24/Kas/16 11:50

Çağlar Savaşı: Sarunas Jasikevicius vs. Milos Teodosic!

24 Kas 2016 2016-11-24T14:43:00+00:00.

Bugra Uzar

- 24 Kas 2016

Eurohoops.net

By Nikos Varlas/ varlas@eurohoops.net

Eurohoops’un yaratıcı düşünceye sevk eden ve basketboldan değişik bir bakış açısıyla keyif almanızı sağlayacak özel köşe yazısı dizilerinden birine hoş geldiniz!  Bu yazıda, şimdiki oyuncularla geçtiğimiz dönemlerdeki oyuncuları eşleştirmeye çalışıyoruz ancak onları kıyaslamıyoruz.

Her oyuncu eşsizdir -tıpkı her insan gibi- ve kıyaslamalar hiçbir zaman tam olmuyor, özellikle de basketbolun geçtiğimiz on yıldan bu yana ne kadar değiştiği düşünüldüğünde bu hepten zorlaşıyor.

Bu köşede, 2000’lerde kariyerinin zirvesinde olan oyuncularla, ya şu anda kariyerinin zirvesinde olan ya da önümüzdeki beş yıl içerisinde patlama yapacak 2010-2020 on yılına ait oyuncuları taraf tarafa anlatıyoruz! Bu eşleşmede süperstarlardan rol oyuncularına ve her kesimden atleti analiz edeceğiz. Çünkü geçtiğimiz on yıldan başka bir oyuncuyu anımsatan oyuncuları değerlendirmek her zaman keyifli olmuştur! Okuyucularımızın seçimlerimize katılıp katılmama hakları tabii ki mevcut. Katılmadığınızda, düşüncelerinizi duymak ve bir sonraki seçimlerimizde bunlara dikkat etmek bizi mutlu eder. Tadını çıkartın!

Bu yazımızda Turkish Airlines EuroLeague’in iki büyük ismini ele alacağız ve her ikisinin de global etkisi çok büyük! İki inanılmaz oyuncu ve saha generalinden bahsediyoruz. Bu iki isim aynı on yıl içerisinde rakip olarak karşı karşıya gelmiş olsalar da kariyerlerinin zirvesi ve sahadaki dominantlıkları farklı on yıllara denk geliyor.

Bayanlar ve baylar, Sarunas Jasikevicius ve Milos Teodosic’den bahsediyoruz! Dünyanın en önemli basketbol okullarından ikisinin en yetenekli ve en karizmatik ürünlerinden ikisi. Litvanya ve Sırbistan, ya da romantikler için daha da basketbol terimi kullanacak olursak tarihi Plavi okulu!

Şampiyonlukları karşılaştırmıyoruz, bir beraberlik ya da birisi diğerinden daha iyi de demeyeceğiz. Sadece birçok ortak özelliği bulunan bu iki harika oyun kurucunun muhteşemliklerini göstereceğiz!

Sarunas Jasikevicius (1976/1.93 metre, Point Guard)

Uzun bir kariyerin ardından muhteşem Litvanyalı ve EuroLeague efsanesi artık Zalgiris Kaunas’ın başantrenörü ve ilk izlenimler onun saha generali olarak elde ettiği harika kariyeri takım benchinde de sürdürebileceğini gösteriyor!

Saras EuroLeague’de 12 sezon boyunca 6 farklı takım forması giydi: FC Barcelona Lassa, Maccabi FOX Tel Aviv, Panathinaikos Superfoods Athens, Fenerbahçe Istanbul, Lietuvos Rytas Vilnius, tekrar Panathinaikos ve tekrar Barcelona ve son olarak da veda şarkısı memleketi Zalgiris‘tte söylendi! Jasikevicius, üç farklı takımla toplamda dört EuroLeague şampiyonluğu yaşadı ve Avrupa basketbol tarihinde bunu başarabilen tek isim o!

Bir basketbol bilgisayarı, büyük ve kuvvetli bir liderlik özelliği bulunan oyun kurucunun gerçek tanımı. Sporun temelleri konusunda mükemmel bir bilgiye sahip (top sürme, pas, şut) ve hem bunları kullanma konusunda hem de sahada karar alma konusunda harika içgüdülere sahip.

Savunmada ortalama bir oyuncuydu ama hücumda komple bir isimdi ve her türlü rakip savunma için büyük bir problemdi! İkili oyunların uzmanıydı, oyunları “okuma” ve sahanın her yerine her şekilde pas verme konusunda doğal bir yeteneği vardı. Tartışmasız tarihin gördüğü en iyi pasörlerden birisiydi!

Sayı üretme konusunda da oldukça etkiliydi. Üç sayı çizgisinin gerisinden ister dribling üzerinden olsun isterse nokta şutörü olarak olsun sürekli bir tehditti. Harika bir orta mesafe şut yeteneği vardı ve bu da onu daha tahmin edilemez bir oyuncu yapıyor ve ikili oyunlarda ekstra seçenekler veriyordu. İçeriye drivelar onun üçüncü seçeneğiydi ve nadiren serbest atış karçıran bir oyuncuydu!

Genel olarak inanılmaz başarılı bir kariyer geçirdi ve EuroLeague’in modern tarihinin en iyi guardları arasında yer alıyor. Hatta Avrupa basketbolunda yer almış en iyi oyunculardan birisi.

Kariyer istatistikleri ve başarıları

EuroLeague’de 12 sezon yer alan ve altı farklı takımla 226 maça çıkan Saras, kariyerini şu ortalamalarla tamamladı: 10.4 sayı (toplam 2,343 sayı), 3.3 asist ve 1.6 ribaunt.

İki sayılık atışlarda %50.9, üç sayılık atışlarda %39.4 ve serbest atışlarda da %92.3 gibi inanılmaz bir yüzde yakaladı! Bu emekli olan oyuncular arasındaki en yüksek ortalama ve aktif oyuncular arasında da sadece geçtiğimiz yılın EuroLeague MVP’si Nando De Colo daha yüksek ortalamayla serbest atış atıyor (%92.6).

Yedi sezonda üç farklı takımla dört EuroLeague şampiyonluğu kazandı: Barcelona (2003), Maccabi (2004, 2005), ve Panathinaikos (2009). İki kez EuroLeague’in en iyi beşine seçildi (2004, 2005) ve 2005’te Moskova’daki Final Four’da MVP oldu.

At an international level he has won three medals: bronze in the 2000 Sydney Olympics, gold in EuroBasket in 2003, where he was also the MVP and bronze in the 2007 EuroBasket.

Milos Teodosic (1987/1.95 metre, Point Guard)

Sırbistan’ın son 15 yılda ortaya çıkarttığı en iyi guard. 29 yaşındaki Teodosic, şimdiden EuroLeague’deki 10. sezonunda ve iki farklı takım forması giydi. Dört yıl boyunca Olympiacos‘ta oynadı ve altı sezondur da son şampiyon CSKA Moskova forması giyiyor.

O da çok ender bulunan bir oyuncu ve çok eşsiz basketbol içgüdülerine sahip. Jasikevicius gibi o da basketbolun temelleri konusunda mükemmel bir bilgiye sahip. Öldürücü bir şutör, müthiş bir top hakimiyeti var ve muhtemelen modern EuroLeague tarihinin gördüğü en tahmin edilemez ve en etkileyici pasör!

Teodosic sadece sonuçlar sebebiyle değil aynı zamanda paslarının stili ve çeşitliliğiyle de büyük takdir topluyor. Daha önce hiçbir oyuncu Sırp oyuncunun yaptığı asistleri denemedi. Yıldız oyun kurucu aynı zamanda hem yönetici hem de bitirici olabiliyor ve bunları çok yüksek seviyede başarıyor.

O da Litvanyalı efsane gibi ister dribling üzeri olsun ister nokta şutörü olarak olsun harika bir üçlükçü. Çok istikrarlı bir orta mesafe şutörü ve son birkaç yıldır fiziksel açıdan daha küçük guardlara karşı alçak posta gidiyor. Drivelar da skor konusunda onun üçüncü alternatifi ve Jasikevicius gibi savunma onun da uzmanlığı değil.

Son birkaç yılda Dimitrios Itoudis’le çalışarak savunmada vücudunu feda etme konusunda kendisini geliştirdi ve bu sayede savunmadaki efektifliği de arttı. Teodosic’e bir etiket vermek istesek bu sadece onun oyun kurucu yetenekleriyle olmazdı ve şu anda kariyerinin zirvesinde olan bir oyuncu olarak EuroLeague’de izlemesi en keyifli oyuncu o derdik!

Kariyer istatistikleri ve başarıları

Teodosic şu anda kariyerinin bu noktasında Jasikevicius’tan 10 maç daha az yaptı. İstatistiklerinin ne kadar benzer olduklarına bakın! Şu ana kadar 216 maça çıkan Sırp guard, ligde şu ortalamaları yakaladı: 11.4 sayı (2,462), 4.6 asist ve 2.4 ribaunt! İki sayılık atışlarda %51.7, üç sayılık atışlarda %37.3 ve serbest atış çizgisinden de %87.3’le oynuyor.

Mayıs’ta Berlin’de ilk EuroLeague şampiyonluğunu kazandı ve 2010’la 2016 yıllarında EuroLeague’in en iyi beşine seçildi. 2010’da Olympiacos formasıyla 23 yaşında ligin MVP’si olmuştu. 2012 ve 2013’te de EuroLeague’in en iyi ikinci beşine seçildi.

Uluslararası seviyede ise 2009’dan bu yana Sırbistan milli takımının tartışmasız lideri oldu. Jasikevicius gibi onun da üç madalyası var! 2009 EuroBasket’inde gümüş, 2010 FIBA Dünya Şampiyonası’nda gümüş ve Rio’daki son Olimpiyat Oyunlarında da gümüş madalya kazandı. Son iki turnuva olan Dünya Şampyonası ve Olimpiyatlarda en iyi oyun kurucu seçildi.

Farklılıklar var mı?

Bu yazıda kariyerlerindeki başarıları kıyaslamıyoruz. Bu her iki oyuncunun da oynadıkları takımlara, rakiplerine, takım arkadaşlarına ve şartlara bağlı. Onları ayrı ayrı değerlendiriyoruz ve onların oyuncu profillerini ve teknik özelliklerini

En önemlisi Jasikevicius ve Teodosic’in oynadıkları basketbol, güçlü yanları ve zayıf yanları konusunda büyük farklılıkları yok. Litvanyalı yarı saha oyununu domine etmeyi başardı, bir takımın lideri olduğunda karar alma ve reaksiyon verme konusunda çok iyiydi. Maccabi yıllarında üst üste iki EuroLeague şampiyonluğu kazandıkları yıllarda hızlı hücumlarda takımını yüksek hıza ulaştırmıştı.

Dominant yıllarında Litvanyalı, karar verme konusunda Sırp’tan daha iyi ama Teodosic de son iki sezon da bu konuda kendini çok fazla geliştirdi. Belki de aralarındaki en büyük farklılık birinin açık renk saçlara diğerinin de koyu renk saçlara sahip olması!

Benzerlikler: Aynı stil ve DNA, çok yüksek IQ’lu virtüözler!

Öte yandan benzerlikleri ise çok fazla. Belki de çok çok fazla! Her ikisi de oyun kurucu, her ikisi de ikili oyunların kralı, çok iyi şutörler ve inanılmaz pasörler! Saras ve Milos kusursuzluklarını basketbol antrenmanlarına, basketbol IQ’larına ve her ikisinin de sahip olduğu eşsiz oyun görüşüne borçlular. Her ikisinin de atletik özellikleri yok ki bu da benzer.

Oyuna olan büyük etkileri, takım arkadaşlarını daha iyi yapma ve takımlarına sahip çıkma yetenekleri, derin içgüdüleri ve sanatsal pasları onları bir yapan özellikler ve bunlar da onları Avrupa basketbol tarihinde eşsiz isimler haline getiriyor.

Birisi 2000-2010 yılları arasını domine ederken diğeri de şu anda şampiyonluklar kazanıp en iyi basketbolunu oynuyor! Her ikisi de aynı kategoride yer alıyor: elit oyuncular, ilham veren sanatçılar ve izlemesi keyif veren basketbol virtüözleri!

DNA’ları ve stilleri kesinlikle ülkelerinden ve yer aldıkları basketbol okullarından etkiler içeriyor. Gerçekten, eğer birisi Milos Jasikevic ve bir başkası da Sarunas Teodocius olsaydı kim şaşırırdı?