 üçlük
Geçen sezon Paris formasıyla kariyerinde ilk kez EuroLeague sahnesinde boy gösteren Collin Malcolm, dış şut tehdidi ve forvetten top yönlendirebilmesiyle takımı için tam bir X-Faktör olmuştu.
Bu yaz Paris’ten ayrılarak Hapoel Tel Aviv’in yolunu tutan ABD’li forvet, benzer bir performansı yeni takımında da sergiliyor.
Malcolm, Hapoel’in neredeyse tamamen bire birlere dayalı hücum düzeni için çok önemli bir konumda. Takımın belki de en güvenilir sabit şutörü olan Malcolm, forvetten bulduğu üçlüklerle takımının bire birler için alan açmasına fayda sağlıyor.
Ayrıca ribaundlara ve top yönlendirmeye de önemli bir katkı yapan Collin Malcolm, şu ana dek tıpkı geçen sezon olduğu gibi EuroLeague’in değerli rol oyuncularından biri oldu.
Olimpia Milano – Armoni Brooks
Sezon Ortalamaları: 11.8 sayı, 3.4 ribaund, 1.4 asist, %44 üçlük
Olimpia Milano, bu sezon bir kez daha çalkantılı bir süreçten geçiyor. Yazın büyük beklentilerle Marko Guduric‘i kadrosuna katan Milano, devam eden sakatlığı nedeniyle ciddi bir süre Guduric‘ten tam verim alamadı. Bir diğer yeni transfer Lorenzo Brown da sakatlığı nedeniyle sadece üç maça çıkabildi.
Hal böyle olunca Milano’nun ayakta kalabilmesi için kısa rotasyonunun diğer parçalarının sorumluluk alması gerekiyordu. Bu noktada Armoni Brooks, şu ana dek gayet iyi bir iş çıkardı.
Takımdaki ikinci senesini geçiren ABD’li skorer, geçen sezon pek istikrarlı bir görüntü ortaya koyamamıştı. Bu sezon ise performansını arttıran Brooks, takımının en verimli oyuncularından biri konumunda.
Maç başına 19 dakikada 11.8 sayı ortalaması tutturan ABD’li skorer, takımının en skorer üç oyuncusundan biri. Buna ek olarak yay gerisinden maç başına 5.5 denemede bulunan Brooks, %44 ile deneme sayısına göre çok etkili bir isabet oranı tutturdu.
Dubai – Boogie Ellis
Sezon Ortalamaları: 10.4 sayı, 2.0 ribaund, 1.2 asist, %39 üçlük
EuroLeague’in yeni takımı Dubai, yazın kadrodunu Dzanan Musa gibi ses getiren bir takviyeyle güçlendirdi. Buna karşın Musa’nın yaşadığı diz sakatlığı, şu ana dek sadece 2 maçta süre alabilmesine yol açtı.
Hal böyle olunca Dubai, Musa’nın yokluğunun etkisini daha az hissedebilmek adına kadrosuna bir skorer takviyesi yapmak istedi. Bu noktada başvurulan isimse Avrupa’daki ilk senesini geçiren ABD’li skorer Boogie Ellis oldu.
Sezona ALBA Berlin forması ile çok hızlı bir başlangıç yapan 24 yaşındaki oyuncu, bunun üzerine kısa süre içerisinde Dubai’nin yolunu tutarak EuroLeague sahnesine adımını attı. Açıkçası genç skorer, Avrupa’daki ilk senesini geçiriyor olmasına karşın bu yeni serüvene hiç fena başlamadı.
Şu ana dek çıktığı beş maçta 17 dakika ortalamayla sahada kalan Ellis, bu sürede 10.4 sayı ortalaması tutturdu. Kısa süre içerisinde takımın en skorerleri arasına giren ABD’li skorer, açıkçası Musa’nın yokluğunun etkisinin biraz da olsa azalmasına yardımcı oldu.
Partizan – Isaac Bonga
Sezon Ortalamaları: 8.4 sayı, 5.3 ribaund, 1.1 asist, 1.0 top çalma
Ne yazık ki bu yaz EuroBasket finalinde yakından gördüğümüz üzere Isaac Bonga, çok değerli bir oyuncu. Bayern Münih formasıyla yakaladığı çıkışın ardından Partizan’daki ikinci sezonunu geçiren Alman forvet, EuroLeague’in en değerli rol oyuncuları arasına girmiş durumda.
Bayern dönemine kıyasla şutunu çok geliştiren Bonga, özellikle köşelerden ve forvetten denediği sabit şutlarda çok verimli bir görüntü ortaya koyuyor. Savunmasının yanına şutunu da eklemesi, Bonga’nın oyuncu olarak değerini ikiye katlamış durumda.
Bildiğiniz üzere Isaac Bonga, EuroLeague’in en elit savunmacılarından bir tanesi. Atletizmi ve pozisyon bilgisi sayesinde birden beşe kadar her pozisyonu savunabilen Bonga, buna ek olarak yardım savunmalarında ve topa baskıda da harika bir iş çıkarıyor.
Açıkçası Isaac Bonga, bu sezon Partizan kaosunun içerisinde biraz harcanıyor. Daha yarışmacı bir takımın formasını giydiği takdirde Bonga’nın sahadaki etkisi, çok daha bariz gözükebilir.
Virtus Bologna – Matt Morgan
Sezon Ortalamaları: 12.8 sayı, 1.1 ribaund, 1.1 asist, %62 ikilik
Ülkemizde daha önce Konyaspor formasıyla izlediğimiz Matt Morgan, son iki sezondur Virtus Bologna ile EuroLeague sahnesine adım atmış durumda.
Geçen sezon tıpkı takımı gibi istikrarsız bir performans sergileyen Morgan, bu sezon ise bambaşka bir görüntüde.
Maç başına sadece 17 dakika süre almasına karşın ABD’li skorer, maç başına 12.8 sayı ortalamasıyla Carsen Edwards’tan sonra takımın en skoreri konumunda. Takımın en çok süre alan sekizinci oyuncusu olmasına rağmen Morgan, müthiş bir verimlilik ortaya koyuyor.
Oyuna sıklıkla kenardan gelerek dahil olan Morgan, Edwards kenara alındığında takımın skor yükünü sırtlıyor. Sahada çembere atakları, çabukluğu ve dripling üzeri şutlarıyla öne çıkan Matt Morgan, Virtus Bologna kadrosu için tam bir X-Faktör.
Paris Basketball – Jared Rhoden
Sezon Ortalamaları: 10.3 sayı, 5.0 ribaund, 1.0 asist, 1.3 top çalma, %58.3 üçlük!
Geçen sezon EuroLeague serüvenine çok hızlı bir başlangıç yapan Paris Basketball, Playoff biletini alarak beklentilerin üstüne çıktı. Bunun üzerine yazın Paris kadrosu, tam anlamıyla yağmalandı.
Hal böyle olunca Paris, bu yaz çok ciddi bir kalite kaybı yaşadı. Yeni sezona da istikrarsız başlayan Fransız ekibi, sezon içerisinde üç numara rotasyonuna Jared Rhoden eklemesini yaptı.
Kariyerinde ilk kez Avrupa basketboluna adım atan 26 yaşındaki forvet, açıkçası Paris’in aşırı yüksek tempolu hücum düzenine çok iyi uyum sağladı. Çok keskin bir dış şut tehdidine sahip olan ABD’li oyuncu, ribaundlara da çok ciddi katkı yaptı.
Şu ana dek çıktığı üç maçta ortalama 18 dakika sahada kalan Rhoden, bu süre içerisinde 10.3 sayı ve %58.3 üçlük isabet oranı gibi dikkat çekici ortalamalar yakaladı. Kısa rotasyonundaki Nadir Hifi ve Justin Robinson ikilisinin yanına iyi uyum sağlayan Jared Rhoden, Paris için tam bir X-Faktör oldu.
Bayern Münih – Johannes Voigtmann
Sezon Ortalamaları: 6.4 sayı, 5.4 ribaund, 2.4 asist, 1.0 top çalma
Açıkçası şu sıralar Bayern Münih için EuroLeague sezonu hiç iyi gitmiyor. Hal böyle olunca Alman ekibinin kadrosunda net bir X-Faktör bulabilmek de kolay değildi.
Buna karşın takımın tecrübeli uzunu Johannes Voigtmann, profili itibariyle bu tanıma uyabilecek bir oyuncu. EuroBasket’te yaşadığı sakatlık nedeniyle sezonun ilk dokuz maçını kaçıran Voigtmann, döner dönmez katkı sağlamaya başladı.
2.11’lik boyuyla hem dört, hem de beş numaradan süre alabilen Voigtmann, kariyerinin son yıllarında pasörlüğünü ciddi şekilde geliştirdi. Maç başına 2.4 asist yapan tecrübeli uzun, özellikle kısa devrilmeler üzerinden takım arkadaşlarını besleme konusunda EuroLeague’in en etkili uzunlarından bir tanesi.
Baskonia – Kobi Simmons
Sezon Ortalamaları: 10.6 sayı, 1.6 ribaund, 3.7 asist
EuroLeague’in köklü kulüplerinden Baskonia, açıkçası kadro kalitesi bakımından tarihinin en kötü dönemlerinden birini geçiriyor. Markus Howard’ın akılalmaz düşüşünün yanına takımın ana oyun kurucusu Trent Forrest’ın sakatlığının da eklenmesi, Bask ekibini takviye arayışına itti.
Bu noktada başvurulan isimse ABD’li oyun kurucu Kobi Simmons oldu. Geçen sezonu Çin Ligi’nde geçiren ve kariyerinde EuroLeague’e ilk kez adım atan Simmons, açıkçası şu ana dek fena bir görüntü çizmedi.
Özellikle çembere ataklarda durdurulması çok güç bir oyuncu olan 28 yaşındaki Simmons, maç başına 21 dakikada ortalama 10.6 sayıyla takımın en skorer ikinci ismi (sadece iki maça çıkan Forrest’ı saymazsak) konumunda.
Yine de bu performans, şu ana dek Baskonia’nın sezonunun iyi gitmesi için pek yeterli olmadı.
ASVEL – Zac Seljaas
Sezon Ortalamaları: 9.8 sayı, 3.5 ribaund, 1.4 asist
Geçen sezon Würzburg formasıyla Basketbol Şampiyonlar Ligi’nin en dikkat çeken yetenekleri arasına giren Zac Seljaas, açıkçası bu performansı itibariyle sıçrama yapması beklenen bir oyuncu. Yazın ASVEL’e imza atan ABD’li forvet, kariyerinde ilk kez EuroLeague sahnesine çıkma fırsatını buldu.
Her ne kadar takımı için sezon kabus gibi ilerlese de Seljaas, bireysel olarak EuroLeague serüvenine gayet iyi bir başlangıç yaptı. Hücumda adeta can çekişen ASVEL’in en verimli oyuncularından biri olan ABD’li forvet, özellikle çok keskin üçlük tehdidiyle dikkat çekiyor.
Topu elinden çok çabuk çıkarabilen ve köşe üçlüklerinde çok verimli gözüken Seljaas, EuroLeague’in en değerli şutörlerden bir tanesi. Hal böyle olunca ASVEL’in EuroLeague’deki günleri sayılı gözükse bile Zac Seljaas, bir süre daha kendine ligde şans bulabilir.
Maccabi Tel Aviv – TJ Leaf
Sezon Ortalamaları: 9.7 sayı, 5.2 ribaund, 1.2 asist, %62.5 ikilik
Açıkçası Maccabi Tel Aviv için sezon, geçen hafta deplasmanda aldıkları Zalgiris galibiyetine kadar tam anlamıyla kabus gibi geçiyordu. Uzun süren tartışmalardan sonra koç Oded Kattash ile yola devam kararı alan Maccabi, hiç değilse ASVEL kadar kötü olmayacağının sinyallerini verdi.
Bu kaotik ortamda şu ana dek öne çıkan isimlerden biri ise TJ Leaf oldu. Üç senelik Çin Ligi serüveninin ardından Maccabi ile EuroLeague’e ilk adımını atan ABD’li dört numara, bu yeni serüvene hiç fena başlamadı.
Maç başına 5.2 ribaund gibi önemli bir ribaund katkısı yapan Leaf, ayrıca boyalı alanda önemli bir skor tehdidi oluşturuyor. Bu sezon maç başına 14.2 verimlilik puanı ortalamasıyla oynayan 28 yaşındaki oyuncu, bu alanda Jaylen Hoard’dan sonra takımının en çok öne çıkan ikinci ismi konumunda.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!
EuroLeague gündemindeki son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!