by Bilal Baran Yardımcı / info@eurohoops.net
NBA’de bir takvim yılında majör olaylara sahne olan, taraftarların takip etmekten keyif aldığı belirli günler vardır. Playoffların başladığı gün, herhangi bir serinin 7. maçı, Noel gününe özel belirlenen karşılaşmalar, final serisi… Bunlar hep saha içinde yaşananlara yönelik, basketbol seyriyle insanları eğlendiren günler olarak karşımıza çıkıyor.
Fakat NBA, çok daha fazla katmanı bulunan bir organizasyon. Bazı tarihler var ki kimi taraftarlara göre takip etmesi playofflardan bile daha keyifli… Sezon ortasındaki takas döneminin son günü, buna en iyi örneklerden biri. Yıl boyunca takımlarını izleyip eksiklerini belirleyen organizasyonlar, uzun süre piyasayı tarttıktan sonra son saatlerde birbirinden flaş takaslarla monotonlaşmaya başlayan normal sezona hareket katıyor.
Bir diğeri, bugünkü yazımıza da başrollük yapacak olan serbest oyuncu piyasasının “resmi” olarak başladığı gün. Saatin gelmesiyle birlikte artık NBA’in marquee matchup‘larından biri haline gelen Adrian Wojnarowski-Shams Charania rekabeti de alevleniyor. Sezonlarını tamamlamış, draftı sağ salim geçmiş ve gelecek yılki yol haritalarını kafalarında belirlemiş takımlar; serbest kalan onlarca oyuncuyu adeta “havada kapıyor”. Shams ve Woj gibi iki muhabir de bu imza haberlerini verme hızlarıyla her seferinde insanları hayrete düşürüyor.
Şimdi üzerinden birkaç saat geçtikten sonra imzaların frekansının da azalmasıyla birlikte geriye dönüp hamleleri inceleyeceğiz ve her hamleyi takımlar açısından notlandıracağız.
Hazırsanız başlayalım.
Kyrie Irving – Dallas Mavericks: 3 yıl, 126 milyon dolar
Kyrie Irving her ne kadar sıkıntılı bir karakter olsa da, Cleveland’dan ayrıldığından beri başarıya ulaşamamış olsa da Dallas Mavericks için çok kritik bir isimdi. Kyrie’nin takımda kalması en azından kolektif kaliteyi belli bir seviyenin üzerine çıkardı, takıma olası bir takas parçası ekledi. Kontrat biraz yüklü olsa Dallas’ın eli kolu bağlıydı ve başka bir seçeneği pek yok gibiydi. NOT: B-.
Draymond Green – Golden State Warriors: 4 yıl, 100 milyon dolar
Stephen Curry’e bir rekabetçi sezon daha vermek istediğini yaptığı her hamlede belli eden Warriors için Green konusunda başka bir ihtimal de pek düşünülemezdi. Hanedanlığın ruhani lideri, savunmanın bel kemiği, hücumun da dağıtıcısı olan Green, organizasyonda kalmayı da, bu kontratı da sonuna kadar hak ediyordu. Warriors‘ın da önümüzdeki sezon bir şansı olacaksa bu Green ile olacaktı. NOT: A-.
Fred VanVleet – Houston Rockets: 3 yıl, 130 milyon dolar
Houston Rockets, genellikle çaylak kontratındaki oyunculardan oluştuğu için parayı bir oyuncuya vermeleri gerekiyordu. Fred VanVleet de piyasada hem bu kadar genç oyuncunun yer aldığı takımda oyun kurucu olarak denge sağlayabilecek hem de kalite getirebilecek en iyi oyuncuydu. Biraz fazla para verdikleri, VanVleet’in o seviye bir yıldız olmadığı aşikar. Fakat her kontratı takımın güncel durumuna göre değerlendirmeliyiz. Üç yıl olması da artı katıyor: NOT: B+.
Khris Middleton – Milwaukee Bucks: 3 yıl, 102 milyon (son yıl oyuncu opsiyonu)
Khris Middleton her ne kadar son iki seneyi sakatlıklar sebebiyle eski performansından uzak geçirse ve 32 yaşına yaklaşsa da Milwaukee Bucks‘ın imzalamaması pek de mantıklı bir seçenek değildi. Elinizde Giannis Antetokounmpo varken rekabetçi kalmak, bu yönde hamleler yapmak zorundasınız. Kontratın da dört veya beş değil üç yıl olması durumu biraz daha olumlu hale getiriyor. NOT: B+.
Kyle Kuzma – Washington Wizards: 4 yıl, 102 milyon dolar
Washington Wizards, Bradley Beal ve Kristaps Porzingis’i takaslayarak yeniden yapılanma düğmesine net olarak basmıştı. Önümüzdeki sezon, belki de ondan sonraki sezon takımdan saha içine yönelik pek bir şey beklememek gerekiyor. Kuzma, 28 yaşında ve NBA’de yaptıklarıyla ortalama üstü bir oyuncu olduğunu kanıtladı. Fakat Wizards‘ın yeniden yapılanıyorken böyle uzun süreli ve yüklü kontrat vermesine değecek bir oyuncu muydu, şüphelerim var. NOT: C.
Bruce Brown – Indiana Pacers: 2 yıl, 45 milyon dolar (son yıl takım opsiyonlu)
Kontrat oldukça fazla. Herkes Brown’ın 12 milyon dolar civarında bir kontrat alacağını düşünüyorken Pacers, kısa süreli bir “overpay” yaptı. Brown’ın kazanan takıma katkı verebileceğine, önemli bir oyuncusu olabileceğine dair şüphem yok. Pacers da geçtiğimiz yıl Tyrese Haliburton’ın sakat olmadığı dönemde rekabetçi kalmayı başarmıştı. Anlaşılan o ki bu sezon da hedefleri bu olacak. Bütün bunlara rağmen Brown takımın tavanını çok fazla yükseltmeyen bir oyuncu olduğu için ve kontrat çok yüklü olduğu için yüksek bir not veremiyorum. NOT: C+.
Jerami Grant – Portland Trail Blazers: 5 yıl, 160 milyon dolar
Jerami Grant oldukça iyi bir oyuncu, kazanan takımların bir parçası da olabilir fakat… Portland Trail Blazers‘ın hala vasatlığı tercih etmesi ve gecenin en büyük “overpay”lerinden birini yaparken bunu oldukça uzun süreli yapması bu anlaşmanın değerini oldukça düşürüyor. Soru işaretleri bırakan, ideal olmadığı konusunda şüphe bırakmayan bir kontrattı. NOT: C-.
Cam Johnson – Brooklyn Nets: 4 yıl, 108 milyon dolar
Cam Johnson, geçtiğimiz yıl takastan sonra Phoenix Suns‘ta olduğu oyuncudan daha fazlası olabileceğini kanıtladı. Fakat oyuncunun 27 yaşına gelmiş olması tavanı konusundaki soru işaretlerini arttırıyor. Nets‘in elinde oldukça vasat bir kadro var fakat takaslardan elde ettikleri draft hakları, direkt olarak “tanking” yapmalarını da zorunlu kılmıyor. Kontratın da çok yüklü olmadığını düşünürsek bu hamleye ne olumlu ne de olumsuz çok büyük bir reaksiyon veremiyorum. NOT: B.
Jakob Poeltl – Toronto Raptors: 4 yıl, 80 milyon dolar (son yıl oyuncu opsiyonlu)
Jakob Poeltl ligde en çok beğendiğim uzunlardan biri. Kontratı da sonuna kadar hak ettiğini düşünüyorum. Fakat hamleleri takımlar açısından değerlendireceğimiz için Toronto Raptors‘ın Fred VanVleet’i de kaybetmişken hala vasatlığa oynaması, play-in takımı olmayı kabullenmesini pek anlamlandıramıyorum. Poeltl’a bu kontratı rekabetçiliği yüksek takımlardan biri verseydi, not çok daha farklı olurdu. NOT: C.
Rui Hachimura – Los Angeles Lakers: 3 yıl, 51 milyon dolar
Washington’da geçirdiği yılların ardından geçtiğimiz sezonun ortasında Lakers‘a takaslanan Hachimura, playofflarda sergilediği performansla bu kontratı sonuna kadar hak etti. Lakers da rekabetçi kalmak, şanslarını arttırmak için rotasyonunu korumak ve güçlendirmek zorundaydı. Kontratın uzunluğu ve miktarı da gayet ideal. NOT: B+.