by Melikşah Bayrav / info@eurohoops.net
Avrupa’da ve Turkish Airlines EuroLeague’de sezonun sona ermesiyle birlikte takımlar, hız kesmeden yeni sezonun kadro planlamalarına ağırlık verdiler.
Kıtamızda özellikle NBA etkisiyle takımlar için transfer opsiyonları gitgide azalsa da EuroLeague ekipleri, kadrolarını güçlendirebilmek için ellerinden gelenin en iyisini yaptılar.
Öte yandan EuroLeague’de 2023-24 sezonu başladı ve çoğu takım kadro planlamasını tamamladı. Yine de halen bazı takımların takviye arayışında olduklarını görebiliyoruz.
Şu sıralar birçok takım, NBA’de kamp dönemi sona erdikten sonra serbest bırakılacak oyuncuları bekliyor. Öte yandan NBA ekiplerinden teklif bekleyen ve bunun olmadığı takdirde yolu Avrupa’ya düşme potansiyeli olan serbest isimler de mevcut.
Eurohoops Fırın, bugünkü serisinde transfere ihtiyaç duyan sekiz EuroLeague takımına göz atıyor.
EuroLeague Derecesi: 3 maç, 1 galibiyet, 2 yenilgi
Evet, temsilcimiz Anadolu Efes‘e hem de en acilinden transfer lazım.
Bu yaz Ergin Ataman’ın Panathinaikos yolcusu olmasıyla birlikte takımın başına koç Erdem Can’ı getiren Anadolu Efes, kadrosunda da önemli değişikliklere imza attı.
Başta Vasilije Micic ve Bryant Dunston olmak üzere uzun süredir kadroda bulunan bazı oyuncularıyla vedalaşan Efes, yerlerine ise Darius Thompson, Derek Willis, Tyrique Jones, Erkan Yılmaz ve Ercan Osmani gibi takviyelere imzasını attı.
Oyunun özellikle hücum yönünde potansiyelli bir takım olmasına karşın Efes’te oluşan yeni kadroya dair baştan beri çok bariz soru işaretleri mevcuttu. Bu soru işaretlerinin çok büyük kısmı ise uzun rotasyonuyla alakalıydı.
Tyrique Jones, geçtiğimiz sezon EuroCup seviyesinde müthiş bir sezon geçirmesine karşın undersized bir oyuncu. Ayrıca Türk Telekom’dayken bile kendinden daha fizikli uzunlara karşı sorun yaşaması, Jones’a yönelik soru işaretlerinin artmasına neden oldu.
Öte yandan Jones’un 5 numara rotasyonundaki partneri Ante Zizic de kariyeri boyunca savunmada belli başlı zaaflara yol açan bir isim oldu. Tibor Pleiss’ın da özellikle yavaş ayakları sebebiyle pek iyi bir savunmacı olmaması, Efes’te boyalı alan savunmasına dair yaşanabilecek sorunların habercisiydi.
Ayrıca dört numara pozisyonuna baktığımızda da tablonun çok parlak olmadığını görebiliyoruz. Kariyerinde ilk kez EuroLeague seviyesinde şans bulan Derek Willis, önemli bir şutör olmasına karşın savunmasıyla öne çıkan bir isim değil.
O pozisyondaki en iyi savunmacı gibi gözüken Ercan Osmani’nin de henüz EuroLeague seviyesinde düzenli olarak süre alabilecek bir isim gibi gözükmemesi, şu ana kadar dört numara pozisyonunda ağırlıklı olarak Derek Willis ve Will Clyburn ikilisinin oynamasıyla sonuçlandı.
Tüm bu soru işaretlerine rağmen EuroLeague’de yeni sezona ekstra bir takviye yapmadan başlayan Anadolu Efes, rakiplerine fiziksel açıdan yanıt vermekte çok zorlandı. İlk iki haftada Barcelona’dan 91, Real Madrid‘den ise 103 sayı yiyen temsilcimiz, iki maçı da farklı kaybetti.
Son olarak ligin belki de en zayıf takımı görüntüsündeki ASVEL ile kozlarını paylaşan Efes, sahadan galip ayrılmasına karşın rakibinden 84 sayı yedi. Şu ana dek Bariz şekilde görüldüğü üzere Anadolu Efes’in uzun rotasyonuna olabilecek en hızlı şekilde bir takviye yapması gerekiyor.
Öte yandan Anadolu Efes Genel Direktörü Alper Yılmaz, geçtiğimiz haftalarda takıma bir 4.5 numara eklemek istediklerini söylemişti. Bu transfer için ise Efes, EuroLeague’de takviye ihtiyacı duyan her takım gibi NBA’de kamp döneminin bitmesini ve kadroda düşünülmeyen oyuncuların serbest kalmasını bekliyor.
Anadolu Efes, uzun rotasyonuna sahada fiziksel yönüyle fark yaratabilecek ve rakiplerin etkili uzunlarıyla eşleşebilecek bir ismi eklerse şu ana kıyasla çok daha dengeli bir takıma dönüşebilir. Gelecek oyuncunun da beklenen performansa ulaşamadığı bir senaryoda koç Erdem Can ve ekibini zorlu bir sezon bekliyor olabilir.
Fenerbahçe Beko
EuroLeague Derecesi: 4 maç, 3 galibiyet, 1 yenilgi
Temsilcimiz Fenerbahçe Beko için yaz dönemi epey beklenmedik gelişmelerle geçti.
Yazın kontratı bir sezon daha devam eden Nick Calathes ile yollarını ayırma kararı alan Fenerbahçe, üzerine kariyerini uzun süredir NBA’de devam ettiren Brezilyalı oyun kurucu Raul Neto ile anlaştı. Buna karşın Neto’nun Dünya Kupası’nda çıktığı ilk maçta çok ağır bir sakatlık yaşaması, bir anda tüm planları bozdu.
Calathes ile yola devam kararı alan Fenerbahçe, buna karşın bir oyun kurucu transferi daha yaptı. Letonya ile Dünya Kupası’nda yıldızlaşan genç oyun kurucu Arturs Zagars’ı kadrosuna katan sarı-lacivertli ekip, genç oyuncuyu tecrübe kazanması için EuroCup ekiplerinden BC Wolves‘a kiraladı.
Zagars’ın da kiralık gitmesiyle birlikte Fenerbahçe Beko’nun kısa rotasyonuna bir ekleme daha yapması gerektiğini savunan bir kesim vardı. Takımın oyun kurucu ikilisi Nick Calathes ve Yam Madar, bilindiği üzere skor üretme konusunda çok maharetli isimler değiller.
Wilbekin ve Guduric‘in istikrarsız performanslarının yanına Tyler Dorsey’nin de hazırlık dönemini epey formsuz geçirmesi, ‘bu takıma bir kısa daha lazım’ görüşünün artmasına neden olmuştu. Öte yandan sezonun başlamasıyla birlikte işler, Fenerbahçe için daha da karmaşık bir hal aldı.
Sezona etkili bir başlangıç yapan Tyler Dorsey, tarak kemiğinde meydana gelen kırık nedeniyle en az iki ay sahalardan uzak kalacak. EuroLeague’deki ilk iki maçta çok az süre alan Nick Calathes, bu gelişmenin ardından geçtiğimiz sezon olduğu gibi Panathinaikos maçından itibaren yeniden takımın ana oyun kurucusu haline geldi.
Sezon başlangıcında takımın ana oyun kurucusu gibi gözüken Yam Madar’ın süreleri ise bir anda epey azaldı.
Evet, şu an için Fenerbahçe Beko’da işlerin iyi gittiği doğru. Ergin Ataman’lı Panathinaikos‘u iç sahada 14 sayı farkla mağlup eden Fenerbahçe, ASVEL’i de beklendiği gibi rahat geçerek çift maç haftasını ikide ikiyle kapattı. Bu süreçte ise Nick Calathes, etkili performansıyla hücumda direksiyonun başındaki isim oldu.
Buna karşın koç Dimitris Itoudis’in ekibi için sezonun ilerleyen kısmı böyle pozitif devam edebilir mi? Bu bariz bir soru işareti. Şu sıralar epey formda gözüken Calathes, geçtiğimiz sezondan da alışık olduğumuz üzere çok istikrarlı bir oyun kurucu değil. Takımın iki diğer önemli kısası Scottie Wilbekin ve Marko Guduric de istikrarlarıyla ünlü oyuncular değiller.
Buna ek olarak Yam Madar’ın da enerjisiyle işin savunma kısmında yaptığı tüm katkılara karşın çok güvenilir bir hücum opsiyonu olmaması, geçtiğimiz sezon olduğu gibi hücumda belli başlı problemlere yol açabilir.
Bu noktada koç Dimitris Itoudis, her ne kadar Panathinaikos maçının ardından elindeki kadrodan memnun olduğunu söylese de kulüp olarak her daim transfer marketini takip ettiklerini de ekledi.
Tyler Dorsey’nin uzun süreli sakatlığını ve geri dönüş sürecini de düşünecek olursak Fenerbahçe’nin kısa rotasyonuna kendi skorunu üretebilen ve top yönlendirebilen bir kısayı eklemesi, hücumda temsilcimizi çok daha tehlikeli bir takım haline getirebilir.