Olimpia Milano – Anadolu Efes: Ettore Messina’dan Karşı Hamleler (II. Maç)

22/Nis/22 10:40 Nisan 22, 2022

Meliksah Bayrav

22/Nis/22 10:40

Eurohoops.net

Eurohoops Fırın, Olimpia Milano-Anadolu Efes serisinin ikinci maçını mercek altına alıyor.

by Melikşah Bayrav / info@eurohoops.net

Turkish Airlines EuroLeague’in Playoff etabının ikinci karşılaşmasında temsilcimiz Anadolu Efes, deplasmanda Olimpia Milano ile karşı karşıya geldi.

Baştan sona kıran kırana geçen müsabakanın final çeyreğinde skor üretmekte fazlasıyla zorlanan temsilcimiz, sahadan 73-66’lık skorla mağlup ayrıldı ve böylece seride durum eşitlendi: 1-1.

İlk maçtaki neredeyse kusursuz savunmasının ardından bu karşılaşmada Shavon Shields’ı durdurmakta çok zorlanan Anadolu Efes, hücumda da yan parçalarından katkı alamayınca mağlubiyet kaçınılmaz oldu.

İlk yarıda yalnızca 2 sayıyla oynayan ve o 2 sayıyı da devre sonunda bulan Shavon Shields, müsabakanın ikinci yarısını adeta domine etti ve galibiyetin mimarı oldu. Maçı 21 sayıyla tamamlayan Shields, skorer oyununun yanı sıra 8 de ribaundla takımına katkı sağladı.

Dördüncü çeyrekte ayak bileğinden sakatlanarak kenara alınan Sergio Rodriguez; 17 sayı, 5 ribaund ve 5 asistlik performansıyla takımının elde ettiği zaferin öne çıkan parçalarından biri olmayı başardı.

Öte yandan temsilcimiz Anadolu Efes‘te ise Shane Larkin’in 19 ve Vasilije Micic’in 18 sayılık performansları, galibiyet için yeterli olmadı.

Eurohoops Fırın, serinin sertlik dozajı nedeniyle sahadan adeta kemik seslerinin çıktığı ikinci karşılaşmasına göz atıyor…

Ettore Messina’nın Hamleleri

Bu iki takım arasında oynanan serinin ilk karşılaşmasında temsilcimiz Anadolu Efes, Olimpia Milano‘yu hücumda öylesine çaresiz bırakmıştı ki sanki koç Ergin Ataman, Olimpia Milano‘nun yapmayı planladığı her şeyi en ufak detayına kadar öncesinden biliyor gibiydi. Lacivert-beyazlı ekip, her ne kadar ligin en iyi savunma takımını adeta kendi silahıyla vurmuş olsa da bu tür çok maçlı serilerin ilerleyen kısımlarında neyin ne olacağını kestirmek pek kolay olmuyor.

İlk maçta sahada uyguladığı hiçbir plan tutmayan Ettore Messina’nın ikinci karşılaşma için bazı değişiklikler yapmasını elbette bekliyorduk. Haliyle öyle de oldu.

İlk maçta temsilcimize karşı ne topsuz oyundan, ne geçiş hücumlarından, ne de bireysel skorerlerinden katkı almayı başarabilen İtalyan çalıştırıcı, karşılaşmanın final periyodunda bazı ufak tefek değişiklikler yapmıştı. Sezon boyunca neredeyse hiçbir katkı veremeyen Troy Daniels’ı son çeyrekte oyuna alan koç Messina, ABD’li oyuncuyu saha yerleşiminde köşeye yerleştirerek Anadolu Efes‘in agresif yardım savunmasını baltalamaya çalışmıştı.

Bunun yanı sıra Devon Hall’un dip çizgiden yaptığı topsuz koşularla Troy Daniels’ın olduğu köşedeki alanı boşaltmaya çalışan İtalyan temsilcisi, her ne kadar skora ortak olmayı başaramasa da hücumda uzun süre sonra ilk kez bir şeyler üretmeyi başarmıştı.

Ettore Messina’nın serideki ikinci randevuda da bu tip bir kurgunun üzerinde durduğunu gördük. Bir önceki maçın aksine bu sefer Sergio Rodriguez ve Kyle Hines gibi ana parçalarını ilk 5 başlatan deneyimli çalıştırıcı, bazı şeyleri değiştirmeye çalıştığının mesajını verdi.

Bir önceki karşılaşmada temsilcimizin en öne çıktığı noktalardan biri de ikili oyun savunmasında sürekli boyalı alana doğru gömülerek Olimpia Milano uzunlarına kısa devrilme şansı tanımamasıydı. Bu duruma hazırlıklı gelen ev sahibi ekip, takımın en etkili köşe üçlükçülerinden biri olan Ben Bentil’i köşeye yerleştirerek Adrien Moerman’ın yardım savunmasında devreye girmesine engel olmaya çalıştı.

Öte yandan ikili oyun öncesinde Devon Hall’un dip çizginin öteki tarafına doğru yaptığı topsuz koşular, bir önceki karşılaşmanın aksine Anadolu Efes‘in çok oyuncuyla içe gömülmesine engel olmaya başladı. Sergio Rodriguez’in de müsabakaya aktif başlaması, bu noktada koç Ergin Ataman ve ekibinin savunmada aynı agresifliği korumasına engel oldu.

Özellikle Kyle Hines’la oynadığı ikili oyunlarda hem ABD’li uzunun kısa devrilme silahını devreye sokan, hem de perde sonrası kendisi çembere atak ederek skor üretmeyi başaran tecrübeli oyun kurucu, müsabakanın ilk çeyreğine damga vuran isim oldu.

Devon Hall’un dip çizgiden yaptığı topsuz koşuların yanı sıra oyuna farklı bir dokunuşta daha bulunan Ettore Messina, Sergio Rodriguez’in çeyrek boyunca oynadığı ikili oyunlar sırasında Shavon Shields’ı da boyalı alandan yukarı doğru çıkararak yardım savunmasının aksamasına neden oldu.

Böylelikle temsilcimiz Anadolu Efes‘in sezon boyunca ikili oyun savunması konusunda yaşadığı problemleri de yeniden ortaya çıkaran ev sahibi, bu şekilde sayı bulmayı sürdürdü.

Yine de uygun durumda bulduğu atışların tümünü sayıya çeviremeyen ev sahibi ekip, skorda üstünlüğü tamamen ele geçirememiş olsa bile ilk maça kıyasla çok daha üretken bir görüntü çizdi.

Sahada istediği boş alanları Shavon Shields’ın ve Devon Hall’un topsuz hareketliliğinin de katkılarıyla bulan Olimpia Milano, yine ilk maça oranla pas trafiğinde de fazlasıyla belirgin bir artış gösterdi.

Öte yandan temsilcimiz Anadolu Efes, serinin ilk maçında ev sahibinin agresif switch (perde sonrası oyuncu değişimi) savunmasına karşı Shane Larkin ve Vasilije Micic’i topsuz perdelerden çıkararak topu yönlendirmeyi hedeflemişti.

Bu müsabakanın başlangıcında ise daha farklı bir yöntem tercih eden koç Ergin Ataman ve ekibi, Larkin ve Micic’in çembere penetrelerinin ardından pas tehditleriyle James Anderson ve Adrien Moerman gibi yan parçaları devreye sokmaya çalıştı.

Bu çabasından pek bir karşılık alamayan temsilcimizin imdadına ise Bryant Dunston yetişti. İlk bölümde çember etrafındaki bitiricilik katkısıyla öne çıkan Dunston, özellikle hücum ribaundlarındaki etkinliğiyle de ikinci şans fırsatları yarattı.

İlk çeyreğin sonlarına doğru 2 faul alan Kyle Hines’ın yerine Kaleb Tarczewski’nin oyuna dahil olması, Anadolu Efes için adeta bir şans oldu. İlk maçta olduğu gibi Tarczewski’nin ikili oyun savunmasındaki zaaflarına atak eden lacivert-beyazlı ekip, özellikle Vasilije Micic’le skoru sürükleyerek oyunu dengelemiş oldu.

İlk çeyrek boyunca yan skorerlerinden düzenli skor katkısı almakta çok zorlanan koç Ergin Ataman, ikinci periyoda Krunoslav Simon hamlesiyle başladı.

İlk maçta hiç ortalıklarda gözükmeyen Hırvat oyuncuyu özellikle devreye sokmaya çalışan deneyimli çalıştırıcı, hazırladığı topsuz perde aksiyonlarıyla bu planını gerçekleştirmeyi hedefledi.

Bu duruma ise Ettore Messina’dan karşı bir hamle geldi. Top Larkin veya Micic’in elindeyken Simon’un olduğu taraftan özellikle yardım getirerek iki yıldız kısanın penetre tehdidine engel olmaya çalışan efsanevi koç, Hırvat oyuncuyu riske ederek beklenmedik bir tercihte bulundu.

İtalyan çalıştırıcı bu sıra dışı planından sonuç almayı başarırken katkı vermekten çok uzak bir görüntü çizen Krunoslav Simon, kısa süre içerisinde yerini Elijah Bryant’a bıraktı.

Öte yandan ikinci çeyreğe Malcolm Delaney ve Troy Daniels’la başlayan Olimpia Milano, hücumda aynı ritmi sürdürmekte zorlandı. Bu noktada temsilcimizde Elijah Bryant’ın yardım savunmasında verdiği katkı ön plana çıkarken ev sahibi ekip, tıpkı ilk maçta olduğu gibi yeniden tahmin edilebilir bir görüntü çizmeye başladı.

İlk çeyrek boyunca oyunun temposunu dikte etmeyi başaran Sergio Rodriguez’in yokluğunda Anadolu Efes, yeniden ikili oyunlarda boyalı alana doğru gömülerek İtalyan temsilcisini el üstü şutlara zorladı.

Pas trafiğinin iyice azaldığı hücumlara karşı yardım savunmalarında da pek zorlanmayan temsilcimiz, özellikle Elijah Bryant’ın da önemli katkılarıyla skorda üstünlüğü ele geçirdi.

Bu noktada ev sahibi ekibin agresif switch savunmasına farklı bir şekilde atak etmeyi tercih eden koç Ergin Ataman ve ekibi, mümkün olduğunca birebirlere kalmamak için tekrardan topsuz perde çıkışlarını kullanmaya başladı.

Hücumda Shane Larkin veya Vasilije Micic’i topsuz perdelerle boyalı alandan yay gerisine doğru çıkartan Anadolu Efes, bu şekilde rakip takımın savunmasını oyuncu değişimini tam anlamıyla yapamadan dengesiz yakalamayı hedefledi.

Yan parçalarından skor katkısı bulmakta fazlasıyla zorlandığı bu bölümde uyguladığı plandan istediğini alan lacivert-beyazlı ekip, özellikle Larkin’in perdeden çıkışlarının ardından sağladığı üçlük katkısıyla farkı 6’ya kadar çıkardı.

Elbette yalnızca iki oyuncunuzdan düzenli katkı alabildiğiniz bölümde bu tür anlık hamlelerin çok uzun süreler işlemesini beklemek hayalcilik olurdu. Hele rakibin Olimpia Milano gibi bir savunma takımı olduğunu düşünürsek böyle bir beklenti hiç gerçekçi olmaz.

Savunmada perde çıkışlarına karşı agresifliğini arttıran ev sahibi ekip, ikinci çeyreğin son bölümlerinde oyuna farklı bir dokunuşta daha bulundu.

Switch sonrası top elinde olan kısaya en yakın oyuncudan yardım getirerek tuzaklı bir savunma uygulayan İtalyan temsilcisi, bu şekilde Shane Larkin ve Vasilije Micic’in rakip uzunla kaldıklarında çembere atak etme tehditlerini de sınırlamış oldu ve top kayıpları ön plana çıktı.

İkinci periyodun son 3,5 dakikasında skor üretemeyen Anadolu Efes, Kyle Hines ve Sergio Rodriguez’in oyuna yeniden dahil oluşlarının ardından savunmada da aynı etkiyi sürdüremeyince skorun dengeye gelmesine engel olamadı.