by Eurohoops Team / info@eurohoops.net
Bu yazı Bleacher Report’ta yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
Eurohoops Türkiye’yi YouTube’da takip etmek için tıklayın!
Eurohoops Türkiye’nin Instagram hesabını takip etmek için tıklayın!
NBA’nin “mit makinesi” alfa yıldızlara takıntılıdır. Ancak her franchise yıldızının ardında, savunmalar yoğunlaştığında yükü taşıyan bir isim vardı. İkinci seçenek olan oyuncular, çoğu zaman ayakkabı anlaşmalarını ya da medya övgülerini alamadı ama onlar olmadan hiçbir dinasti kurulamazdı. İkinci ismi çıkarın—o bayraklar kalkmaz, efsaneler efsane olamaz.
Gerçekten büyük takımlarda, ikinci seçenek de bir Hall of Famer’dı. Bazense eski bir süperstar geri adım atmayı öğrenir ya da rol oyuncusu görevini kusursuz yerine getirerek yıldızlaşırdı.
İkinci yıldızlar olarak, onların emeği ve fedakârlığı yolu açtı. Pozisyon üstüne pozisyon… Savunmayı hücuma, hücumu serilere, serileri farklara çevirdiler. Çift takım baskılarına direndiler, yere atladılar, ekstra pası verdiler, rakibin moralini kıran şutları soktular.
Bu tamamlayıcı yıldızlara hak ettikleri değeri verelim.
Atlanta Hawks: Cliff Hagan
Arkasında ikinci seçenek olduğu isim: Bob Pettit
NBA artık Cliff Hagan gibi oyuncular üretmiyor. 1.93 boyunda, geniş göğüslü bir gövde… Bugünün 2.08’lik kanat oyuncuları tarafından her perde sonrası hedef alınırdı; 9 metre üçlüklerle esnetilirdi—kolayca “eski dönemin kalıntısı” diye bir kenara atılabilirdi. Yine de hafife almayın.
Beş All-Star seçimi, iki All-NBA, bir de En Çok Gelişme Gösteren Oyuncu ödülü… Ama en bilinen özelliği, oyunun en efsanevi şutlarından birinin ilk sahibidir. 1957 Finalleri’nin 6. maçında attığı son saniye basketi seriyi Game 7’ye taşımıştır. NBA tarihindeki ilk kaydedilmiş playoff buzzer-beater’ıdır.
Genç taraftarların Hagan’ı araştırması gerekir. 1958’deki şampiyonluk o banner, Pettit’in MVP seviyesine çıkmasını mümkün kılan, savunmaları karmaşaya sürükleyen Hagan olmasaydı gelmezdi. Atlanta’nın tarihi “neredeyse”lerle doludur. Hagan küçük boyluydu ama unutulmazdı. Atlanta’nın ilk büyük ikinci opsiyonuydu ve hâlâ ondan sonra gelen tüm Hawks oyuncuları için bir şablon niteliğindedir.
Boston Celtics: Kevin McHale
Arkasında ikinci seçenek olduğu isim: Larry Bird
Larry Bird’ün efsane trash-talk’ı ve ölümcül skor gücü ’80’lerin Celtics’ini ateşledi. Ama gerçeği bilenler, Kevin McHale’in alçak posttaki işkencehanesinin bu hanedanlığın kalbi olduğunu bilir.
Bird’ün McHale’in acımasız verimliliğine ihtiyacı vardı: drop-step’ler, hook şutlar, up-and-under’lar… Cam kesen dirseklerle yönlendirilmiş acımasızlık. McHale seni yöntemli, merhametsiz ve kaçınılmaz bir şekilde gömerdi. Birlikte Boston basketbolunu tekrar bir dine çevirdiler.
İstatistikler bile yeterli değil ama yine de bakalım: McHale, 1986 Finallerinde Houston’ın ön hattını paramparça etti; seriyi yüzde 58’e yakın isabetle 21.5 sayı ortalamasıyla tamamladı. Rakipleri kimdi? NBA’in ilk “Twin Towers”ı: Hakeem Olajuwon ve Ralph Sampson.
Game 5’te 33 sayı attı, sonraki maçta 29 sayı, 10 ribaund, 4 blok… Altı maçta toplam 129 sayı ve 51 ribaund. ’80’lerde üç şampiyonluk… “McHale sadece ikinci opsiyondu” diyenler uykusuz kalsın.
Brooklyn Nets: Brook Lopez
Arkasında ikinci seçenek olduğu isim: Deron Williams
2013’te bir an vardı ki Dwight Howard’ın sakatlıkları Superman’i çökerterken, Brook Lopez ligin en iyi uzunuydu. Evet, yanlış okumadınız.
Lopez’in geniş bir post repertuvarı vardı; elit ayak oyunuyla birleşince durdurulamazdı. Deron Williams’ın 1A’sına 2B olarak mükemmel uyum sağlıyordu. Ancak Williams’ın sakatlıklarla yıldızı söndü; Nets ise Pierce–Garnett takas felaketinde kayboldu. Lopez ise her gece sert şapkasını takıp o post oyununu göstermeye devam etti.
Franchise’ın istikrarlı ikinci opsiyonuydu—bazen zorunluluktan birinci opsiyon. Yine de Nets taraftarları dışında adı pek anılmaz. Şu anda Bucks’ın şampiyon pivotu olarak hatırlansa da, Nets dönemindeki post oyununu izleyenler bunun ne kadar radikal olduğunu bilir.
Lopez hâlâ Nets tarihinin en çok sayı atan oyuncusu. Muhtemelen onlarca yıl boyunca da öyle kalacak.
Charlotte Hornets: Alonzo Mourning
Arkasında ikinci seçenek olduğu isim: Larry Johnson
Bu ikili yer değiştirebilirdi bile. ’90’larda Larry Johnson ve Alonzo Mourning Hornets‘ın “adamı” olmak için yarıştı. Miami yıllarından önce Zo, Charlotte’ın boyalı alanı koruyan vahşi köpekbalığıydı. Johnson franchise’ın yüzüydü; altın dişli gülümsemesi ve “Grandmama” reklamlarıyla. Ama Zo’nun sertliği başkaydı.
Her şey smaç değildi. Mourning iki yönlü bir yıkıcıydı. Georgetown ekolünden gelen bir pivot olarak Charlotte’ta ilk üç yılında ortalama 3.2 blok yaptı; yüzde 5.6’lık blok oranı ligdeki en iyi savunma çember koruyucuları arasındaydı.
1994–95 sezonundaki 5.1 defensive win shares gibi gelişmiş istatistikler, takım kimliğinin gerçek taşıyıcısının o olduğunu gösteriyordu.
YouTube’a girin: Zo Charlotte’ta bir canavardı.
Chicago Bulls: Scottie Pippen
Arkasında ikinci seçenek olduğu isim: Michael Jordan
Bunun geleceğini biliyordunuz. Scottie Pippen gelmiş geçmiş en iyi ikinci opsiyondur. Nokta. Michael Jordan hak ettiği gibi spot ışığını aldı ama Pippen her gece rakibin en iyi oyuncusunu boğdu ve MJ izin verdiğinde hücumu yönetti. Pippen olmadan Jordan o büyük sıçramayı yapamazdı.
Pippen uzunluğu, IQ’su, oyun görüşü ve çok yönlülüğüyle basketbolu değiştirdi. Birden beşe herkesle eşleşebiliyor, hücumda “point forward” terimini tarihe kazıyordu. 1993 Finallerinde 20.5 sayı, 9.2 ribaund, 7.7 asist ortalaması yakaladı.
Emeklilik sonrası MJ ile yaşadığı gerilim nedeniyle mirasını kirletmeye çalışması üzücü, ama bu onun büyüklüğünü azaltmaz.
Cleveland Cavaliers: Kyrie Irving
Arkasında ikinci seçenek olduğu isim: LeBron James
Bir ikinci opsiyon hiç Kyrie Irving kadar efsane bir an yaşamış mıdır? Game 7, 2016 Finalleri, Stephen Curry’nin üzerinden attığı o şut… Cleveland’ın kader anı. Bazen Gotham’ı Robin kurtarır.
Irving olmadan Cleveland o şampiyonluğu kazanamazdı. Golden State–Cleveland rekabeti 2010’ların ikinci yarısında bir destandı. Her pozisyon çamurda bıçak kavgası gibiydi. LeBron için savaşta Irving’den daha iyi bir ikinci komutan yoktu. Ama Irving kimsenin ikinci adamı olmak istemedi—belki de bu yüzden birliktelikleri sadece gerekli olduğu kadar sürdü.
Yine de Cleveland’a yarım yüzyıl sonra şampiyonluk getiren o şut, şehrin tarihine işlendi.
Dallas Mavericks: Jason Terry
Arkasında ikinci seçenek olduğu isim: Dirk Nowitzki
Jason Terry o zamanlar komik görünüyordu—bizim hatamız. 2011’de herkes Mavericks’e inanmayan “yanlış taraftaydı.” O şampiyonluk dövmesi? İnsanlar dalga geçti. Heat’in Big Three’si varken, Kobe yeniden şampiyonluk peşindeyken, Thunder yükselirken Dallas mı şampiyon olacaktı?
Terry hayatı boyunca rol oyuncusu olarak görülmüştü. Ama 2011’de ışıklar parlayınca LeBron James’i alev aldı. Game 5’in sonlarında, Dallas kırılgan bir öndeyken Terry tek başına LeBron’la karşı karşıya kaldı.
Sağa sürdü, yükseldi ve LeBron’un uzanan kolunun üzerinden buz gibi bir üçlük gönderdi. 33 saniye kala gelen o hançer Dallas’ın kaderini yazdı.
Denver Nuggets: Jamal Murray
Arkasında ikinci seçenek olduğu isim: Nikola Jokic
Nikola Jokic’in bir All-Star’la hiç oynamamış olması inanılmazdır. Bu gerçek, başarılarının ağırlığını daha da artırır. Murray iyi bir oyuncu ama elit bir guard seviyesinde değil. Bu da Jokic’in ne kadar özel olduğunu gösteriyor.
Yine de Murray kritik anlarda hep ortaya çıktı. 2020 bubble patlaması bir halüsinasyon gibi gelmişti ama 2023 Finallerine giden yolda bunun tesadüf olmadığını kanıtladı. Utah’a karşı attığı 40’lık maçlar bunun ön izlemesiydi.
Playofflarda 79 maçta 23.7 sayı ortalamasıyla oynuyor—normal sezon performansının üç sayı üstünde. 40 dakikaya yakın süre alması, koçun ona duyduğu güvenin göstergesi. Yüksek verimliliği, gözün gördüğünü doğruluyor.
Finallerin 3. maçında Miami’ye karşı 34 sayı atarak Heat savunmasını iki kişilik oyunlarla ve adım gerisi şutlarla parçaladı.
Detroit Pistons: Joe Dumars
Arkasında ikinci seçenek olduğu isim: Isiah Thomas
Detroit Pistons’ın “Bad Boy” imajı ironik şekilde Joe Dumars’a hiç uymuyordu. Trash-talk yok, kirli oyun yok… Sadece orta mesafe öldürücülüğü. Bir anlamda takımın vicdanıydı.
1989 Finallerinde MVP oldu. Lakers, Laimbeer ve Rodman tarafından dövülürken Dumars, Magic Johnson’ı zincire vurdu. Magic’i kötü açılara zorladı, ritmini bozdu, yüzde 46 saha içi ve yüzde 20 üçlük isabetinde tuttu.
Pistons sertliğiyle hatırlanır ama Dumars onları yalnızca bir kavga takımı olmaktan çıkarıp gerçek bir şampiyon yaptı.
Golden State Warriors: Steph Curry
Arkasında ikinci seçenek olduğu isim: Kevin Durant
Evet, kulağa çılgınca geliyor: Steph Curry bir ikinci opsiyon mu?
Ama Durant’lı Warriors yıllarında tam olarak buydu. Tarihin en tehlikeli şutörü, Durant’in rahat oynaması için oyununun bir kısmını geri çekti. Birçok süperstar bu duruma dayanamazdı; Curry tam tersini yaptı.
Rakamlar da bunu doğruluyor. 2017 Finallerinde 26.8 sayı, 8.0 ribaund, 9.4 asist… 2018’de Durant tekrar Final MVP’si oldu ama Curry yine 27.5 sayı ortalamasıyla oynadı ve Finaller tarihi rekoru olan 9 üçlüğü Game 2’de attı.
Kısacası, Curry kendi mirasından bir parçayı feda etti. Ama bu fedakârlık onu daha iyi yaptı. Durant sonrasında tahtı geri aldı ve 2022’de ilk Finals MVP’sini kazandı.
Houston Rockets: Ralph Sampson
Arkasında ikinci seçenek olduğu isim: Hakeem Olajuwon
1980’lerde Houston Rockets ellerinde bir değil, iki armağan olduğuna inanıyordu. Üniversiteden yeni çıkmış, ham ama yırtıcı 2.13’lük Hakeem Olajuwon ve 2.23 boyunda olup bir gard gibi hareket eden Ralph Sampson… Rockets’ın “İkiz Kuleleri.”
Sampson, yüzü dönük oynayabilir, post-up yapabilir ve o dönem için devrim niteliğinde olan dış şutuyla sahayı açabilirdi. Houston’ın yükselişindeki playoff performansları, ne kadar çok yönlü olduğunu kanıtladı.
1985 playoffs’unda 38.6 dakika, 21.2 sayı ve 16.6 ribaund ortaladı. 1986’da ise Lakers hanedanlığını yıkan o unutulmaz an geldi: Magic ve Kareem’in karşısında, Rockets’ı finale yollayan o düşerken attığı dönerek turn-around şut… Houston tarihinin en ikonik anlarından biri.
Indiana Pacers: Pascal Siakam
Arkasında ikinci seçenek olduğu isim: Tyrese Haliburton
Indiana’da uzun süreli değil, ama Pascal Siakam çoktan takımın yıllardır görmediği en iyi yardımcı yıldıza dönüşmüş durumda. Tyrese Haliburton, yanında bir şampiyonluk tecrübesine sahip bir oyuncu olduğu için şanslı.
Siakam, Toronto’da 2019 Finali’nin altıncı maçında 32 sayı atarak bir şampiyonluk kapanışını üstlenmişti. Fizik gücü, ayak çabukluğu ve ustalaşmış orta mesafe oyunu Indiana’nın yıllardır eksik olan o “ikinci motor”u sağlıyor.
2025 Finalleri 6. maçından önceki o “gözleri arkaya devrilen” viral görüntüsü ise Siakam’ın ne kadar ölümcül bir moda geçebildiğini tüm dünyaya göstermişti.
Los Angeles Clippers: Blake Griffin
Arkasında ikinci seçenek olduğu isim: Chris Paul
Lob City’den geriye meme’ler ve kalp kırıkları kaldı ama 2010’ların ilk yarısında Chris Paul Tanrı seviyesinde bir oyun kurucuydu; Blake Griffin ise yıldırım çarpması.
Clippers’ın yıllardır süren kötü şöhretini yerle bir ederken, Griffin sadece smaçlardan ibaret değildi. Orta mesafe şutu gelişti, pasörlük seviyesini yükseltti, Paul sakatlandığında skor yükünü taşıdı.
2010–2016 arasında Griffin, 21.3 sayı – 8.8 ribaund – 4.2 asist ile modern pasör-forvet tipinin erken prototiplerinden biri hâline geldi.
Los Angeles Lakers: Kobe Bryant
Arkasında ikinci seçenek olduğu isim: Shaquille O’Neal
2000 NBA Finalleri 4. maç, uzatma… Shaq faul probleminden dolayı kenarda. Lakers düşecek gibi görünüyor.
Ve 21 yaşındaki Kobe Bryant sahaya bakıp “Bu maç benim” diyor.
Sakat ayak bileğine rağmen uzatmada attığı dört kritik şut, Lakers’a seride 3-1 üstünlük getirdi. Maç bittiğinde 28 sayı (uzatmada 8) ile efsanesini başlatmıştı. Shaq bile yıllar sonra, oyundan çıkarken Kobe’nin ona “Merak etme.” dediğini anlatmıştı.
Bu, yan rolden ortak yıldıza yükseldiği andı.
Memphis Grizzlies: Marc Gasol
Arkasında ikinci seçenek olduğu isim: Zach Randolph
Marc Gasol’un Memphis’teki hikâyesi bir yan parça olarak başladı. Pau Gasol takasında “ekleme” olarak görülüyordu. Ancak Memphis, bir Gasol’ün değerini herkesten iyi bilirdi.
Marc, atletizmle değil zekâyla kazanan bir podyum geneliydi — açıları silah olarak kullanan, savunmayı okuyan, pasla hücumu başlatan bir beyin. Z-Bo, Tony Allen ve Conley ile birlikte Grit ‘n Grind kimliğinin stratejik gücüydü.
2013’te Yılın Savunmacısı olmayı başardı ve Memphis’i ligin en sert rakiplerinden biri hâline getirdi.
Miami Heat: Dwyane Wade
Arkasında ikinci seçenek olduğu isim: LeBron James
2011 Finallerindeki çöküşten sonra Heat’in bir dönüşüm geçirmesi gerekiyordu. Big Three’nin işlemesi için LeBron’ın tartışmasız lider olması şarttı.
Dwyane Wade bunu kabul eden kişiydi.
Spot ışığını, topları, anlatıyı geri çekerek LeBron’ın tam potansiyeline ulaşmasını sağladı. 2012’den itibaren Heat bir makine gibi işledi. Wade hâlâ kritik anlarda devreye giriyor, faul alıyor, orta mesafe isabetleriyle savunmaları cezalandırıyordu.
Fedakârlığı, Miami hanedanlığının temeliydi.
Milwaukee Bucks: Oscar Robertson
Arkasında ikinci seçenek olduğu isim: Kareem Abdul-Jabbar
Cincinnati döneminde Oscar Robertson rakamları yeniden tanımlamıştı. Triple-double’ı norm hâline getiren bir devdi. 1970’te Milwaukee’ye geldiğinde atletizmi gerilese de zekâsı zirvedeydi.
Genç Lew Alcindor (Kareem) sahneye çıkarken yanında kusursuz bir yönlendirici buldu. Robertson oyunu düzenleyerek, yükü paylaşarak Kareem’in gelişimini hızlandırdı. 1971’de ikili, Bucks’a tarihinin ilk şampiyonluğunu getirdi.
Kareem’in sonsuz skyhook’u ne kadar ünlüyse, o skyhook’a gelen pasların temelini atan da Robertson’dı.
Minnesota Timberwolves: Karl-Anthony Towns
Arkasında ikinci seçenek olduğu isim: Anthony Edwards
Karl-Anthony Towns lige bir franchise yıldızı prototipi olarak girdi. 2.13 boyunda, şut atabilen, top sürebilen modern pivot tanımının birebir karşılığıydı.
Ancak kariyerinin kritik bölümü, yıldızlığı paylaşmayı öğrenmesi oldu. Birçok eski 1 numara spot ışığını bırakamazken, Towns prime döneminde Anthony Edwards’ın arkasında ikinci role geçmeyi kabul etti.
Yine de 21. yüzyılın en yetenekli uzunlarından biri. Modern hücum çeşitliliği, Edwards’ın yanında takımı üst seviyeye taşıyan ikiliyi oluşturdu.
New Orleans Pelicans: David West
Arkasında ikinci seçenek olduğu isim: Chris Paul
David West bu liste için mükemmel bir seçim çünkü Pelicans tarihinin en tartışmalı konusu şudur: En iyi ikinci seçenek kim?
West, orta mesafe oyununa bel bağlayan ama onu hatasız şekilde kullanan bir ustaydı. CP3 için perde kurar, fiziksel oynar, 15–18 foot bölgesini makine gibi yönetirdi.
Sertliği ve güvenilirliği, New Orleans’ın Spurs ve Mavs gibi sert rakiplere karşı direncini arttırdı. 2008-09 sezonunda 19.2 sayı – 8.9 ribaund ile kariyer zirvesini yaşadı.
New York Knicks: Walt Frazier
Arkasında ikinci seçenek olduğu isim: Willis Reed
Willis Reed’in sahaya topallayarak gelişi efsane olabilir ama 1970 NBA Finalleri 7. maçının sahibi Walt Frazier’dı.
36 sayı, 19 asist, 7 ribaund…
Knicks tarihinin en büyük performansı.
Frazier, stil sahibiydi—sahada zarif, dışarıda New York’un ruhunu yansıtan bir ikon. No-look pasları, orta mesafe şutları, elit savunması ve karizmasıyla mükemmel ikinci seçenekti.
Knicks’in ilk şampiyonluğu, onun tüm zamanların en soğukkanlı performanslarından biri sayesinde geldi.
Oklahoma City Thunder: Russell Westbrook
Arkasında ikinci seçenek olduğu isim: Kevin Durant
Russell Westbrook muhtemelen ikinci seçenek olmanın her saniyetinden nefret ediyordu. Ancak Kevin Durant döneminde bu huzursuzluk, onun için bir yakıta dönüştü. Bu dengesiz düzen, Oklahoma City Thunder’ı korkutucu yapan şeydi. Durant keskin nişancı, zahmetsiz bir infazcıydı; Westbrook ise saf kaostu.
O yıllarda Westbrook’u izlemek, dizginlenemez bir güce bakmak gibiydi. Onun penetrelerine hazırlanamazdınız—sadece darbenin gelmesini beklersiniz. Onu bazen çileden çıkarıcı yapan hatalar—top kayıpları, çılgın şutlar, kontrolü reddetmesi—aynı zamanda durdurulamaz oluşunun da nedeniydi.
Durant’ın zahmetsiz 28-30 sayısının yanında Westbrook; 21.5 sayı, 7.6 asist ve 5.6 ribaund ortalamalarıyla başka herhangi bir takımda franchise yıldızı olabilecek rakamlar sunuyordu.
İkili Thunder’ı zirveye yaklaştırdı ama asla aşamadı. Durant’ın sakin kaçınılmazlığı ile Westbrook’un fırtına gücü birleştiğinde, bir dönem lig onların oldu.
Orlando Magic: Penny Hardaway
Arkasında ikinci seçenek olduğu isim: Shaquille O’Neal
Shaq için mükemmel eşleşmeyi laboratuvarda yaratmanız gerekse ortaya Penny Hardaway çıkar. 2.01 boyunda, bir forvet gibi adım atan, bir oyun kurucu gibi top süren; savunmaların üzerinden görebilen, içeri delip geçen bir guard…
Shaq bir insan depremiydi ve Penny, sarsıntılara gerçek zamanlı tepki veren, lob pasını potanın üstüne mükemmel şekilde bırakabilen ideal partnerdi. Pick-and-roll dehası, oyun zekâsı ve yaratıcı pas ölçeğiyle Shaq’ın yanında kusursuz bir tamamlayıcıydı.
90’ların başındaki kısa süreli ortaklıkta Magic doğru formülü bulmuştu. Ancak sakatlıklar, bu eşsiz prototipi çok erken bozdu. Penny, Shaq’ın birlikte şampiyonluk kazanamadığı tek elit yardımcı yıldız olarak kaldı.
Philadelphia 76ers: Julius Erving
Arkasında ikinci seçenek olduğu isim: Moses Malone
Julius Erving yıllarca Philadelphia basketbolunun yüzüydü. 1983’teki şampiyonluktan önce, Dr. J tek başına takımı taşıyor, uçuyormuşçasına oynayışıyla bir ikon hâline geliyordu.
1981’de MVP oldu, Sixers’ı birkaç kez finale taşıdı fakat pota altında baskın bir partnerin eksikliği hep bir adım kısa kalmasına yol açtı. 1982’de Moses Malone geldikten sonra bu hikâye değişti. Malone, Dr. J’nin yıllarca tek başına taşıdığı yükü paylaştı.
İkili 1982-83 playofflarında 12-1’lik muazzam bir seriyle şampiyonluğa yürüdü. Finals MVP Malone olsa da Erving takımın tonunu belirleyen, statüsünden fedakârlık yapabilen kilit parça oldu.
Phoenix Suns: Amar’e Stoudemire
Arkasında ikinci seçenek olduğu isim: Steve Nash
Steve Nash pick-and-roll’u bir denklem gibi inceliyordu; açıları hesaplıyor, en mükemmel sonucu arıyordu. Sonra 2005’te Eureka! Amare Stoudemire formülü tamamlayan unsur oldu.
Nash hücumu yönlendirirken, savunma çökerdi; doğru pas geldiğinde Stoudemire adeta infilak ederdi. Her hücum bir test sahası gibiydi—Nash düğmeye basar, Stoudemire potayı yerinden sökermiş gibi bitirirdi.
Suns, final göremese de oyunun evrimini değiştirdi. Nash’in iki MVP’si, onun bir dâhi olduğunu kanıtlarken, her hesaplamanın merkezinde patlamaya hazır Amare vardı.
Portland Trail Blazers: Terry Porter
Arkasında ikinci seçenek olduğu isim: Clyde Drexler
Terry Porter tarihin en hafife alınmış oyun kurucusudur. 80’lerin sonu ve 90’ların başında neredeyse ligdeki her guard kadar kritik bir etkisi vardı. Clyde Drexler’ın arkasında ikinci seçenekti ama etkisi takımın Final oynamasını sağlayan kilit faktördü.
D-III seviyesinden draft edildi ama 3. sezonunda ligin en iyi guardlarından biri oldu. 1990 Finallerinde Bad Boys Pistons’a karşı 19’a yakın sayı ortalamasıyla oynadı; 1992’de Bulls’a karşı ise Jordan ve Pippen’ın baskılarını pick-and-roll varyasyonlarıyla çözerek takımın ayakta kalmasını sağladı.
Blazers o yıllarda Porter’ın oyun kuruculuğu olmadan Final göremezdi.
Sacramento Kings: Mike Bibby
Arkasında ikinci seçenek olduğu isim: Chris Webber
Kings, 2001’de Jason Williams’ı Mike Bibby ile değiştirdiğinde amaç kozmetik değildi. Sacramento’nun maç sonu icrasını elit seviyeye çıkarmaktı. Bibby’nin gelişi, Kings’in “eğlenceli” takımdan “şampiyonluk adayı”na dönüşmesinin başlangıcıydı.
2001-02’de Kings NBA’in en iyi derecesini aldı ve üçleme Lakers’ı Batı finallerinde 7. maça kadar zorladı. Bibby, Webber’ın yanında mükemmel düzenleyici, kritik anların ilk tercihi oldu. 2002 Batı Finallerinde Lakers’a karşı Game 5’te attığı galibiyet basketi, dönemi tanımlayan anlardı.
San Antonio Spurs: Tony Parker
Arkasında ikinci seçenek olduğu isim: Tim Duncan
Tim Duncan’a saygı duyulurdu, Manu Ginóbili’ye hayran kalınırdı ama Tony Parker rakipleri çileden çıkarırdı. Sinsi sırıtan, tuzakları delen, savunmacıları düşüren yapısıyla nefret edilmesi kolaydı—çünkü sizi yenme nedeni çoğu zaman oydu.
2000’lerin ortasında Parker, ligde savunması en zor guardlardan biriydi. 2007 Finalleri MVP’si olması tesadüf değildi. Popovich’in düzeninden ayrılıp kaosu serbest bıraktığında Spurs en tehlikeli hâline bürünürdü.
Her rakip, maç sonunda o Fransızca “merci beaucoup” ifadesiyle bıçağın biraz daha çevrildiğini hissederdi.
Toronto Raptors: Kyle Lowry
Arkasında ikinci seçenek olduğu isim: Kawhi Leonard
2010’lar boyunca Raptors her yıl yeni umutlarla sezona girip aynı sonla karşılaştı: hayal kırıklığı. Kyle Lowry bu süreçte DeMar DeRozan’ın arkasındaki ikinci seçenekti; sağlam bir All-Star ama birinci opsiyon seviyesinden uzak.
2018 yazında DeRozan’ın takas edilmesiyle Lowry kariyerinin en büyük sınavıyla karşılaştı. Yerine gelen Kawhi Leonard Raptors’ı sonunda aşılması zor eşiğin üzerinden atlattı ama Lowry’nin liderliği olmadan bu mümkün olmazdı.
Final serisinde Game 6’a attığı 26 sayı, 10 asist, 7 ribaund ve 3 top çalma Toronto’ya tarihinin ilk şampiyonluğunu getirdi.
Utah Jazz: John Stockton
Arkasında ikinci seçenek olduğu isim: Karl Malone
Stockton–Malone pick-and-roll’u tarihin en mükemmel ikilisiydi. Oyun ağır çekimde bile kaçınılmaz görünürdü. Stockton satranç ustası gibi oyunu okur, Malone doğru zamanda perde kırar, doğru anda potaya koşardı.
Stockton’ın saniyesiz, kusursuz pasları; Malone’un gücü ve zamanlaması Jazz’ı sürekli bir üst seviyede tuttu. Stockton NBA tarihinin asist ve top çalma kralı oldu; Malone ise kariyer sayı listesinde üçüncü sıraya yükseldi.
Tarih boyunca hafızalarda kalan görüntü aynıydı: Kısa şortlu Stockton, aradan süzülen bir bounce pass; ardından Malone’un bitirici darbesi.
Washington Wizards: Bradley Beal
Arkasında ikinci seçenek olduğu isim: John Wall
Wizards tarihinin en iyi ikinci seçeneğini anmak için 1978 şampiyonluk takımına dönmeye gerek yok. Gerçek anlamda en yetenekli, en çok yönlü ve en etkili ikinci seçenek Bradley Beal’dır.
Beal’in perde çıkışlarındaki şut tehdidi, Wall’un potaya saldırısı için alan açıyordu. Üç seviyeli skor becerisi, pick-and-roll’da alınması zor kararlar yaratıyordu. Off-ball hareketliliği savunmayı geriyor, Wall’un çökerttiği savunmaları bitirmek için mükemmel çıkış noktası oluyordu.
İkili, NBA’in geleceğini öngören akıcı, serbest ve tempolu bir hücum uyumu oluşturmuştu.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!
EuroLeague gündemindeki son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!
NBA gündemindeki son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!