Nikola Kalinic: Kızılyıldız’ın Saha İçindeki Kalbi

29/Ara/21 09:43 Aralık 29, 2021

Meliksah Bayrav

29/Ara/21 09:43

Eurohoops.net

Kızılyıldız’ın yıldızı Nikola Kalinic, sezonun bu kısmına kadarki olan performansıyla göz dolduruyor.

by Melikşah Bayrav / info@eurohoops.net 

Nikola Kalinic, 2015-16 sezonu yazında hiç de az olmayan bir bonservis bedeli karşılığında Kızılyıldız’dan Fenerbahçe Beko’ya transfer olduğunda çoğu kişi bu transfer karşısında şaşkınlığa uğramıştı.

Hemen hemen herkes oyuncunun performansından hemfikir olsa da ödenen bonservis ücreti, akıllarda soru işaretleri bırakıyordu. Üstelik oyuncunun yaşı da çok genç değildi.

Bu soru işaretleriyle Sarı Lacivert formalı kariyerine başlayan Kalinic o sezon, özellikle playoff dönemi yaklaşırken performansını iyice arttırarak Fenerbahçe Beko’nun sezonu EuroLeague finalisti olarak tamamlamasında büyük rol oynamıştı. Dönemin koçu Zeljko Obradovic‘le birlikte oyununda bambaşka bir boyuta atlayan Kalinic, Fenerbahçe kariyerini tamamladığında arkasında fazlasıyla başarılı bir miras bırakmıştı.

2020-21 sezonunda Valencia‘yla anlaşan Kalinic, takım olarak olmasa da bireysel olarak fazlasıyla başarılı bir sezonu daha geride bırakmıştı. 2021-22 sezonu için ismi Real Madrid‘le anılırken sürpriz bir şekilde Kızılyıldız’la sözleşme imzalayıp “yuvaya” döndü.

Sezonun bu noktasına kadar Kızılyıldız, Dejan Radonjic önderliğinde beklentileri fazlasıyla aşarken, Kalinic de oyunun her iki tarafında Sırp koçun oluşturmuş olduğu bu yapının en önemli parçası olarak göze çarpıyor.

Bir Lider Olarak Nikola Kalinic

Nikola Kalinic’in halihazırda geçiriyor olduğu sezonu anlatırken kullanmamız gereken ilk kelime “lider” olmalı. Kızılyıldız’ı bu sezon izlerken gözümüze ilk çarpan şey, 30 yaşındaki oyuncunun hem hücumda hem de savunmada adeta saha içindeki bir koç gibi takım arkadaşlarını yönlendirmesi oluyor.

Bu sezon özel bir iş çıkaran Kızılyıldız savunmasının ana parçası olan Kalinic, savunma aksar gibi olduğunda veya birileri yanlış konumlandığı anda oyunu okuma becerisi sayesinde bunu fark edip, takım arkadaşlarına almaları gereken pozisyonu işaret ediyor.

Hücum tarafında ise ortaya koyduğu liderlik ve omuzlarındaki yük savunmada olduğundan çok daha büyük. Sınırlı bir kaliteye sahip olan Kızılyıldız’da Kalinic, bu sezon hücumun açık ara en önemli faktörü konumunda. Aslında çok da alışık olmadığımız şekilde sürekli sorumluluk alan, en kritik anlarda en kritik şutları kullanmaktan çekinmeyen, en önemlisi de bu kritik atışlarda -her zaman olmasa da- isabet bulabilen bir konumda.

Hücumda oynanan ilk opsiyondan bir şey üretilemediğinde ve hücumun sıkıştığı anlarda toplu veya topsuz sorumluluk almaktan kaçmayan Kalinic, arkadaşlarına yeniden nasıl pozisyon almaları gerektiğini veya ne oynamalarını gerektiğini koç Radonjic’in saha içerisindeki bir asistanıymış gibi gösterebiliyor.

Sadece hücum sıkıştığında da değil, saha içerisinde herhangi bir ters eşleşme olduğu anda arkadaşlarına o eşleşmeyi gösterip oraya hücum etmeleri gerektiğini söylüyor.

 

Yukarıdaki pozisyon, Kalinic’in saha içi liderliğine dair en iyi örneklerden biri. Pozisyonda hücumdaki ilk opsiyondan bir şey çıkmayınca tepeye çıkıp topu alan Kalinic, Ognjen Kuzmic ve Austin Hollins’e ne oynamaları gerektiğini eliyle işaret ediyor. Kalinic’in işaretiyle Kuzmic’in Hollins’e topsuz perdesi sonrası pozisyon Hollins’in boş üçlük isabetiyle sonuçlanıyor.

Hücumda Çok Yönlülük

Nikola Kalinic, kariyerinin başında savunma yönünü daha fazla ön plana çıkarıyor, hücum tarafındaki defoları ise göze çarpıyordu. Fenerbahçe Beko’yla sözleşme imzaladığında hücumda çok yönlü bir oyuncudan ziyade alçak post aksiyonları ve çember çevresindeki bitiriciliği en büyük artılarıydı. Bugün ise komple bir profilden söz ediyoruz.

Nikola Kalinic‘in bu sezonki hücum performansını anlatmaya çalışırken ilk bahsetmemiz gereken taraf, çok yönlülük olmalı. Bu sezon nitelik açısından sınırlı bir takım Kızılyıldız. Kalinic, oyunun hücum tarafında masaya koyduğu birden çok özellikle kendisini bu yapıda ön plana çıkarıyor.

Aşağıdaki pozisyonda toplu oyuncuya forvetten perdeye giden Kalinic, perde sonrası devrilme becerisiyle hemen kısa devrilerek hücumda takımına ve kendisine 3’e 2’lik bir avantaj yaratmış oluyor:

 

 

İkili oyunlarda devrilen oyuncu olma özelliği dışında da tehdit yaratabilen Kalinic, bu sezon ikili oyun sonrası pası veren oyuncu olarak da öne çıkıyor. Yarı saha hücumunda hem tepeden hem de forvetten ikili oyun yönetme ve bitirme becerilerini bolca sergileyebiliyor. Bu sezon 3.5 asist ortalamasıyla kariyerinin en iyi dönemini geçiren Kalinic’in top yönlendirici olarak kıymeti ortada.

Saha içi liderliği rolünden dolayı hücumda bolca insiyatif alan ve 13.4 sayı ortalaması ekleyen Kalinic, post aksiyonlarında özellikle adam değişimi sonrası kısayı sırtına alabildiği pozisyonlarda oldukça verimli konumda.

Bunun dışında ise ikili oyun sonrası hem devrilen oyuncu olarak hem de dışarı açılan oyuncu olarak takımının hücumuna büyük katkı sağlıyor. Oyununda geçmişte alışık olmadığımız şekilde Pick and Pop aksiyonlarını da şutla verimli şekilde bitirebiliyor. Doğal bir skorer olmamasına rağmen saha içerisinde bolca insiyatif alma özgürlüğüne sahip olan Kalinic, bu rolünü skoruna da yansıtmayı başarabiliyor.

Bu sezon pasör yönünü sadece ikili oyunlarda değil, oyunun farklı bölümlerinde de gösteriyor. Özellikle geçiş hücumlarında topla sahayı koşarak hem uzun boyu sayesinde sahayı yukarıdan görebilmesi, hem de kusursuza yakın oyun görüşü sayesinde doğru oyuncuyu topla buluşturabiliyor. Sadece geçiş hücumlarında da değil, çembere atak ederken rakip savunmanın rotasyonlarını doğru okuyup boş oyuncuyu anında topla buluşturabiliyor. 

Savunmada Her Daim Üst Düzey Agresiflik

 

Kariyerine başladığı ilk günden bu yana ilk olarak hep savunma yönüyle akıllara gelen Nikola Kalinic, bu sezonda da ilk günkü agresifliğini korumaya devam ediyor. Kızılyıldız bu sezon eldeki kadroya göre yaptığı neredeyse mükemmele yakın savunmayla ligde savunma istatistiklerinde fazlasıyla ön plana çıkıyor. Burada tabii ki de en büyük payı koç Dejan Radonjic’e vermek gerekirken Kalinic‘in de koçun sahadaki savunma lideri olduğundan rahatlıkla bahsedebiliriz.

Kızılyıldız’ın savunma yapısından bahsederken Kalinic’in de bu yapıda oldukça spesifik bir role sahip olduğundan ve bu sezon yapmış ve halihazırda yapıyor olduğu savunmada da yardımların fazlasıyla kritik bir öneme sahip olduğundan bahsedebiliriz.

Kalinic’in hem saha içinde rakip oyunculara karşı agresiflik seviyesini, hem de takım arkadaşlarını sürekli yardımlara yönlendirmesi ile ilgili bir örnek vermek gerecek olursa aşağıdaki görsel, onun yardım savunmasında ne derece kritik bir role sahip olduğunu ifade etmemde yardımcı olacaktır:

 

Görselde görüldüğü üzere Kalinic hem savunmada kendi eşleşmesini kontrol ediyor, hem de bir yandan gözünü rakip kısaya dikip eğer yardıma gidilmesi gereken bir pozisyon olursa diye ikili oyunu takip ediyor. Kızılyıldız’ın savunma rotasyonlarında en kritik rol hep onda oluyor. Rakip kısa kendi eşleşmesini geçmeyi başarırsa top tarafında rakip kısaya ilk yardıma giden isim o oluyor.

Kalinic savunmada sadece rakip oyuncuya agresif yardımlar konusunda değil, yine oyun zekası sayesinde rakip hücumu iyi takip edip bu şekilde yaptığı top çalmalarla da ön plana çıkıyor. Bu sezon maç başı 1 top çalma ortalamasıyla oynayan oyuncu, özellikle yaptığı pas aralarıyla bu özelliği sayesinde takımına geçiş hücumunda da bu yönden katkı sağlıyor.

Bu sezon Kalinic’in halen kusursuz olmasa da rakip kısanın karşısında kalabilme yönünü de geliştirdiğini söyleyebiliriz. Özellikle perde çıkışlarında fazlasıyla agresif olabilen Kalinic, bu yönüyle uzun kollarının da avantajıyla topa baskı konusunda takımına avantaj sağlayabiliyor. Savunmadaki agresiflik seviyesi sayesinde hem toplu oyuncu karşısında hem de topsuz oyuncu karşısında perdelerde kolay kolay eksilmiyor, bu da savunma kısmında masaya koyduğu en önemli artılardan biri olarak karşımıza çıkıyor.

Son olarak bir parantez de ribaundlara açabiliriz. Bu sezon 4.1 ribaund ortalamasıyla mücadele eden Kalinic, bu yönden de kariyerinin en iyi istatistiklerini yakalamış vaziyette. Özellikle hücum ribaundları alanında takımında spesifik bir role sahip olan kırmızı beyazlı oyuncu, uzun oyuncunun yanında ribaundu alamasa bile rakibe kolay savunma ribaundu bırakmamak için her daim boyalı alanı karıştırmak için oralarda bulunuyor.